Emre Alkin, faiz indirimi için tarih verdi: Daha fazla direnemezler...
Ekonomist Emre Alkin, faiz indirimi için tarih vererek, "TCMB Başkanı ve yardımcılarının reel sektör kaynaklı siyasi baskıya çok fazla direneceğini sanmıyorum" dedi.
DUVAR - Topkapı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin, enflasyon rakamlarına ilişkin kaleme aldığı yazısında çok çarpıcı analizlerde bulundu. Seçimlerden sonra ekonomi yönetiminde değişim olabileceğine dikkat çeken Alkin, TCMB'de faize indirimine direnen yöneticilerin görevden alacağını aktardı.
Alkin, Ekonomim'deki yazısında Türkiye'nin yüksek enflasyon dizisine gireceğine değindiği yazısında faizin düşmesini beklediği zamanı da açıkladı. Emre Alkin yazısında özetle şunları söyledi:
'12 AYLIK TÜFE GÖRÜLMEDEN HAMLE YAPILMAMALI'
"Bundan sonra enflasyonun düşeceğine dair beklentiler var ama baz etkisi sebebiyle bu mümkün değil. Geçen yılın mayıs ayındaki pek anlam veremediğimiz % 0.04 ‘lük rakam geride kalınca oldukça yüksek aylık enflasyonların yaşandığı bir dizine gireceğiz.
Daha önceki yazılarda bahsettiğim gibi geçen yılın haziranında başlayıp bu yılın mayısında sona erecek 12 aylık TÜFE‘yi görmeden Merkez Bankası’nın faiz kararı için hamle yapmaması gerekiyor. Ancak içimden bir ses, yaz başında önce TÜİK’in de yardımıyla düşük açıklanacak aylık rakamları görerek “enflasyon düşüş trendine girdi” açıklamasıyla piyasaya bir mesaj verileceğini söylüyor. Ardından da sonbahardan önce ilk faiz indirimi gelebilir.
'ASLINDA EN UYGUN REÇETE...'
Seçimlerden sonra hem kabinede hem de ekonomi yönetiminde değişiklik beklendiği için, TCMB Başkanı ve Yardımcılarının reel sektör kaynaklı siyasi baskıya çok fazla direneceğini sanmıyorum. Görevinde kalmak isteyenler kendilerinden bekleneni yapacaktır. Direnenler ise değiştirilecektir. İlginç ama, faiz indirimleri daha fazla tutulması mümkün olmayan döviz kurları için de bahane yaratır. Böylelikle piyasalarda aylardır birikmiş olan stresin boşalması sağlanabilir. Elbette faizin bu gelişme neticesinde tekrar yükselmesi kaçınılmaz olur.
Aslında en uygun reçete, faizleri beklenen enflasyonun üzerinde tutmak ve döviz kurları üzerindeki baskıyı kaldırmak. Bunu yapmaktan kaçındığımız sürece önünde sonunda döviz hızlı bir şekilde yükselecek ve peşinden faiz de gelecek. Her ikisinin de daha yüksek seviyelerde dengelenmesini görmemek için şimdiden serbest bırakılmaları en doğrusu olacak."
(HABER MERKEZİ)