Emrah Altındiş: Moderna ile Pfizer aşıları, koruyucu ve güvenli

Korona virüsü aşı çalışmalarını değerlendiren Doç. Dr. Emrah Altındiş, Moderna ve Pfizer aşılarının güvenli ve koruyucu olduğunu söyledi. Altındiş, pek çok hastalığın aşı sayesinde yenildiğini hatırlattı ve aşı karşıtlarına itibar edilmemesi çağrısı yaptı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Harvard Üniversitesi öğretim görevlisi mikrobiyoloji uzmanı Doç. Dr. Emrah Altındiş, korona virüsü (Covid-19) aşısıyla ilgili tartışmaları değerlendirdi.

KRT TV'de Zafer Arapkirli'nin sorularını yanıtlayan Altındiş, faz-3 çalışmasına gelen Moderna ve Pfizer aşılarının yan etkileri açısından güvenli ve koruyucu olduğunu söyledi.

“Kapitalist sistem içinde bütün şirketlerin önceliği kâr yapmak, dolayısıyla şirketlere güvenemeyiz” diyen Altındiş, “Güveneceğimiz yer bağımsız, devletlerin ya da kurumların oluşturduğu, bağımsız kurumlar olacak” ifadelerini kullandı.

Altındiş, aşıların ABD ve Avrupa'da bağımsız kurumlar tarafından incelendiğini belirtti.

Çin'de üretilen Sinovac aşısının faz-3 çalışmalarını devam ettiğini dile getiren Altındiş, bu aşının faz-3 çalışması sonuçlarını açıklanıp, incelendikten sonra uygulanması gerektiğini ifade etti.

Geçmişte birçok hastalığın aşılar sayesinde sonlandırıldığını hatırlatan Altındiş, “Şimdi bu pandeminin sonunu da bu aşılar getirecek” diye konuştu.

Twitter hesabından da paylaşım yapan Altındiş, “Aşı karşıtlarına kulaklarımızı tıkayalım” dedi.

Emrah Altındiş'in dün KRT TV'de yaptığı açıklamaları şöyle:

'BİLİM İNSANLARIYLA NE KADAR GURUR DUYSAK AZ'

Aşılar arasında bir karşılaştırma yapmak doğru olur mu sizce?

İnsanlığın belki de en güzel yarışlarından bir tanesi bu. Hepimiz ne kadar gurur duysak bilim insanlarıyla az. Çünkü 1 yıldan az bir zamanda insanlık öyle bir yarışa girdi ki, şu anda 4 tane aşı faz-3 çalışmalarının sonuçlarını açıkladı.

Şu anda dünyada yürüyen 55 kadar klinik çalışma var. Bu şu demek: 55 tane insan çalışması yürüyor. Bunların 13 tanesi faz-3 aşaması dediğimiz ilk aşamayı atlayıp güvenli olduklarını ispat etmişler, dozları belirlenmiş ve faz-3'te on binlerce insana uygulanarak koruyucu olup olmadıklarına bakılıyor.

'MODERNA VE PFİZER AŞISI GÜVENLİ VE KORUYUCU'

4 tane aşının ismi çok geçiyor. Bunlardan bir tanesi ABD'de Sağlık Bakanlığı'nın çokça desteklediği Moderna aşısı. Onun faz3 çalışmalarının ilk aşaması tamamlandı. 30 bin insana uyguladılar bu aşıyı. 15 bin kişiye aşı yaptılar, 15 bin kişiye etkisiz bir şey verdiler, kontrol grubuna da. Toplamda 196 kişi hastalandı. Bunların 185 tanesi aşılanmayan grupta. Aşı çok büyük bir şekilde aşılanan insanları koruduğunu ispat etti. Moderna şu anda hem güvenli hem de koruyucu bir aşı.

Aynı şekilde Türkiye'den göçmen bilim insanlarının ismiyle duyulan Pfizer/BioNTech aşısı da faz-3 çalışmalarının ilk aşamasını sonuçlandırdı. Yine yarısı aşılanıyor, yarısı kontrol grubunda.

