Elazığ'da halk mahalle içinde kalan fabrikalardan tedirgin: 'Patlama olursa felaket olur'

Elazığ'da mahalle içinde kalan oksijen dolum fabrikası, patlama ihtimali nedeniyle bölge halkını tedirgin ediyor. Mahalleli, 6 şubat depremlerinde hasar gören fabrikanın taşınmamasını eleştiriyor.

Elazığ (Fotoğraf: www.kulturportali.gov.tr)
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Elazığ’daki Kızılay Mahallesi'nde yaşayanlar, etraflarındaki fabrikalar nedeniyle dertli. Mahalle içerisinde çimento fabrikasından yoğun toz nedeniyle şikayetçi olan mahalleliler, ‘Habaş Oksijen Dolum Tesisleri’nin de benzer tehlike yarattığına dikkat çekiyor.

1985 yılından bugüne mahallede faaliyette olan fabrikanın tüp deposu 6 Şubat depremlerinde ağır hasar almış. Fabrikaya ait oksijen tüplerinin açıkta ve ağır hasarlı depoda tutulduğunu belirten mahalleliler, fabrikanın aynı zamanda mahallenin tek yeşil alanıyla bitişik olduğunu belirtiyor. Okisjen tüplerinin yanında ateşli piknik yapıldığını belirten muhtar Emrah Işık, depoya sıçrayacak bir ateşin felaket yaratacağını söyledi.

‘İNSANLARIN SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ İÇİN ACİL TEDBİR ALINMALI’

Kızılay Mahallesi muhtarı Emrah Işık, oksijen dolum tesisinin çimento fabrikasının gölgesinde kalmış, unutulmuş bir bomba olduğunu belirtti. “Bir patlasa buralar değil Elazığ'ın üçte biri kaybolacak bir vaziyette" diyen Işık şunları ifade etti: “Fabrikanın yan tarafında mahallenin tek yeşil alanı, çim ekimi ve piknik alanları var. Bir ızgara yapılsa, bir kıvılcım gitse patlama olacak. Oksijen fabrikasının mahallemize faydası olsa da zararı daha çok. Hem yollarımızı kapattı hem binası ağır hasarlı. Devlet yetkilileri garibanların, fakirlerin ağır hasarlı evlerini hemen yıkıyor. Ama bunlara dokunulmuyor. Burada ayrımcılık yapıyorlar. İnsanların sağlığı ve güvenliği için acilen tedbir alınması lazım.”

‘TEK YEŞİL ALANIMIZ VAR, O DA FABRİKA İLE BİTİŞİK’

Mahalleli Tuncay Kaya, doğduğundan beri Kızılay Mahallesi’nde yaşıyor. Kaya, fabrikanın açıkta tutulan tüpleri sebebiyle tek yeşillik alanı kullanmak istemediklerini belirterek şunları söyledi: “Fabrikanın deposu depremde ağır hasar aldı. Arka tarafından mesire piknik alanı var. Depoya bir kıvılcım gittiği zaman birçok yeri havaya uçurur. Bizim tek yeşil alanınız ama ne ailece gideriz ne de çocuklarımızı rahatlıkla göndeririz. Mahalle için tehdit oluşturuyor.”

‘DEFALARCA BAŞVURU YAPTIK HİÇBİR GELİŞME YOK’

Bir diğer mahalleli Derya Deniz Bilekli, mahallede bulunan fabrikaların taşınması için yıllardır başvuru yaptıklarını ama hiçbir gelişme olmadığını aktardı. “Buradaki insanların hayatının önemi yokmuş gibi bir durum var” diyen Bilekli şöyle devam etti: “Mahallemizde iki fabrika var , özellikle azot/oksijen fabrikası çok tehlikeli. Bizim mahallemiz dışlanmış. Defalarca başvuru yapılmasına rağmen herhangi bir şey yapılmadı. Daha önceki mahalle muhtarları, mahalle sakinleri bu sorunlara dair bir sürü başvuru yaptı. Ama fabrikanın sahiplerine hiç kimse dokunamıyor. Hakikaten çok büyük tehlike arz ediyor. Mahalle araçlarımız fabrikanın altından geçiyor, tedirginiz. Yetkililerden tekrar talep ediyoruz, bu fabrikaların organize sanayiye veya yerleşimin dışında uzak bir yere gitmesini istiyoruz.”

Diğer mahalleli Ahmet Ayaz ise, “Siyasetçiler, halkın güvenliğini korumak ve şehir planlamasını sağlamak için sorumluluklarını yerine getirmeli ve etkin adımlar atmalıdır" dedi. Ayaz, “Şehir merkezimizde bulunan oksijen ve asetilen fabrikası ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturuyor. Mahalle içinde bu tesisin patlama riski, yüzlerce vatandaşımızın can güvenliğini tehlikeye atmaktadır. Olası bir patlama durumunda büyük bir felaket yaşanabilir. Bu tehlikeye rağmen, siyasilerin vurdumduymaz tutumu ve ilgisizliği, sorunun çözülmesini engelliyor. Oksijen ve asetilen fabrikasının bir facia olmadan acilen güvenli bir alana taşınması gerekiyor" diye konuştu.