Garanti Bankası çalışanı hayatını kaybetti: Yaşasaydı daha çok stres yaşayacaktı!
Garanti Bankası çalışanı Ahmet Öncül 43 yaşında kalp krizinden hayatını kaybetti. Plaza Eylem Platformu, Öncül'ün ölümünün işyerinde yaşadığı yoğun stres nedeniyle meydana geldiğini belirterek bankanın genel merkezi önünde protesto düzenledi.
DUVAR - Garanti Bankası'nın İstanbul 4. Levent şubesinde çalışan 43 yaşındaki Ahmet Öncül hayatını kaybetti. Plaza Eylem Platformu 11 yıllık banka çalışanı 2 çocuk babası Öncül'ün hayatını kaybetmesine ilişkin İstanbul'daki Garanti Bankası Genel Müdürlüğü önünde çalışma koşullarını ve çalışanlara karşı uygulanan mobbingi protesto etti. Bankanın önünde sık sık, "Halkın sağlığı işten önemli", "Beden sağlığı işten önemli", "Çalışırken ölmek istemiyoruz", "Performans sistemi kurumsal mobbingtir" sloganlarını atan Plaza Eylem Platformu üyeleri Öncül'ün ölüm haberinin gündeme gelmeyeceğini fakat Garanti Bankası'nın hisse satışları ve borsa düşüşleriyle gündem olacağını söyledi.
'İŞÇİ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ İÇİN GEÇERLİ OLAMIYOR'
Plaza Eylem Platformu'ndan Melis Oflas, "Her yıl kâr oranlarında birinciliği yakalayan Garanti Bankası batık krediler ve ekonominin genel durumdan dolayı zorda. Kredi derecelendirme kuruluşu Moodys, Garanti Bankası'nın sorunlu kredilerinin toplam kredilere oranının yüksekliğini BBVA muhasebe kurallarına göre 'ihtiyatlı ve muhafazakar yaklaştığı için' diyerek savundu. Ancak herhalde tedbir ve koruma duygusu, muhasebesi yapılmayan işçi sağlığı ve güvenliği için geçerli olamıyor" dedi.
'AHMET YAŞASAYDI...'
Oflas, hayatını kaybetmeseydi Öncül'ün nasıl çalışacağını ise şöyle anlattı: "Ahmet yaşasaydı banka yönetiminin karşı karşıya olduğu ekonomik stresle başedebilmesi için geri ödememe riski yüksek bile olsa daha çok kredi satmaya çalışacak daha çok stres yaşayacaktı. Stresli çalışma ortamı, aşırı çalışma ve psikolojik baskı kalp krizi, beyin kanaması ve inme gibi sağlık risklerini artırıyor."
Geçtiğimiz yıllarda yine aynı nedenlerle hayatını kaybedenleri de hatırlatan Oflas şöyle devam etti: "Geçen yıl Ekim ayında Yapı Kredi çalışanı 43 yaşındaki Nadide Kısa beyin kanaması sonucu hayatını kaybettiğinde maruz kaldığı mobbing ve aşırı çalışma gün yüzüne çıkmıştı. Geçtiğimiz Şubat ayında Karadeniz Teknik Üniversitesi çalışanı Tufan Gül evinde ölü bulunmuş ve ölümün yoğun çalışma temposuna katlanabilmek için aldığı ilaçların yan etkilerinden kaynaklandığı tespit edilmişti."
'AHMET'İN HİKAYESİ ONU KAYBETMEMİZLE BİTMEDİ'
"İşyerinde stres kaynaklı sağlık kayıpları olduğu sürece hiçbir kalp krizini 'ecel fermanı' olarak görmeyecek ve işverenleri kendi çalışanlarının mutsuzluğundan sorumlu tutacağız" diyen Oflas son olarak şunları söyledi: "Ahmet'in hikayesi onu kaybetmemizle bitmedi. Bizler Levent'iz, Nadide'yiz, Tufan'ız, Ahmet'iz... Her gün ölüyoruz. Kalp çarpıntılarımız, kaygılarımız, arzularımız ve utançlarımız efendilerin ekmeğine maya oluyor. Ama maya çalınmakla tükenmez. Sizi ihya eden bize hayli hayli yeter. Bizden çaldığınız yaşam enerjimizden artanlarla sizi boğana kadar kabaracak bir hamurun mayasını tutacağız."