'SINOVAC'IN SONUÇLARI AÇIKLANANA KADAR BEKLEMELİYİZ'

Çin'den gelen Sinovac aşısına baktığımızda ise kasım ayında faz-1 ve faz-2 sonuçları açıklanıyor. Bu sonuçlara göre bu aşı güvenli ve bağışıklık yanıtı oluşturuyor. Şimdi Endonezya'da, Brezilya ve Türkiye'de bu aşının üçüncü faz aşamaları sürdürülmekte. Onun sonuçlarının da aralık ayında açıklanacağını tahmin ediyorlar. Umarım olumlu sonuçları açıklanır. Koruyuculuğu ispat edilirse hepimizin koşa koşa gidip olması gereken bir aşı. Fakat şu anda beklememiz gerekiyor.

Şu an baktığımızda hem koruyucu hem güvenli aşılar Moderna ve Pfizer'ın yaptığı aşılar. Diğerleri de yolda.

FAZ ÇALIŞMALARI NE ANLAMA GELİYOR?

Faz-1 çalışmalarında amacımız 5-10 kişiye aşıyı verip, belki de maksimum 100 kişiye, güvenli mi değil mi ona bakmak. Faz-2 aşamasında yaklaşık 100 kişiye ya da biraz daha fazla kişiye verip, hem güvenli mi hem hangi dozu kullanmamız lazım, bağışıklık oluşuyor mu bunlara bakıyoruz. Faz-3'te ise on binlerce insanı katıyoruz. Orada da kontrol grubuyla aşılanmış grubu karşılaştırıp, bunun koruyup korumadığına bakılıyor. Bu sayılar bilimsel olarak güvenilir rakamlar.

'ŞİRKETLERE DEĞİL BAĞIMSIZ KURUMLARA GÜVENECEĞİZ'

Aşılarla ilgili pek çok tartışma var. Komplo teorilerini bir tarafa bırakıyoruz ama genelde baktığımızda neticede ticari bir ürün olarak piyasaya sunulduğu için acaba bu ticari yarışta firmaların bunun güvenilirliğini, etkinliğini, tam piyasaya sunulur hale gelip gelmediğini güvenilir bir söylemle sunduklarından nasıl emin olabiliriz?

Kapitalist sistem içinde bütün şirketlerin önceliği kâr yapmak, dolayısıyla biz şirketlere güvenemeyiz. Güveneceğimiz yer bağımsız, devletlerin ya da kurumların oluşturduğu, bağımsız kurumlar olacak. Amerika'da mesela FDA dediğimiz bir kurum var, sonuçları alıyorlar ve inceliyorlar, şirketlere daha fazla data soruyorlar, şunu da yapın diyorlar. Aynı zamanda Avrupa Birliği'nde de bu şekilde bir kurum var. Örneğin İngiltere Pfizer aşısını onayladı fakat Avrupa Birliği'nin o bağımsız kurumu hâlâ incelemeye devam ediyor sonuçları. Türkiye'de de yine bağımsız bir kurum tarafından Amerika'daki ve Avrupa'daki bağımsız kurumlara da bakarak değerlendirilmeli sonuçlar.

'ÇOK SAYIDA HASTALIĞA KARŞI AŞILARLA ZAFER KAZANDIK'

Şirketlerin sadece internet sitelerinde yayınladığı bilgilere göre karar veremeyiz. Ama bunulan birlikte şunu unutmayalım: Mesela annemin, babamın kolunda çiçek aşısı izi vardı, ben de yok. Çünkü insanlık çiçek aşısıyla bu işi bitirdi, çiçek hastalığı ortadan kalktı. Difteri, boğmaca, kızamık bu hastalıklar çok yaygındılar, aşılarla bu hastalıklara karşı zafer kazandık.

Şimdi bu pandeminin sonunu da bu aşılar getirecek. Benim umudum Türkiye'deki çalışmalar da umarım iyi gider ve Türkiye kendi Covid-19 aşısını önümüzdeki birkaç yıl içerisinde üretebilir.

'TÜRKİYE'NİN GÜÇLÜ BİR AŞI ÜRETİM GELENEĞİ VARDI FAKAT BU GELENEK ÖLDÜRÜLDÜ'

Bu birkaç yıl içinde yapılabilecek bir şey midir? Hem yatırım anlamında hem bilimsel çalışma süreci anlamında yeterli bir süre midir?

