Enerji ve gemicilik sektörlerinde 'stokçuluk' dönemi
Enerji ve gemi sektöründe stokçuluk anlayışının öne çıktığını söyleyen Kıbrıslı bir girişimci, "Ukrayna'daki savaş devam ederse, bir gemiyi milyonlara kiralayacağımız günler yaklaşacak" dedi.
DUVAR - Rusya-Ukrayna savaşının gölgesinde enerji ve gemi taşımacılığı piyasasındaki son gelişmeleri değerlendiren Yunanistanlı ve Kıbrıslı kaynaklar, her iki sektörde 'tarihi gelişmelerin yaşandığını', enerji ve gemi taşımacılığındaki çalkantının 'daha başlangıç safhasında olduğunu' bildirdi. Geçtiğimiz günlerde Kıbrıs'ta bir araya gelen gemi taşımacılığı sektöründen bir grup temsilci, sektördeki yeni olumlu gelişmeleri 'tarihi sıçrama' olarak nitelendirdi.
İki ülkenin büyük armatörlerine yakın duran isimler, Ukrayna'daki savaşın birkaç ay içerisinde enerji ve gemi taşımacılığı sektöründeki verileri ve gerçekleri altüst ettiği uyarısında bulundu. Deniz taşımacılığından kaynaklar, "Şubat ayında Ukrayna'da başlayan savaş sonrasında gemi taşımacılığı sektörü için kullanabileceğimiz uygun terim 'tarihi sıçrama' olabilir. Sektörümüz kâr marjinlerini, ortaya çıkan yeni risklere rağmen baş döndürücü bir hızla artırıyor" görüşünde hemfikir.
Avrupa Birliği'nin (AB) Rusya'ya yönelik yaptırımlarının 'kendilerine geri dönüğü' yönünde Moskova'dan gelen açıklamalara işaret eden temsilciler, petrol ve doğalgaz fiyatlarında son haftalarda gözlemlenen olumlu gelişmelerin, göreceli olarak düşen fiyatların enerji açısından dışa bağımlı olan ülkelerde rahatlamaya yol açmaması gerektiğini belirtti.
'PİYASA ÇILDIRMIŞ DURUMDA, TALEPLERE YETŞEMİYORUIZ'
Soğuk kış aylarında durumun 'daha da karmaşık hale geleceğini' söyleyen gemi taşımacılığı firmasında çalışan bir kaynak, şöyle konuştu: "Şayet şu an, cumartesi gecesi bir Avrupa ülkesine yakıt nakletmek için benden gemi kiralamak isterseniz size olumsuz yanıt vermek zorunda kalırım. Bunun nedeni birçok hükûmet ile özel şirketin haftalar önce gemilerimizin kiralanması için benimle masaya oturmuş olmaları. Uluslararası düzeyde büyük sayılan bir şirkette durum bu ise gerisini siz düşünün."
Enerji ve gemi taşımacılığı piyasalarında 'olağanüstü gelişmelerin yaşandığına' işaret eden kaynak, ABD-Avrupa hattındaki enerji satışına ilişkin ise şu ifadeleri kullandı: "ABD, stratejik kaynaklarını yüksek kârların peşinden koşarak Avrupa'nın ihtiyaçlarına cevap vermek için seferber etti. Petrol ve doğal gaz taşıyan gemiler Amerika kıyıları ile Avrupa arasında mekik dokuyor."
Gemi kiralamada da fiyatların yükseldiğine işaret eden Kıbrıslı bir girişimci, "Yarım milyon ABD dolarına varan rakamlardan bahsediyoruz. İşin içerisinde komisyonlar, gemi giderleri, vergiler ve birçok maliyeti yüksek olan kıstaslar var. Ukrayna'daki savaş devam ederse, bir gemiyi milyonlara kiralayacağımız günler yaklaşacak" görüşünü paylaştı.
"Piyasa çıldırmış" diyen girişimci, enerji ve gemi sektöründe son dönemde stokçuluk anlayışının da öne çıktığını vurgulayarak bazı hükümet ve büyük şirketlerin enerji stoklama yolunu seçerken uluslararası armatörlerin de benzer uygulamaları gündemlerine aldıklarını kaydederek, "Uzakdoğu'da petrol dolu tankerlerin açıklarda bekletildiği bilgisini teyit edebilirim" diye konuştu.
ATİNA VE LEFKOŞA'DAN 'PARALEL KAYIT' ADIMI
Kıbrıs ve Yunanistan'da yaklaşan kritik seçimler öncesinde kâr marjinlerini arttıran armatörleri desteklemeye devam eden muhafazakâr Yeni Demokrasi ve Nikos Anastasiadis hükümetleri, AB düzleminde Rusya'ya yönelik ambargoların etkisini kontrol altında tutmak için ortak adımlar atıyorlar. Yunanistan ve Kıbrıs deniz taşımacılığının temsilcileri konu hakkında, "Malta, Yunanistan ve Kıbrıs, AB'nin gemi filosunun öncü güçleri olarak bu alanda işbirliğine gidip gemicilik sektörünün Brüksel'deki sesi oluyorlar" diyor.
Üç AB ülkesi arasındaki işbirliği çerçevesinde, yakın zamanda söz konusu AB ülkeleri Rusya hattında çalışan gemilerin diplomatik sorunlarla karşılaşmadan bayrak değiştirmesi ve yeni döneme ayak uydurması için yeni bir inisiyatif üstlendiler. Kıbrıs Haber Ajansı'nda yer alan ilgili habere göre, Kıbrıs Denizcilik Müsteşarı Vassilis Demetriades konu hakkında geçtiğimiz haftalarda bazı AB ülkelerini ilgilendiren "paralel kayıt" sistemine temas etti. AB ülkelerinde kayıtlı olan ancak bir süreliğine faaliyet gösterdikleri ülkenin bayrağını taşımak gibi kendi amaçları doğrultusunda paralel bir sicile kayıtlı olmayı tercih eden gemilerle ilgili olarak Kıbrıs Denizcilik Müsteşarı, "paralel tescilin sonlandırılması durumunda, böyle bir geminin yeniden Kıbrıs bayrağı çekmesi gerekeceğini, geminin Kıbrıs limanlarına uğramasına izin verilmemesi durumundaysa kendi kayıtlı olduğu bir limana, yani Kıbrıs Cumhuriyeti'ne uğrayamayacağından, serbest seyrüsefer ilkesine aykırı yasal bir paradoksun ortaya çıkacağını" belirtmişti.
Demetriades, yeni yaptırım paketinde Avrupa Komisyonu'nun paralel kayıtlı gemilere 31 Ocak 2023'e kadar bu rejime son verme çağrısında bulunduğunu ve bundan sonra Avrupa bayrağı çekebileceklerini ve yaptırım olmaksızın faaliyetlerine devam edebileceklerini kaydetti.