Rusya yanlılarını öldürme taburu!
Azov Taburu'na bağlı eğitim kampının eski müdür yardımcısı olan askeri eğitmen Sergey Sanovskiy, kampı anlattı: Ukrayna'da çok ses getiren ve ölümle sonuçlanan iki suikastın, kendisinin oluşturduğu gruplar tarafından düzenlendi.
DUVAR - Ukrayna Güvenlik Servisi'ne (SBU) bağlı Karşı İstihbarat Başkanlığı'nın, Rusya yanlısı rejim karşıtlarını öldürmek için yasadışı faaliyetler yürüten özel birimler oluşturduğu iddia edildi. 'Azov Taburu' olarak adlandırılan bu güce bağlı eğitim kampının eski müdür yardımcısı olan askeri eğitmen Sergey Sanovskiy, söz konusu birimlerden birinin başına geçme teklifi aldı. Ancak teklifi reddetmesinin ardından iddialara göre SBU tarafından kaçırılıp işkenceye uğradı ve kendini kurtarmak için ülkeden kaçmak zorunda kaldı. Şu an Myanmar'da yaşayan ve İsveç'e siyasi sığınma başvurusu yapmış olan Sanovskiy, yaşadıklarını anlattı. Ukrayna'da Rus yanlısı rejimi deviren ve 2014'te yaşanan olaylar öncesi ordu bünyesindeki özel kuvvetlerde keskin nişancı, eğitmen ve istihbarat birimi komutanı olarak görev yapan Sanovskiy, ordudan ayrılmasının ardından Maydan'daki protestolara katıldı. Bu olaylara katılmasına ilişkin olarak, 'bir nefes temiz hava almak' benzetmesini yapan Sanovskiy, "O dönem, ülkedeki durum gerçekten iyiye doğru değişebilecekmiş gibi geliyordu bize" ifadesini kullandı.
Sputnik'ten Andrey Veselov'un haberine göre, Kiev'deki çatışmalar sırasında Sergey arkadaşıyla birlikte Berkut özel polis birimi görevlilerinden kaçmaya çalışan dokuz kişinin bir apartman girişinde saklanmasına yardım etti. Daha sonra bu kişileri güvenli bir yere ulaştırırken Berkut polislerine yakalanan Sanovskiy, onlar tarafından darp edildi. Çenesi ve neredeyse tüm dişleri kırıldı. İki gün baygın halde hastanede yatan Sanovskiy birkaç kez ameliyat geçirdi. O dönemde Ukrayna basınında kendisinden söz edilerek, hakkında 'sıradan bir Maydan kahramanı' gibi ifadeler kullanılıyordu.
'KAMPI SIFIRDAN KURDUM'
Hastaneden taburcu edildikten sonra Sanovskiy, Azov'da önce istihbarat biriminin komutanlığını yaptı, sonra da taburun askeri eğitim kampı müdür yardımcılığı görevine getirildi. Sanovskiy, o dönemi hatırlarken, "Ben bu kampı neredeyse sıfırdan kurdum. Azov'a yeni katılanlar için ilk eğitim programını da ben yazdım" dedi.
Kiev'in 'terörle mücadele operasyonu' olarak isimlendirdiği operasyonlarda yer alan ve SBU'nun motorize tugaylarının birinde görev yapan bir subay, Kasım 2014'te Sanovskiy'i Andrey Lisogor ile tanıştırdı. Lisogor kendini, esir takasıyla ilgilenen 'Ofitserskiy Korpus' (Subay Kolu) isimli sivil toplum örgütünün başındaki kişi olan Vladimir Ruban'ın 'resmi olmayan yardımcısı ve güvenilir insanı' olarak tanıtmıştı. Sanovskiy'i Lisogor ile tanıştıran subay, Lisogor'un SBU yöneticilerinin himayesinde çalıştığını ve birçok sorunun çözümünü sağlayabilecek bir güce sahip olduğunu anlattı.
