İlk bakışta Britanya seçimlerinin düşündürdükleri
Eski yemeği yeniden pişirip seçmenin önüne koyan yaşlı aşçının hem bu yaklaşımının karşılık bulmadığını, hem de çıkan yemeğin tam bir bulamaç görünümünde ve baskın bir lezzeti (mesajı) olmadığı için ilgi görmediğini düşünüyorum. Corbyn, hem geçmişi hem geleceği, hem Brexit’i hem AB’de kalmayı aynı anda temsil etmeye kalkışınca, kaçınılmaz sonla karşılaştı denilebilir belki.
Britanya seçimlerinden çıkan iki sonuç var.
Birincisi, tarihinde ilk kez Avrupa Birliği (AB) genişlemeyecek, bir üye devlet eksilecek. Üstelik Britanya herhangi bir üye değil ağır sıkletlerden biri. Bu ayrılıştan Britanya’nın olumsuz değil aksine olumlu etkilendiği görülürse yakın gelecekte, AB’nin de yola şimdiye dek olduğu gibi devam edemeyeceği anlaşılacak.
Nitekim, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un K. Makedonya ve Arnavutluk’la üyelik müzakerelerinin açılmasından önce, örgütün kendi entegrasyonunu bütünlemesi koşulunu koyması, belki bu olasılığı dikkate aldığını da anlatıyor.
İkinci sonuç ise İskoçya Ulusal Partisi’nin (SNP) kendi bölgesinde neredeyse tulum çıkarması. Böylece, yakın gelecekte bir eksilecek olan belki yalnızca AB değil, Birleşik Krallık (Britanya) da İskoçya’sız kalabilir. Burada bir çelişki var: AB “başarısız” olduğu için Britanya çıkıyorsa, İskoçya o Britanya’dan ayrılıp, AB’ye mi kapağa atmaya çalışacak? Herhalde bunu biraz da Britanya’nın performansı belirleyecek.
İskoçya seçim sonuçlarının Katalunya başta ne gibi yansımaları olacağı sanırım ayrıca izlenmeye değer.
İşçi Partisi’nin ve Corbyn’in muhteşem yenilgisinin ayrıntılı değerlendirmeleri ilerleyen günlerde çıkacaktır. Şimdilik ve buradan bakışla söylenebilecek 35 yaşından itibaren seçmenin muhafazakârlara yöneldiği ve başta Londra, İşçi Partisi’nin ancak birkaç kent merkezinde tutunabildiği. Kişisel olarak, eski yemeği yeniden pişirip seçmenin önüne koyan yaşlı aşçının hem bu yaklaşımının karşılık bulmadığını, hem de çıkan yemeğin tam bir bulamaç görünümünde ve baskın bir lezzeti (mesajı) olmadığı için ilgi görmediğini düşünüyorum. Corbyn, hem geçmişi hem geleceği, hem Brexit’i hem AB’de kalmayı yanı anda temsil etmeye kalkışınca, kaçınılmaz sonla karşılaştı denilebilir belki.
Son olarak, “Türkiye’den bakmayı bilen gözler için de, Britanya seçim sonuçlarından alınacak kuşkusuz pek çok dersler vardır” kehanetinde bulunmaya cüret ederek söz bağlayalım.