Duvar Arkası: Ülkede ne değişti ki SAADET'in yeri değişecek?
Saadet Partisi'nde Erdoğan'ın Asiltürk ziyareti için neler söylendi? Millet İttifakı ziyaret için ne düşünüyor? Erdoğan'ın oy kaybına karşı B ve C planları ne? 'Liberal söylem tutturmak'la eleştirilen DEVA'dan 'sert söylem' gelecek mi? Hepsi Duvar Arkası'nda...
SAADET'TEN ZİYARET YORUMU: İŞLERİN YOLUNDA GİTMEDİĞİNİN İŞARETİ
Ankara siyasetinde geçen haftanın en dikkat çeken gelişmesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk’ü evinde ziyaret etmesiydi. Bu ziyaret Ankara kulislerindeki hem ittifak hem de erken seçim senaryolarını yeniden dolaşıma soktu. Saadet Partisi yetkililerine göre “nezaket” ziyareti olarak gerçekleşen görüşme hakkında Erdoğan’ın “seçim ittifakı” konusunun da ele alındığı yönünde açıklama yapması ise SAADET cephesinde “nezaketsiz” bir tutum olarak değerlendirildi. Çünkü bu partinin kurumsal kimliğini, genel başkanını ve genel idare kurulunu yok saymak anlamına geliyordu.
Bir SAADET yetkilisi, “Bu ziyaretler işlerin iyi gitmediğini gösteriyor. Bir sıkışmışlık, daralmışlık göstergesi. Zor durumda ve buradan çıkmak için muhalefete kulak vermek istiyorsa doğru olanı yapıyor. Ama yapılan görüşmeyi Saadet Partisi-AK Parti ittifak süreci değil, bir istişare olarak değerlendirmek lazım. Sayın Asiltürk’ün partide yeri ve sözünün ağırlığı vardır ama bu partinin genel başkanı ve kurulları vardır, karar verici organlar da bunlardır” dedi. Aynı yetkili “Peki ittifak olur mu?” sorusuna ise, “Hukuk, ekonomi gibi alanlarda hangi şartlar değişti de Saadet Partisi’nin yeri ve tutumu değişsin” yanıtı verdi.
ASİLTÜRK ZİYARETİ: BİR TAŞLA İKİ KUŞ VURULMAYA ÇALIŞILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Asiltürk’ü ziyareti Millet İttifakı bileşenlerince de “sıkışmışlık ve daralmışlıktan çıkış arayışı” olarak yorumlandı. CHP’li bir yöneticiye göre Erdoğan Millet İttifakı’nın kendisi ile ayrı, ittifakın içinde yer alan partilerle ayrı uğraşıyor. Bu açıdan sürpriz bulunmuyor, devamının geleceği ifade ediliyor. Peki bu bir seçim emaresi olabilir mi? CHP’ye göre seçim emaresi olabilmesi için Cumhur İttifakı’nın kendisini yüzde 50’nin üzerinde görmesi, bunun için de her şeyden önce ekonomide ciddi bir toparlanmanın yaşanması gerekiyor. CHP’li bir başka siyasetçi de, “Müflis tüccar eski defterleri karıştırırmış. Buradan bir aylık kira çıkmaz, ancak 1-2 günlük ekmek çıkar” diyor.
Millet İttifakı’nın bir diğer bileşeni İYİ Parti’ye göre de Erdoğan’ın Asiltürk ziyareti Millet İttifakı'nı parçalamaya dönük projelerden yeni bir tanesi. Erdoğan’ın hem Millet İttifakı’nı dağıtmaya hem de ekonomik sorunlar, yeni kurulan partiler nedeniyle dağılmaya başlayan kendi seçmenini türban, darbe gibi tartışmalarla konsolide etmeye çalıştığı yorumu yapılıyor. Erdoğan “Bir taşla iki kuş vurmaya çalışıyor” deniliyor. Peki İYİ Parti’ye göre bunlar seçim emaresi mi? İYİ Partili bir yetkiliye göre de ekonomide bir toparlanma olmadan iktidar seçime gitmez.