SEMİNER VE EĞİTİM KURSLARI VERİYOR
Lisogor aynı zamanda, 'terörle mücadele operasyonu'na katılanlar, ulusal muhafız güçleri, Silahlı Kuvvetler ve SBU görevlileri ile casusları için seminer ve eğitim kursları veriyor. Bu kurslarda silah atışı ve bıçaklı dövüş tekniklerinin yanısıra insanları bağlama, işkence yapma ve nefessiz bırakma yöntemleri konusunda eğitim veriliyor. Sanovskiy, "Düzenlediği seminerlere katılıyor ve aynı zamanda Ulusal Muhafızlar'a silah atışı ve taktik konusunda eğitim veriyordum" diyor.
Lisogor'la buluşmalarından birinde, Sanovskiy, onun SBU Karşı İstihbarat Başkanı General Aleksey Petrov'un danışmanı olduğunu öğrendi. Bizzat Pyotr Poroşenko tarafından göreve getirilen Petrov, göz önünde olan biri değildi. Yüzü sadece bir kez televizyonda görülmüştü: Pryamov Kanal'da yayınlanan bir programda, 'bir Rus ajanın kimliğini açığa çıkardığını' anlatmıştı. Bu 'ajanın', Başbakan Vladimir Groysman'ın yardımcısı olan Stanislav Yejev olduğunu iddia etmişti. Donetsk Halk Cumhuriyeti Devlet Güvenlik Başkanlığı ise, Petrov'un, milis güçleri komutanları Arsen Pavlov (kod adı Motorola) ve Mihail Tolstıh'a (kod adı Kivi) yönelik suikastların talimatını veren kişi olduğunu söylüyor.
UKRAYNA'DA ÇOK SES GETİREN SUİKASTLARI DÜZENLEMİŞLER
Sanovskiy'e göre, Lisogor ayrıca, Ukrayna'da çok ses getiren ve ölümle sonuçlanan iki suikastın, kendisinin oluşturduğu gruplar tarafından düzenlendiğini ifade etti. Bu arada Haziran 2015'te evindeki İsveç duvarına kendini asarak intihar ettiği iddia edilen avukat ve Azov Taburu'nun fikir babalarından biri olan Yaroslav Babiç aslında öldürülmüş. Sanovskiy, "Biri onu boğarken diğeri de Babiç direniş göstermesin diye cinsel organlarına vurmuş. Bu, çok yaygın olarak kullandıkları bir yöntem" dedi.
Lisogor, bu 'operasyonun' eski Azov savaşçısı 'Horst' kod adıyla bilinen Sergey Korovin ve Polubotok kod adlı başka Azov savaşçısı tarafından düzenlendiğini de söyledi. 'Operasyonun' nedeni ise, Babiç'in Grajdanskiy Korpus Başkanı ve eski Adalet Bakanı Roman Zvariç ile arasındaki anlaşmazlıktı.
Sanovskiy, Babiç'in eşinin en baştan kocasının intihar ettiğine inanmadığına dikkat çekti ve, "Onu uslu durmazsa ölümünden sonra Yaroslav'ın bir de itibarını lekeleyecekleri yönünde tehdit ettiler. Sözgelimi, evinde çocuk pornosu bulunacaktı" dedi.
Sanovskiy'e göre, politikacılar, gazeteciler, aktivistlere yönelik birçok saldırının arkasında bu gruplar var. Bazen birilerini sadece korkutmak yeterli oluyordu, bu kişiler daha sonra polise veya SBU'ya gidip koruma istiyor ve böylece SBU'nun kontrolü altına girmiş oluyordu. Lisogor, toplamda onlarca eylem yapıldığını iddia etmişti. Sanovskiy, "Anladığım kadarıyla, bu grupların amacı sadece siyasi karşıtlarını değil, kararsız ve işbirliği teklifini geri çevirenleri de korkutmak, gerekirse öldürmekti" dedi.
Lisogor, bütün bunları Sanovskiy'e anlatırken bu grupların faaliyetlerinin bizzat Ukrayna Devlet Başkanı Pyotr Poroşenko tarafından onaylandığına ve Petrov'un SBU Başkanı'ndan değil doğrudan Poroşenko'dan talimat aldığını iddia etti.
Eşiyle birlikte Myanmar'da bulunan Sanovskiy, İsveç'e yaptığı sığınma başvurusunun sonuçlanmasını beklediğini sözlerine ekledi.