Kaliforniya yangını neden bu kadar büyüdü?
Kaliforniya'daki orman yangınları dalgası ciddi bir sorun halini almaya başladı. 2018 yılında irili ufaklı 7 bin 579 tane orman yangını meydana geldi. Bu yangınlarının en büyük sebeplerinden biri iklim değişikliği ve kuraklık. Santa Ana adıyla bilinen rüzgar dalgası da bir diğer etken.
DUVAR - ABD'nin Kaliforniya eyaleti bu hafta tarihinin en ölümcül orman yangınlarından birine şahitlik etti. Perşembe günü Plumas Ulusal Ormanı'nda başlayan yangında, bugüne kadar en az 23 kişi öldü, 35 kişi de kayıp. 13 bin kişilik nüfusa sahip olan zengin sınıfın gözde muhiti Malibu tamamen boşaltıldı. Kim Kardashian, Lady Gaga gibi ünlüler evlerinin nasıl hasar gördüğüne dair tweetler paylaştılar. Uluslararası medya kanallarına göre medya Kaliforniya'nın Paradise bölgesinde 6 bin 700 ev ve işyeri kül oldu. Plumas Ulusal Ormanı'nın 40 bin 500 dönümlük kısımı yandı. İtfaiyeciler yangının sadece yüzde 20'lik bir kısmını kontrol altına alabildiler ve tamamen söndürmek için de üç haftalık bir süreye ihtiyaç olduğunu tahmin ediyorlar.
Plumas Ulusal Ormanı Yangını Camp Fire (Kamp Ateşi) adıyla anılıyor. En ölümcül yangınlardan biri olduğunu söylenme sebebi ise sadece 1993 yılında meydana gelen Griffith Park ve 1991 yılındaki Tunnel Fire yangınlarının daha fazla can kaybına sebep olmuş olması. Bu arada Camp Fire yangınında da can kaybının daha da artmasından endişe ediliyor.
Kaliforniya yanıyor: 23 ölü 35 kayıp
Öte yandan son dönemde Kaliforniya'daki orman yangınları dalgası ciddi bir sorun halini almaya başladı. Son Camp Fire yangını hariç sadece 2018 yılında irili ufaklı 7 bin 579 tane orman yangını meydana geldi. 6 bin 657.6 kilometrekarelik alan yok oldu. Toplam 3 milyar dolara yakın bir ekonomik kayıp var.
Bu orman yangınlarının en büyük sebeplerinden biri de iklim değişikliği ve kuraklık olduğu biliniyor. 2013 yılında başlayan kuraklık 2014 yılında adım adım zirveye ulaştı. Buna ek olarak New York Times Camp Fire'ın neden bu kadar büyük hasar yarattığına dair şu maddelere dikkat çekiyor:
ORMAN KIYISINDA EVLER RİSK TEŞKİL EDİYOR
İlk olarak, insan faktörüne dikkat çekiliyor. Örneğin geçen sene Sonoma'da meydana gelen yangının sebebi devrilen elektrik direkleriydi. Gene bu sene gerçekleşen ve eyalet tarihindeki altıncı büyük yangın olan Carr yangınının sebebi de devrilen bir kamyondu. Son olarak insanların nerelerde yaşamayı seçtiği de önemli bir faktör. Uzmanlar, Orman Şehir Geçiş Noktaları (Wildland Urban Interface) olarak adlandırılan yeni tarz yapılaşmaların da arka kısımları da orman arazisi olduğu için yangın anında risk teşkil ettiğine de vurgu yapılıyor.
Camp Fire yangının bu kadar büyümesinin sebeplerinden biri de Santa Ana adıyla bilinen rüzgar dalgası. Santa Ana, Mojave Çölü'nun kuzeyinde yer alan Büyük Havza'dan (Great Basin) gelen kurak havayı Güney Kaliforniya'ya taşıyor. Eyalette ise iki farklı yangın dalgası yaşanıyor. Birincisi, Haziran-Eylül döneminde daha içeride, yüksek rakımlı bölgelerde yaşanıyor. İkinci dalga ise Ekim ve Nisan ayları arasında Santa Ana rüzgarı tarafından tetikleniyor ve üç kat daha hızlı yayılarak metropol bölgelerine de ulaşıyor. Şehirlere ulaşan yangınlar çok büyük ekonomik hasar da yaratıyor.
ÖRNEK EYALET KALİFORNİYA
Halbuki Kaliforniya iklim değişikliğiyle mücadelede örnek gösterilen eyaletlerden biriydi. Kaliforniya'da 2003 ve 2011 yılları arasında valilik görevini yürüten isim ünlü aksiyon filmleri yıldızı Arnold Schwarzenegger'di. Arnold Schwarzenegger Cumhuriyetçi Parti'den seçilmesine rağmen Donald Trump'ı Paris'ten çekildiği için en sert eleştiren isimlerden biriydi. Schwarzenegger, ülkede yılda 200 bin kişinin hava kirliliği yüzünden öldüğünü, su kaynaklarının yarısının insan sağlığı için fazla kirli olduğunu, bu yüzden de Trump'ın geçmişe değil geleceğe yatırım yapması gerektiğini söylüyordu.
Schwarzenegger'den sonra gelen ve geçmişte de üç dönem valilik yapmış olan Jerry Brown da bu yıl San Fransisco'da organize ettiği İklim Eylem Zirvesi'nde, Trump'ın iş iklim değişikliği konusuna gelince "tam bir aptal" olduğunu söylüyordu. Bu arada, Jerry Brown da Cumhuriyetçi Parti'den seçilmişti.
BİZ HÂLÂ VARIZ
Camp Fire yangının endişe verici, üzücü ve insana geç mi kaldık hissi veren boyutları bir yana Arnold Schwarzenegger Trump'a hitaben yaptığı konuşmada ülkenin karbon emisyonlarının yüzde 70'ini eyaletlerin Washington'a bağlı kalmadan düşürebileceğini, iklim değişikliğiyle ilgili ciddi bir taban hareketinin de başladığını haber veriyordu. Nitekim 2017 yılında kurucuları arasında Jerry Brown ve New York Belediye Başkanı Michael Bloomberg'in de bulunduğu "Biz Hâlâ Varız" (We are Still In) koalisyonu Bonn'da devam eden İklim Değişikliği Zirvesi sırasında konferans alanının hemen dışında stant açarak aralarında hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi bulunduğu muhtelif eyaletlerin ve belediyelerin Paris Anlaşması'na uymaya devam edeceğini açıkladılar.
Bugün içine iş dünyası, sağlık kuruluşları, üniversiteleri, inanç gruplarını ve sanatçıları da almış olan koalisyon 50 eyalet içinde 10 eyaleti, Gayri Safi Millî Hasıla içinde 9.46 trilyonluk bir dilimi ve 327 milyonluk ABD nüfusu içinde de 154 milyonluk bir kitleyi temsil ettiğini söylüyor. Onun için belki de Türkiye'deki yerel yönetimlerin esas şimdi şu soruyu sorması gerekiyor: Peki şimdi biz kaç kişiyiz?