Eğitim-Sen, ÖMK’ye karşı topladığı imzaları Meclis’e teslim edemedi
Eğitim-Sen, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun iptali için topladığı imzaları Meclis’e sunmak istedi. Meclis’in ziyaretçiye kapalı olduğu gerekçe gösterildi, öğretmenler içeriye giremedi.
Nur Kaplan
ANKARA - Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun iptal edilmesi için eylemde. Eğitim-Sen, öğretmenlerin ihtiyaç ve taleplerinin gözetilmeden hazırlandığını savunduğu Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun iptali için ülke genelinde topladığı imzaları TBMM Başkanlığı’na sunmak istedi.
Meclis’in Çankaya kapısında bir araya gelmek isteyen eğitim emekçileri Meclis’in ziyaretçiye kapalı olması gerekçe gösterilerek içeriye giremedi.
Eğitim-Sen üyeleri, Meclis’in yakınında bulunan Olgunlar Caddesi’ndeki Madenciler Anıtı önünde açıklamalarda bulundu. Eğitimciler, “Öğretmenlik Meslek Kanunu İptal Edilsin” yazılı pankart arkasında bir araya gelen eğitim emekçileri, “Öğretmenler sahada, Meclis göreve”, “AKP yasanı al başına çal”, “Zafer direnen emekçinin olacak” sloganları attı.
Cumhuriyet Halk Partisi ve Halkların Demokratik Partisi’nden çok sayıda milletvekili de öğretmenlere destek verdi. Eğitim emekçileri, Öğretmenlik Meslek Kanunu’na karşı topladıkları on binlerce imzayı salı günü TBMM’ye verecek.
‘SALI GÜNÜ MECLİS’TE OLACAĞIZ’
Eğitim-Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, Madenci Anıtı önünde yaptığı açıklamada, Meclis’te tüm muhalif partilerin itirazını rağmen çıkmış olan Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun geri çekilmesi, iptal edilmesi için Meclis önüne gittiklerini söyledi. Kurul, “Meclisimize daha yakından ses verelim, sözümüzü yakından söylersek talebimiz daha iyi anlaşılır dedik” diyerek şöyle devam etti:
“Meclis’in yine yakınındayız. Öğretmenlik Meslek Kanunu’na itirazımızı dile getiren on binlerce öğretmenin imzasını TBMM Başkanlığı’na vermek istedik. Teslim edemedik, salı günü Meclis’te olacağız. Bir dönem yapılmış yanlışın düzeltilmesi talebiyle onlarca dosyayı teslim edeceğiz. Yasama, Yargı, Anayasa Mahkemesi, Danıştay bu süreci düzeltmek durumunda. 19 Kasım’da sınavın yapılacak olması çok büyük bir sorun.”
‘EĞİTİM EMEKÇİLERİ ARASINDA EŞİTSİZLİKLERİ DERİNLEŞTİRECEK BİR YASA’
Öğretmenlerin uzun zamandır sosyal medyada seslerini duyurmaya çalıştığını söyleyen Kurul, bu yanlıştan dönülmesini, öğretmenlerin hayatlarını olumsuz etkileyecek yasadan vazgeçilmesini istediklerini ifade etti. Kurul, şunları kaydetti:
“Elimizde yanlış bir yasa var. Eğitim hayatını olumsuz etkileyecek, eğitimde niteliği düşürecek, çalışma barışını bozacak, öğretmenleri hiyerarşiye tabii tutacak öğretmenler ve tüm eğitim emekçileri arasında eşitsizlikleri derinleştirecek bir yasa var. Bu bir yasa değil, proje adeta. Eğitim emekçilerinin bir yasaya kuşkusuz ihtiyacı var. Bu kanun Anayasaya uygun olmak zorunda, uluslar arası sözleşmelere uygun olmak durumdadır.”
‘MAHMUT HOCA, ÇIK, İMZALARA SAHİP ÇIKALIM’
CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, 19 Kasım’da yapılacak Öğretmenlik Kariyer Basamakları Sınavı’nın hukuksuz ve adaletsiz olduğunu söyledi. Kaya, Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘sınava girmeyin’ çağrısını hatırlatarak şunları kaydetti:
“Sizin sorununuz, bizim sorunumuzdur, Türkiye halkının sorunudur. Bu sorun çözülmediği müddetçe emekçilerin, eğitimcilerin sorunu çözülemez. Mahmut Özer duy sesimizi. Twitter da bir kısım öğretmen diyorsun ya, bugün Ankara sokaklarında Meclis’in kapısından, Anıtkabir’e binlerce öğretmenlerin haykırışı var. Bu sesi duymak için Saray’ın sesine değil, eğitimcilerin sesine kulak vermen gerekir. Mahmut hoca, çık, beraber imzalara sahip çıkalım.”
‘EĞİTİM EMEKÇİLERİNİN YANINDAYIZ’
HDP Eğitim Politikaları Komisyonu Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, yasanın ‘kadük’ bir yasa olduğunu, eğitim emekçilerin sorunlarına derman olmayacağını, bu yasa ile öğretmenlerin bölüneceğini ifade etti. Koçyiğit, şunları dile getirdi:
“Eğitim emekçileri binlerce imzayla Öğretmenlik Meslek Kanunu’na itirazını ortaya koyuyorlar. Bizler dün olduğu gibi bugün de bütün kamu ve eğitim emekçilerinin, öğrencilerin, velilerin yanındayız. Eğitim temel bir meseledir. AKP iktidarı, eğitimi ideolojik saiklerle şekillendiriyor. Kindar ve dindar bir nesil yetiştirmek için eğitimi araçsallaştırıyor. Eğitimin içinden bilimi, sanatı, eleştirel düşünceyi, hoşgörüyü çıkardı. Kendi bakış açısıyla eğitim sistemini oluşturmak ve kanun kadrolarını yaratmak istiyor, biz buna karşıyız.”