Korona ırkçılığı körüklüyor: Müslümanlar ve Yahudiler hedefte
Korona virüsünün Müslüman ve Yahudi karşıtlığını ateşlemesinden endişe ediliyor. İngiltere'de Müslümanları, ABD'de Yahudileri suçlayan komplo teorileri yayılıyor. Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan ise hastanede olanların üçte ikisinin azınlık mensubu olduğuna dikkat çekerek, "Salgının herkese eşit davrandığı söyleniyor ama bu hayal ürünü. Bu eşitsizliğin bir nedeni, sosyoekonomik faktörlerdir" dedi.
DUVAR - Korona virüsü salgınının toplumsal ve ekonomik etkilerinin dünya çapında ırkçılığa yol açmasından endişe ediliyor. İngiltere'de Müslümanlar hedef gösterilirken, ABD'de de Yahudi karşıtlığının artışa geçtiğine dikkat çekiliyor.
MÜSLÜMANLAR VİRÜSÜ YAYMAKLA SUÇLANIYOR
İngiliz parlamentosunun Müslüman karşıtlığına karşı çalışma grubunun raporunda, 'Müslümanların virüsü yaymakla suçlandığı' ve hedef haline getirildikleri ifade edildi. Raporda, aşırı sağcı ve ırkçı grupların eski görüntüleri yayarak camilerin hâlâ açık olduğunu öne sürdüğü, Müslümanları da 'virüsü yaymakla suçladıkları' belirtildi. Rapora göre ülkedeki bazı gruplar, 'virüsü temizlemek için camilerin yıkılması gerektiğini' de savunuyor.
Facebook, Twitter, Telegram ve WhatsApp gruplarındaki paylaşımların analiz edildiği raporun yazarlarından kriminoloji profesörü Imran Awan, "Covid-19 krizi, Müslümanları 'ötekileştirmek' için kullanılıyor, Müslümanlar virüsü yaymakla suçlanıyor. Bu anlamda, sahte ve yalan haberlerin yayılması oldukça endişe verici" dedi.
'ANTİSEMİTİST SÖYLEMLER ÇOĞALIYOR'
Tel Aviv Üniversitesi'ndeki Kantor Center'ın yıllık raporundaysa, 2019 yılında bir önceki yıla kıyasla antisemitist faaliyetlerin yüzde 18 oranında arttığı ortaya çıkarıldı. Araştırmada, 2020 yılının ilk aylarında ABD ve Avrupa'daki aşırı sağcı politikacıların ve muhafazakarların korona krizini Yahudi karşıtlığını kışkırtmak için kullandığı belirtildi.
Avrupa Yahudi Kongresi Başkanı Moshe Kantor, "Covid-19 salgınının başlangıcından bu yana, Yahudi bireyler ve topluluklar üzerindeki baskı arttı ve virüsü yaymakla suçlandılar" dedi. Son yıllarda, özellikle siyaset sahnesinde ve sosyal medyada antisemitist söylemlerin arttığını söyleyen Kantor, sağlık krizi süresince artan sosyal medya kullanımının antisemitist teorilerin ve suçlamaların yayılmasını kolaylaştırdığını dile getirdi.
KHAN: AZINLIKLAR SALGININ ÖN CEPHESİNDE YER ALIYOR
Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan da, İngiltere'de azınlıkların korona virüsü salgınından daha fazla etkilendiğini dile getirdi. Khan, The Guardian gazetesinde yayımlanan makalesinde, Covid-19 nedeniyle hastanede olanların üçte birinin azınlıklardan oluştuğunu söyledi.
'EŞİTSİZLİKLERİN NEDENİ SOSYOEKONOMİK FAKTÖRLER'
Khan'ın kaleme aldığı yazıda, nüfusun yalnızca yüzde 14'ünü oluşturan azınlıkların, otobüs şoförlüğü, süpermarket çalışanı, sağlık görevlisi gibi işlerde çalıştıkları için 'ön cephede' daha çok yer aldığını söyleyen Khan, şu ifadeleri kullandı: "Bu salgının herkese eşit davrandığı söyleniyor ama bu tamamen hayal ürünü. Bu eşitsizliğin nedenlerinden biri sosyoekonomik faktörlerdir. Azınlıkların daha yoksul olduğu ve kalabalık yerleşimlerde yaşadığı rahatsız edici bir gerçek. Yoksulluk içinde, güvencesiz bir şekilde yaşama ve düşük ücretli işlerde çalışma olasılıkları daha yüksek. Birçoğu, karantina önlemleri süresince evden çalışma lüksüne sahip değil."
'BU BİR UYARI NİTELİĞİNDE'
Bu durumun bir uyarı ve köklü değişimler için katalizör niteliğinde olduğunu, diyabet ve kalp rahatsızlığı gibi altta yatan sağlık sorunlarının Covid-19'un etkisinde büyük risk teşkil ettiğini söyleyen Khan, azınlıkların da bu anlamda risk grubunda olduğunu dile getirdi.
'DEMOGRAFİK ARAŞTIRMA YAPILMALI'
Khan, virüs nedeniyle ölenlerin cinsiyeti ve yaş aralığıyla ilgili bilgi sahibi olduğumuzu ancak etnik kökenleriyle ilgili verilerin olmadığını söyleyen Khan, bu aşamadan sonra, salgının etkisinin demografik olarak incelenmesi ve etnik gruplarla ilgili verilerin toplanmasının önemli olduğunu vurguladı.
'YENİ BİR TOPLUM SÖZLEŞMESİ'
Khan, bu kriz sona erdiğinde, ön cephede virüsle mücadele ederken ölen tüm insanlar için ırk ve sosyoekonomik nedenlerin yaşam ve ölümü belirleyemediği bir toplum yaratmak için 'ülkede yaşayan her topluluğun refahını ön planda tutan yeni bir toplum sözleşmesi yapılması gerektiğini' söyleyerek yazısını sonlandırdı. (DIŞ HABERLER)