Ben yüksek lisansım sırasında Hıfzıssıhha Aşı Serum Üretim Müdürlüğü'nde bazı deneyler yapma imkânı bulmuştum. Türkiye'nin aslında çok güçlü bir aşı üretme geleneği, tarihi vardı. Maalesef 90'larda ve 2000'lerde bu gelenek tamamen öldürüldü. Şu anda yeniden faz-1 çalışmasına geçmiş aşılar var. Kayseri'de bir aşıda ikinci dozu uyguladılar. Bu aşılar muhtemelen hazirana kadar faz-3 çalışmasına geçeceklerdir ve bazı sonuçlarını yazın alabiliriz. Eğer bu sonuçlar olumlu çıkarsa, bu aşıların kullanımı, üretimi yapılabilir. Bu şekilde maliyeti daha ucuz olabilir ve daha çok insana daha hızlı bir şekilde ulaştırılabilir.

'GELDİĞİMİZ KOŞULLAR MART-NİSAN AYINI ARATACAK'

Ama Türk Tabipleri Birliği'ne göre sadece önceki gün 5 tane hekim vefat etmiş. Bütün sağlık çalışanlarına başsağlığı diliyorum. Çok korkunç bir şekilde sağlık çalışanları etkileniyor bu virüsten. Şu an geldiğimiz koşullar mart-nisan ayını aratacak koşullar, çok daha zor bir durumdayız. Öyle görünüyor ki, önlemler alınmadığı için aralık, ocak, şubat çok daha zor geçecek. Dolayısıyla etkili aşıları hemen sağlık çalışanlarına uygulamamız gerekiyor. Sonra da 65 yaş üstü bireylere uygulanmamız gerekiyor.

'TÜRKİYE AŞILAMA KONUSUNDA ÇOK İYİ BİR ÜLKE'

Sizin görebildiğiniz kadarıyla aşının gelmesi diyelim bu yılın sonunda, 2021'in başında gerçekleşti ve aşı uygulamaları hızla başladı. Bu toplumsal bağışıklığın sağlanması için yüzde 60 sınırından bahsediliyor. Buna ne zaman ulaşabiliriz?

O Türkiye'ye ne kadar aşı getirilebileceğine bağlı. Bu aşıların çoğu Moderna, Pfizer, Sinovac, bu aşıların iki doz vurulması gerekiyor. Tek doz vurulduğunda aynı koruyucu etkiyi göstermiyorlar. İki dozun uygulanma aralığı aşıdan aşıya değişiyor. İki haftayla dört hafta gibi farklı zamanlamaları var. Aşının ikinci dozu yapıldıktan sonra sizde bir bağışıklık oluşacak. Yani ilk aşıyı olduğunuz günden korunacağınız güne kadar yaklaşık dört-altı hafta geçmiş olacak. Türkiye'de altı-yedi milyon 65 yaş üstü birey olduğu tahmin ediliyormuş. Bir milyon sağlık çalışanı var. Bizim hemen ilk başta 10 milyon kişiyi aşılamamız gerekiyor. Bunun için de 20 milyon doz aşı gerekiyor. Türkiye aşılama konusunda çok iyi bir ülke. Etkili, yaygın aşılama yapabilen bir ülke, öyle bir altyapı var. Fakat Pfizer aşısının -80 derecede saklanması gerekiyor. Bizim o altyapımız yok. Bu altyapının oluşturulması gerekiyor, o aşıyı kullanacaksak.

'SİNOVAC 11 ARALIK'TA UYGULANMAMALI'

Çin'den gelen Sinovac aşısı için ben de 11 Aralık tarihini duydum, 11 Aralık'ta uygulanmamalı, bütün koruyuculuk sonuçları paylaşıldıktan, bağımsız kurumlar tarafından onaylandıktan sonra uygulanmalı. Dolayısıyla tünelin sonunda ışık görünüyor ama bugünden yarına olmayacak. Toplumun yüzde 60'ını ya da daha fazlasını aşılamamız gerekiyor pandemiyi durdurabilmek için. Umarım bunu da 2021'de tamamlayabiliriz. (HABER MERKEZİ)