Duvar Arkası... Hazırlığı yapılan yeni yasalar belli oldu!
Yeni yasalar... Normalleşmenin kazananı... Erken seçimin tarihini kim belirleyecek? SGK borçları: Ne bu şaşkınlık! Instagramla kapanan. bir şey daha! Hepsi Duvar Arkası'nda...
AK PARTİ’YE TATİL YOK: HAZIRLIK YAPILAN YASALAR BELLİ OLDU
Meclis 2 ay sürecek tatile girdi. AK Parti grubu bu süreyi ekim ayında gündeme getirilecek yeni yasaların hazırlığı ile geçirecek. Yaklaşık 4 yıllık seçimsiz sürecin bazı temel sorunları ele almak, kimi konularda reformları hayata geçirmek için çok değerli bir fırsat sunduğunu söyleyen parti yöneticileri, sosyal güvenlik reformundan infaz kanununa bu kapsamda birçok konuyu çalışacaklarını anlatıyor. Son yıllarda çeşitli nedenlerle yapılan bir dizi değişiklikle infaz sisteminin bozulduğu, silbaştan elden geçmesi gerektiği, kamuoyunda da bu konuda ciddi talep olduğu kaydediliyor. AK Parti’nin yaz boyunca çalışacağı iki başlık daha var. O başlıklar da yeni anayasa ve Meclis içtüzüğü olacak.
NORMALLEŞMENİN KAZANANI KİM OLDU?
CHP yerel seçim sonrası diyalog kanallarının açılması için AK Parti ile “normalleşme” süreci başlattı. Karşılıklı yapılan ziyaretlerde CHP’nin gündeminde adalet talepleri, uygulanmayan AİHM, AYM kararları, ekonomik sorunlar, kayyım atamaları gibi birçok başlık vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ana gündemi ise “yeni anayasa”ydı. CHP normalleşme sürecini “AK Parti’nin hukuka dönüşü” olarak değerlendirirken birçok konuda değişim ve yeni adım bekledi. Bu beklentilerin büyük kısmı ise hayata geçmedi. Sadece “yeni anayasa” diyen AK Parti’ye göre ise “normalleşme, CHP’nin normalleşmesi” oldu. Öyle ki Erdoğan bir konuşmasında CHP’nin 15 Temmuz ile ilgili değişen açıklamalarına dikkat çekerek, bunu “muhalefetin normalleşmesi adına kayda değer buluyoruz” dedi. AK Partili yetkililer de bu sürece “CHP’nin normalleşmesi” olarak bakıyor, hatta “CHP’yi merkeze getirdik” yorumu yapıyor. AK Partili bir yöneticiye göre normalleşme aynı olmak demek değil. Konuşabilmek, diyalog kurabilmek demek. Seçmen tabanında çok olumlu bulunan sürecin devam etmesi gerektiği, Cumhurbaşkanının da iç toplantılarda parti yöneticilerine çok sertlik içeren seçim sürecine atıf yaparak, “seçim dilini bırakın” dediği aktarılıyor.
ERKEN SEÇİM TARİHİNİ ÖZEL DEĞİL
CUMHUR İTTİFAKI BELİRLEYECEK!
Yerel seçimlerin ardından muhalefet partilerinden erken seçim çağrıları her geçen gün daha da yükselen seslerle dile getirilmeye başlandı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, erken seçimle ilgili, “İki seçim arasında 5 yıl var. Bunun ortası 2.5 yıl. Erdoğan Meclis erken seçim kararı almazsa bir daha aday olamıyor. 2.5. yıl geldiğinde seçimleri yenileyelim, Erdoğan kendine güveniyorsa bir kere daha gelir, yarışırız” dedi. Özel bu tarihten sonra gelecek erken seçim talebine ise olumlu bakmayacaklarını söyledi. AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu iktidar cephesi ise bu çağrının çok anlamlı olmadığı görüşünde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendine en uygun zamanda erken seçim için “Hodri meydan” diyeceğini, bunu dediğinde muhalefetin kaçamayacağını savunan kurmaylar, “Erken seçim çağrısı ne zaman yapılırsa tıpış tıpış evet diyecekler. Başka şansları var mı? Erken seçim tarihini Özgür Özel değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile, MHP lideri Bahçeli, yani Cumhur İttifakı belirleyecek” iddiasında.
BELEDİYELERİN SGK BORÇLARI: NE BU ŞAŞKINLIK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın belediyelerin borçlarının bakanlık tarafından kaynağında kesileceği açıklamasının yankıları hafta boyunca devam etti. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “CHP’li belediyelere mali darbe girişimi” olarak nitelendirdiği sürçle ilgili İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan da dün bir açıklama geldi. SGK'nın 2023'te 885 milyar lira açık verdiğini söyleyen İmamoğlu, "CHP'li belediyeleri borç belediyesi diye suçlayan bakan beyin karnesi sefil durumdadır. Siz önce kötü yönetimle batırdığınız SGK'yı düze çıkarın” dedi. AK Partili yöneticiler ise muhalefetten gelen bu açıklamalara tepkili. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin birçok bakanlığın bütçesini katlayan bir bütçeyi yönettiğine dikkat çeken bir yetkili, “İBB bütçesi 516 milyar lira. Bunun içinde SGK borcu 3.3 milyar lira devede kulak. Mali darbe girişimi ifadesi yanlış. Kamu borcu ödenir, ne bu şaşkınlık. Seçim öncesi de konuyla ilgili açıklamalar yapıldı. Daha önce borçla ilgili ötelemeler oldu, şimdi neden diye soruyorlarsa kamuda tasarruf genelgesine baksınlar. Bu genelge çıkalı çok olmadı. Kamu yatırımlarında önceliklendirme yapıldı. Sadece fiziki ilerlemesi yüzde 70 üstü projeler devam ediyor, diğerleri durdu. Böyle bir tabloda bu borcun talep edilmesi de normal” diyor.