Üçüncü Dünya: Üniversiteye afiş yasağı!
Hindistan'da öğrenciler duvarlardaki grafiti ve posterlerin silinmesine karşı protesto gösterileri düzenliyor... Kolombiya Devlet Başkanı barış yürüyüşünden 'katil' sloganlarıyla kovuldu... Pakistan'da muhabir sel haberini suda boy vererek yaptı... Şili'de 'kaybedilen' komünist genç için 45 yıl sonra gelen adalet... Hepsi Üçüncü Dünya'da...
DUVAR - Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'de bulunan Jawaharlal Nehru Üniversitesi (JNU) öğrencileri, duvarlardaki grafiti ve posterlerin silinmesini protesto ediyor. Okulun 'sol kültür' için neredeyse sembol haline gelen bu afişlerin ve çizimlerin yönetim tarafından kaldırılmasına karşı farklı örgütlerden öğrenciler, Uruguaylı yazar Eduardo Galeano'nun bir sözünü hatırlatarak eylemler düzenliyor: “Duvarlar yoksulların yazılı basınıdır.” JNU, Hindistan'daki sol üniversite hareketlerinin gücü ve yüksek akademik seviyesi ile bilinen bir okul. Peoples Dispatch'ın hazırladığı haberde konuşan JNU Öğrencileri Birliği Başkan Yardımcısı Sarika Chaudhary, duvarlara poster asma yasağının okul kültürüne aykırı olduğu görüşünde.
Disheartening to see the posters being removed from the walls of JNU. It's a visual culture by itself. Sanghi bhosdikas. pic.twitter.com/Y9lh0REbYa
— Halo! OFF The TV (@beercomerad) July 20, 2019
Öte yandan ülkenin Başbakanı Narendra Modi hükümetine yakın sağ basın kuruluşlarıysa okullarda 'komünist propaganda'nın yanı sıra 'Keşmir'e özgürlük' talep eden kimi posterlerin yer almasını 'sevinçle' karşılıyor. Nitekim çoğu yayın, okul duvarlarındaki yüzlerce poster ve grafiti arasından 'Keşmir' içerikli söz konusu tek bir posteri haber görseline taşıdı. Hindistan Öğrenciler Federasyonu'ndan Kriti Roy, belki de bu nedenle yaptığı açıklamada, 'Posterlerin birbirinden farklı ideolojilerde ve pratiklerde olan bir çok farklı öğrenci örgütü tarafından çizilip asıldığının' altını çizdi. Roy, kendileri için duvarların aynı zamanda 'farklı görüşler arasında siyasi bir tartışma alanı' olduğunu söyledi.
Art should comfort the disturbed and disturb the comfortable#DSF #JNU #FightBackJNU pic.twitter.com/H1iByjk2zz
— sarika chaudhary (@sarika_jnu) July 21, 2019
Öğrenciler, kimileri metrelerce büyüklükte olan bu posterlerin sökülmesini, yenilerini asarak protesto etti. Kampüs girişinde yapılan eylemde farklı öğrenci hareketleri 'El Pueblo Unido Jamas Sera Vencido' (Birleşmiş bir halk asla yenilmez) gibi sloganlarla okulda yürüyüş düzenledi. Öğrenci liderleri JNU'daki kültürün ellerinden alınması durumunda geri kazanmak için savaşacaklarını söyledi.
KOLOMBİYA: DEVLET BAŞKANI BARIŞ YÜRÜYÜŞÜNDEN 'KATİL' SLOGANLARIYLA KOVULDU
Kolombiya'da toprak reformu için mücadele eden FARC ile yapılan barış anlaşmasının ardından eski gerilla ve barış savunucularına yönelik suikastlar ülkedeki krizi derinleştiriyor. Geçtiğimiz hafta Cali'de bir eski gerillanın daha (Carlos Alberto Montaño) suikast sonucu öldürüldüğü belirtildi. Çalıştığı kaynak atölyesinde vurularak öldürülen Montaño, devlet ile FARC arasında yapılan anlaşmadan sonra öldürülen ilk eski gerilla değil.
#MarcharEs también alzar la voz por nuestros compañeros y compañeras asesinados luego de la firma de los acuerdos #QueLaPazNoNosCuesteLaVida https://t.co/rcI8BjKoal #CaliCo #26JulioElGrito
— FARC Occidente (@FARC_Occidente) July 26, 2019
RCN Radio'da yer alan haberde, anlaşma kapsamında silah bırakan eski gerillaların ve barış savunucularının öldürüldüğü cinayetlerde rakamların toplamda 765'i bulduğu belirtiliyor. Buna ek olarak eski gerillalarla akraba olan 36 kişinin de suikast kurbanı olduğu belirtiliyor. Çeşitli verilere rağmen öldürülen eski gerilla sayılarının yüzleri bulduğu aktarılırken geri kalanların insan hakları ve barış savunucuları ile gazeteciler olduğu belirtiliyor.
