Yunanistan'da çevreciler petrol ve doğalgaz aramasına karşı ayakta

Yunanistan'ın İyon Denizi'nde petrol ve doğalgaz arama izni vermesi çevrecileri ayağa kaldırdı. Sivil toplum kuruluşları, doğal yaşam üzerindeki olası etkilere karşı eylemler düzenliyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Kıbrıs Cumhuriyeti’nden sonra denizlerde doğalgaz ve petrol araması için düğmeye basan komşu Yunanistan’da çevre gönüllüleri, yerel ve uluslararası çevre örgütleri ve muhalefet sesini yükseltmeye başlıyor.

Yunanistan basınına yansıyan son bilgilere göre, ülkenin Batı kıyılarında gerçekleştirilecek olan petrol ve doğalgaz aramaları hassas doğal dengeleri tehdit ediyor. Kontrolsüz aramalar gerek bölgenin sosyal ve ekonomi hayatı gerekse de tüm canlılar için tehdit oluşturuyor.

Konunun aciliyetini dikkate alan uluslararası World Wide Fund for Nature (WWF), Yunanistan toplumunda farkındalık yaratmak ve dikkatleri büyük tehlikeye çekmek için harekete geçti. Örgütün İyon Denizi’ne gönderdiği gemi bölgedeki adalar arasında mekik dokuyor ve vatandaşlarla temas kuruyor.

WWF’ye göre an itibariyle İyon Denizi’nin kıyıları ve adaları hidrokarbonların keşfedilmesi ve çıkarılması için tahsis edilmiş olan yaklaşık 17 bin kilometrekarelik altı parsel ile kuşatılmış durumda. Bu altı parseldeki izinler geçtiğimiz dönemde iktidarda olan Syriza tarafından yabancı şirketlere ve yerel ortaklara tahsis edildi.

25 YILLIĞINA KİRALANACAK

İktidara yeni gelen Yeni Demokrasi ise Syriza’nın açtığı yoldan emin adımlarla ve hızlı bir biçimde yürümek için kolları sıvadı.  Söz konusu altı parselde petrol şirketleri hidrokarbon arama ve çıkarma işlerini yürütecek ve gelecek 25 yıl boyunca bölge mukadderatı üzerinde söz sahibi olacak.

Başta WWF olmak üzere birçok kuruluş ve doğa gönüllüsü son gelişmeleri “alarm verici” olarak tanımlayıp, İyon Denizi’nin genelinin karşı karşıya kaldığı en az beş tehlikeye işaret ediyor.  Bölge genelinde en az 43 koruma altına alınmış olan alan, izin verilen şirketlerin faaliyet yürütecekleri deniz sahasının yanı başında yer alıyor.

Bu faaliyetler çok derin sularda gerçekleştirilecek. İyon Denizi ise büyük depremlere gebe olan bir bölge. Kazı çalışmaları bölgeyi her an, büyük bir tahribatın eşiğine taşıyabilir. Kazı faaliyetlerinin yapılacağı alanlar turizm ve balıkçılık sektörünün yoğun olduğu bölgelerle iç içe. Enerji devlerine gerekli lisanslar verilirken bu gerçeklik dikkate alınmış değil.

İyon Denizi ayrıca, tehlike altındaki birçok canlıya ev sahipliği yapmakta. Kazı çalışmaları bu türlerin geleceğini nasıl etkileyecek? Bu sorunun da şu an için bir cevabı yok.