Robert Fisk: Ortadoğu'da Rusya inşa ediliyor
İngiliz basının kıdemli Ortadoğu uzmanlarından Robert Fisk, 'Ortadoğu'nun artık Vladimir Putin'den sorulduğunu' yazdı. Fisk son makalesinde, Rusya Devlet Başkanı'nın İran'dan Suudi Arabistan'a ittifaklar kurarak 'Ortadoğu'da Rusya'yı tesis ettiği' yorumunu yaptı.
DUVAR - Suriye ve Irak'ta yaşananlar son gelişmeler Donald Trump yönetimindeki ABD'nin Ortadoğu politikalarında değişime işaret ederken, İngiliz basının kıdemli Ortadoğu uzmanlarından Robert Fisk 'bölgenin yeni kukla oynatıcısının Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin olduğunu' yazdı. Fisk, Putin'in İran'dan Suudi Arabistan'a ittifaklar kurduğuna dikkat çekerek, "Sendeleyen bir Obama ve deli bir Trump, imkânsızı başarıyor: Putin'i bir Roosevelt veya Eisenhower gibi gösteriyor" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE DAHİL BÖLGEDE BISMARCK'I OYNUYOR'
Fisk, Rusya'nın Ortadoğu'da nasıl varlık gösterdiğini şu ifadelerle anlattı:
"Putin'in adamları Suriye'de Beşar Esad'ın hükümeti için IŞİD tehdidini - ve diğer bütün tehditleri - yok ediyor. Sadece Esad'ın düşmanlarını bombalamakla ve Suriye ordusunu yeniden silahlandırmakla kalmıyorlar, ateşkesler de ayarlıyorlar. Onların, Nusra'ya ve hâlâ silahlı olan diğer İslamcı savaşçılara Humus'tan ta El Bab'daki Türkiye hattına nasıl eşlik ettiğini izledim. Rus zırhlı araçlarının, o hattın her iki tarafında, hem Suriye askerlerinin hem de işgalci Türk askerlerinin yanında nasıl durduğunu kendi gözlerimle gördüm.
Putin Brejnev günlerinden birkaç numara da öğrenmiş. Tıpkı iflas etmiş haldeki Sovyet liderinin Kabil'in batısındaki üslere Müslüman Tacik Sovyet askeri birliklerini yerleştirmesi gibi, Putin de Palmira'ya Çeçen Müslüman Rus askerlerini konuşlandırdı. Fakat bu Ruslar, Afganistan kepazeliğindeki Sovyetler gibi değil. Subayların büyük kısmı akıcı Arapça (ve gayet iyi İngilizce) konuşuyor. Putin, Ortadoğu'daki Rus gücünü nasıl ayarlaması gerektiğini biliyor; Moskova'nın bayrak ve üslerini bölgede tutmaktan da memnun. Ve, Arap dünyasında, hatta Türkiye ve İsrail'de Bismarck'ı oynamaktan da memnun.
'MISIR, İRAN, ASTANA, İSRAİL, SUUDİ ARABİSTAN...'
Mısır'ın Mareşali/Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi Putin'i Kahire'de Verdi operasına götürdü. İran onu bu yıl bitmeden ağırlayacak. Putin, Astana'da hem Esad'a sadık yetkilileri hem Suriyeli isyancıları ağırlıyor. Hem İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'yu, hem de ırkçı (ve Sovyet doğumlu), bir zamanlar Filistinli mahkûmların Ölüdeniz'de boğmayı savunmuş Dışişleri Bakanı Lieberman'ı Kremlin'e davet ediyor. Ve tabii ki, Suudi Arabistan Kralı Selman'ın Kremlin'i ziyaret etmesi gibi bir ayrıcalığa da sahip oldu.
Demokratik olmasa da, kendi iç siyasi muhaliflerini acımasızca bastırsa da, bütün Müslüman aşırılıkçılardan nefret etse de, başkalarının hava kuvvetlerinin Suriye'deki bombardımanları hakkında ne dediğiyle ilgilenmese de, ki Ukrayna'yı, Kırım'ı ve Batı yaptırımlarını da unutmamalı; Putin Ortadoğu'da uluslararası bir devlet adamı gömleğini giyebiliyor."
The Independent gazetesi yazarı, makalesine "[Putin] Bir ölçüde bölgenin halklarıyla oynuyor. Fakat daha önemlisi, Rusya'yı Ortadoğu'da tesis ediyor. Artık kimse önce Putin'in tepkisini düşünmeden hiçbir şey yapamayacak. Ve siyasi güç de esasında bununla ilgili" ifadeleriyle son verdi. (Dış Haberler)