Unimos nuestro sentir al de cientos de miles de Colombianos que hoy marchan por la vida de los líderes sociales y la paz de Colombia. #MarchaPorLaVida pic.twitter.com/pr2Iryh0Xz
— Pastor Alape Lascarro (@AlapePastorFARC) July 27, 2019
Ülkedeki suikastların 2016'dan bu yana yıldan yıla artışıysa dikkat çekici bir detay. Öte yandan 2018 yılında başkan seçilen ve barış sürecini desteklemeyen Ivan Duque ise suikastlarda devletin sorumluluğunu kabul etmeyerek, topu uyuşturucu çetelerine ve paramiliter güçlere atıyor. Geçtiğimiz hafta yüzlerce kişinin öldürülmesini protesto etmek için düzenlenen yürüyüşlere Cartagena'da katılan Duque, beklenmedik bir şekilde karşılandı. Pulzo'da yer alan habere göre, eylem alanına giren Duque, 'Asesino' yani 'Katil/Suikastçı' sloganlarıyla karşılandı. Duque'nin savaşı ve şiddeti körüklediğini söyleyen protestocuların videoları 'daha fazla ikiyüzlülük yok' ifadeleriyle paylaşıldı.
A DUQUE EN CARTAGENA LE FUE COMO A PERRO EN MISA...
— Juan Alies 2 (@juan_alies) July 26, 2019
Se le dijo, se le advirtió, no hizo caso y miren ustedes lo que pasó... pic.twitter.com/VCSztDfPn2
Yuhalamaların ve sloganların ardından Duque, alandan çıkarıldı, göstericiler “Katil!” sloganlarıyla devlet başkanının peşinden gitti. Eyleme bağımsız katılan kimi yürüyüşçülerse Duque'nin yanına giderek küfür etmeyi tercih etti. Başkanı sloganlar, yuhalamalar ve küfürler eşliğinde alandan ayrılma anı kameralara yansıdı.
“Asesino” le gritan al presidente Iván Duque en Cartagena, Colombia
— 108 (@9000x) July 27, 2019
pic.twitter.com/Oa3LUUAsNa
PAKİSTAN: MUHABİR SEL HABERİNİ, SUDA BOY VEREREK YAPTI
Pakistan şiddetli yağışların ardından 'sel' alarmında. Xinxua'da yer alan habere göre, yağmurla ilişkili kazalarda 5 kişi hayatını kaybederken 13 kişi yaralandı. Geçtiğimiz hafta ise 14 kişinin hayatını kaybettiği belirtilirken ordunun kurtarma ekiplerini alarma geçirdiği kaydedildi. Öte yandan Pakistanlı bir muhabir sel tehlikesinin boyutlarını oldukça ilginç bir şekilde aktardı.
Urdu Point'de yer alan habere göre, yerel televizyon GTV News çalışanı Azadar Hussain, boynuna kadar gelen suların içine girerek sadece mikrofonu eline aldı ve Kot Chutta bölgesindeki sel hakkındaki haberini böyle okudu. GTV News'e ait videonun altında kanal tarafından “Pakistanlı muhabir sel sularında, görevlerini yerine getirmek için hayatını tehlikeye atıyor” ifadelerine yer verildi. Sel gündemi kadar Hussain'in aktarımı da kısa zamanda ülke gündemine oturdu.
ŞİLİ: 'KAYBEDİLEN' KOMÜNİST GENÇ İÇİN 45 YIL SONRA GELEN ADALET
Şili'de Salvador Allende yönetimini ABD destekli darbeyle deviren Augusto Pinochet'nin döneminde kaybedilen 19 yaşındaki genç hakkındaki yargılamada 24 istihbaratçı için hapis cezası verildi.
Movimiento de Izquierda Revolucionaria (MIR–Devrimci Sol Hareketi) üyesi liseli Miguel Ángel Acuña Castillo, 1974 yılında evinin yakınlarında tutuklanmış ve istihbarat (DINA) yetkililerince gördüğü ağır işkencelerin ardından 'kaybedilmişti.' Daha sonra benzeri şekillerde ve zamanlarda kaçırılıp kaybedilen diğer siyasiler gibi Castillo'nun da ismi 'Operacion Colombo' kurbanı 199 kişi arasına eklenmişti.
Ancak Pinochet döneminde cunta katliamları bununla sınırlı değil. İspanyol haber ajansı EFE'de yer alan bilgilendirmede ülkede Pinochet döneminde (1973-1990) 3 bin 200 kişi istihbarat tarafından öldürüldüğü, bunların bin 100'den fazlasının kaybedildiğinin altı çizildi.
#DetenidosDesaparecidos 🌹
— ¿Dónde Están?🌹 (@DondeEstanCL) November 10, 2018
¿Dónde está Miguel Angel Acuña Castillo?
19 años, estudiante, militante del MIR, fue detenido y hecho desaparecer el 8 de julio de 1974 alrededor de las 23:30 horas, por agentes de la DINA.
Toda la verdad, toda la justicia.
¡Ni perdón ni olvido! pic.twitter.com/JXwRuv0vDU
El Desconcierto'da yer alan habere göre, -ikisi yüksek rütbeli olmak üzere- kimi istihbaratçılar 13, kimileriyse 10 yıl hapis cezası aldı. Mahkeme, aynı zamanda Şili devletini, Castillo'nun ailesine 90 milyon pezo (132 bin dolar) tazminat ödeme cezasına çarptırdı.
Üçüncü Dünya: Sandinist devrim 40 yaşında
Üçüncü Dünya: Kolombiya'da ELN her zamankinden daha güçlü
Üçüncü Dünya: Brezilya'da ordu, komünistlerin 'yanlışlıkla' öldürdüğü Nazi subayını andı