Beyrut'taki patlamanın tanıkları anlatıyor: Hiroşima gibi
Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki patlamanın görgü tanıkları, yaşananları 2. Dünya Savaşı'na ve 'kıyamet'e benzetti. Yıkımın iç savaştakinden bile ağır olduğu, kentin neredeyse tüm sokaklarında cam kırıkları olduğu belirtiliyor.
DUVAR - Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta çok ağır bir hasara yol açan patlama, süregelen bir ekonomik krizin ortasında korona virüsüyle mücadele etmeye çalışan ülkede karamsarlığı derinleştirdi. Meydana gelen yıkım birçok Beyrutlu için iç savaşın anılarını canlandırırken, patlamayı 2. Dünya Savaşı'nda Hiroşima ve Nagazaki'de yaşananlara benzetenler oldu. Bir görgü tanığı ise "Biz lanetliyiz" diye isyan etti. Beyrutluların tanıklıkları şöyle:
BEYRUT VALİSİ ATOM BOMBASINA BENZETTİ
Kentin valisi Mervan Abud, Beyrut'taki durumu 2'inci Dünya Savaşı'nda ABD'nin atom bombası attığı Japon kentleri Hiroşima ve Nagazaki'ye benzetti. Abud, "Hayatımda bu boyutta bir yıkım görmedim. Bu, ulusal bir felaket" dedi.
'KIYAMET' BENZETMESİ
CNN'e konuşan Bachar Ghattas isimli Beyrutlu, kentteki durumun 'kıyamet gibi' olduğunu, patlamanın merkez üssü olan limanın 'tamamen yok olduğunu' söyledi. Ghattas, "Bütün Beyrut sokaklarında yaralılar var. Her yerde cam var, arabalar hasar gördü" dedi.
'BİRKAÇ SANİYELİĞİNE SAĞIR OLDUM'
Patlama sırasında arabasında olan görgü tanığı Hadi Nasrallah, yaşadıklarını BBC'ye şu sözlerle anlattı: "Yangını gördüm. Bu sırada bir patlama olacağını henüz bilmiyorduk. İçeri girdik. Bir anda duyamamaya başladı. Belli ki [olay yerine] çok yakındım. Birkaç saniyeliğine sağır oldum. Bir anda arabanın camları, etrafımızdaki arabaların, dükkanların, binaların camları kırıldı. Her yerden camlar düşüyordu. Beyrut'un her yerinden, kilometrelerce öten insanlar birbirlerini arıyordu ve aynı şeyi yaşıyorlardı: Kırılan camlar, sarsılan binalar, yüksek sesli bir patlama. Şoke olduk çünkü genelde böyle bir şey olduğunda sadece bir bölgede hissedilir. Bu kez Beyrut'un her yerinde, hatta dışında da hissedildi."
2 KİLOMETRE UZAKTAKİ AVM'NİN BİLE CEPHESİ YOK OLDU
Gazeteci Sunniva Rose, Beyrut'ta patlamanın ardından tam bir karmaşa yaşandığını, sokakların tamamen camla kaplı olduğunu söyledi. Rose, "Gece geç saatlerde bile hâlâ duman çıkıyordu. Bütün kent simsiyahtı. Sokaklarda kan içinde insanlar vardı" derken, Beyrut'un simgesi olan yığma binaların birçoğundan sokaklara taşlar düştüğünü söyledi. "Yıkımın boyutu çok büyük" diyen Rose, patlama noktasına 2 kilometre uzakta bulunan bir alışveriş merkezinin bütün cephesindeki camların bile kırıldığını anlattı.
THE GUARDIAN: YIKIM İÇ SAVAŞTAKİNDEN FAZLA
The Guardian gazetesinin kıdemli Ortadoğu muhabiri Martin Chulov ise 'kıyametvari bir yıkım' benzetmesi yaptı. Dört kilometre uzaktaki binaların bile camlarının kırıldığını, ağaçların kökünden söküldüğünü ve patlamanın Kıbrıs'tan duyulduğunu belirten Chulov, patlamayla ortaya çıkan mantar şeklindeki bulutun yarım saat boyunca görünür olduğunu ekledi.
'PATLAMALARI KANIKSAYAN BEYRUT İÇİN BİLE YENİ BİR ŞEY'
Chulov, patlama noktasına yaklaştıkça gördüğü yıkım için "İç savaşın zirve noktasında bile, haftalar süren sürekli havan topu aynı ölçüde bir hasara yol açmamıştı" ifadelerini kullandı. İngiliz gazeteci şöyle devam etti: "Bombaların altında geçmişte düşen ve kalkan Beyrut'u sarsmak zordur. Fakat patlamaları kanıksamış bir kent için bu yeni bir şeydi. Ekonomik bir patlama ülkeyi uçurumun eşiğine getirmişti. Şimdi de, boyutunu pek fazla insanın idrak edemediği yıkıcı bir patlama..."
'BURADA HİÇBİR ŞEY SEBEPSİZ YERE OLMAZ'
The Guardian'a elinden kanlar akarken konuşan 20'li yaşlarındaki bir Beyrutlu ise yaşadığı karamsarlığı "Biz lanetliyiz" diye aktarıyor ve ekliyordu: "Bu bir kaza bile olsa, başa çıkabileceğimiz son şey." Kentin lüks bir caddesinde enkaz üzerinde yürümeye çalışan Sobhi Shattar ise "Burada hiçbir şey sebepsiz yere olmaz. Bu, herkese geri çekilmeleri için bir mesaj olabilir" diyordu.
'EN AZ BİR MİLYON CAM KIRILDI'
Bir mühendis olan Riyadh Haddad ise evindeki yıkımı göstererek, "Şuna bakın. Nasıl toparlanacağız? Kentte en az 1 milyon pencerenin camları kırıldı ve dertlerimizin en küçüğü bu. Para, iş, elektrik, yakıt yok. Ve şimdi de bu" diyerek isyan ediyordu.
HALK HÜKÜMETE İNANMIYOR
The Guardian, Lübnanlı yetkililerin patlamaya limanda depolanan amonyum nitratın yol açtığını açıklamasına rağmen, halk arasında söylentilerin dinmediğini de yazdı. Habere göre birçok Lübnanlı başta İsrail olmak üzere 'fail' arayışına girmiş durumda. (DIŞ HABERLER)