Engin Hepileri: 'Müfettişler geleceğe bir ayna tutuyor'
Melih Cevdet Anday'ın Müfettişler adlı oyunu İstanbul'da Tiyatro İn'de sahneleniyor. Yönetmen Engin Hepileri sıkışmışlık içindeki karakterlerin gerçek bir adım atma sürecini nasıl yönettiğini anlattı.
“Anday’ın beynindeki bir rahatsızlığın iyileşme sürecinde, yaşam ile ölüm kavramlarını irdelediği bir dönemde yazdığı, aynı zamanda 1971 muhtırası öncesi toplumun genel durumunu yansıtan ‘Müfettişler’, sıkışmış insanların özlerine dönebilmek için eyleme geçmek üzere olduklarını hissettiriyor. Oyun bu eylemi bir zafer, yenilgi veya herhangi bir duyguya bağlamazken, Beckett veya Ionesco’nun kaleminden çıkmış türünün diğer yetkin örnekleri gibi sonunda izleyicileri cevaplardan ziyade sorularla baş başa bırakıyor.”
Bu şekilde yazıyor oyunun künyesinde.
Oyunun kadrosunda Aslıhan Gürbüz, Erkan Kolçak Köstendil, Kadir Çermik ve Burak Altay var.
Melih Cevdet Anday’ın yazdığı, Engin Hepileri’nin yönettiği “Müfettişler” izleyicilerle buluşmaya devam ederken biz de Hepileri’ye sorularımızı yönelttik.
'MEHMET BİRKİYE BENDEN BİR OYUN İSTEDİ'
“Müfettişler”i sahneye koymaya nasıl karar verdiniz?
İKSV Tiyatro Festivali için Mehmet Birkiye benden bir oyun yapmamı istedi. Uzun zamandır üstüne çalıştığım Melih Cevdet Anday oyunlarından birini teklif ettim. Mehmet Hoca çok memnun kaldı. Ve “Müfettişler” oyunu ile Tiyatro Festivali’nin açılışını gerçekleştirdik.
Sahnede birbirinden yetenekli oyuncular var. Bu kadronun nasıl bir araya geldiğini anlatır mısınız?
Her biri birbirinden yetenekli oyuncularımız aynı zamanda benim dostlarım ve arkadaşlarım. Ve her biri inandığım, gördüğüm rüyaya benimle beraber inanarak bu yolculukta bana destek verdiler. Birlikte hayal etmek, dostlukları güzel işlerle şenlendirmek en sevdiğim buluşmalardan biridir. Bana inanan tüm oyuncu arkadaşlarıma ve tasarımcılarıma teşekkür ederim.
'MÜZİKLERİNİ KENAN DOĞULU YAPTI'
Oyunun ses ve ışıkları da ayrıca konuşulmaya değer. Sanırım bu oyunda yeni bir ışık kullanımı söz konusu?
“Müfettişler” oyununun müziklerini yine Kenan Doğulu yaptı. O benim en büyük şansım. Müzik bilgisi, özgür bakış açısı, inancı ve kabiliyeti hepimize her zaman örnek oluyor. Ve onun dokunduğu her nota oyunun ruhunu oluşturuyor. Bu anlamda çok şanslıyım.
Işıklara gelince Cem Yılmazer’in tasarladığı ışıklarımızın sağlayıcısı Signfy şirketi. Onlarla Türkiye’de ilk kez dinamik led aydınlatma sistemini denedik. Ve çok iyi sonuç verdi. Onlara da tiyatro sanatına katkılarından dolayı teşekkür ederim.
Oyuna katkıda bulunan isimlerden biri de Kenan Doğulu. Kenan Doğulu’yla çalışma sürecinden bahseder misiniz?
Demin de dediğim gibi Kenan abi tam bir müzisyen. Hissettiği duyguyu, durumu bize notalarla yansıtabilen ve ruhunu katarak bunu melodilere dökebilen bir sanatçı. Çalışkanlığı, üretkenliği ve herkese dokunan kavrayıcılığıyla hep yanında, birlikte üretmek isteyeceğiniz bir sanatçı.
'MÜFETTİŞLER HAYATIN İÇERİSİNDEKİ UYUMSUZLUĞU SAHNEYE YANSITIYOR'
“Müfettişler”de kıskaca alınmış, sürekli göz hapsinde tutulan bir adamın, gerçek ve gerçek dışı arasındaki gitgellerini izliyoruz ancak olayın sebebinden çok sonuçlarına odaklanıyoruz. Bu Kafkaesk durum hakkındaki yorumlarınızı öğrenebilir miyiz?
Melih Cevdet Anday’ın uyumsuz oyunlarından bir tanesi olan “Müfettişler” tam da hayatın içerisindeki uyumsuzluğu sahneye yansıtıyor. Karakterlerin içinde bulundukları sıkışmışlık, daralma, isyan ve kendi yolculuklarına olan borçları onları artık doğru ya da yanlış, hayal ya da gerçek bir adım atmaya sürüklüyor. İşte o ilk adım her şeyin başlangıcı, umudun kendisi oluyor.
Oyun, geçmişin kıskacına sıkışmış, bu yüzden geleceğe tam anlamıyla adapte olamama meselesini de irdeliyor bir yandan. Dahası erkek bu şekildeyken, kadın ona sürekli geleceği hatırlatıp duruyor. Bu ayrıma dair bize neler söylemek istersiniz?
Melih Cevdet Anday’ın oyunlarındaki kadınlar her zaman tamamlayıcı, BÜTÜNLEYİCİ karakterlerdir. Hayatın gücü, inancı ve umudu her zaman onların elindedir. Kaygı ve korku içinde boğulmuş, kaybolmuş adamın yanında dimdik ayakta duran, ona geleceği gösteren kadın motifi aslında bize hiç de uzak değil. Kendi kültürümüz, karakterlerimiz, dertlerimiz açısından da bu oyun bizim için çok değerli.
'ÖNEMLİ OLAN AYDINLIK GELECEĞE UMUTLA YOLA ÇIKMAK'
Aslında sahnede büyük bir dram var; hayatı hem ekonomik hem manevi anlamda elinden alınmış bir adamı izliyoruz ama bu bize trajikomik bir şekilde anlatılıyor. Bu güzel bir tercih. Buna dair neler söylemek istersiniz?
Elbette hayatın içerisindeki her duygu gibi komedi de trajedi kadar değerli. Hele ki ikisini aynı süzgeçte eritebilirseniz işte o zaman tadından yenmez. Ve her trajik olay gibi biraz daha uzaktan baktığınızda hayatın komiğini görmeden edemezsiniz. Tüm önemli yazarlar bunu göz ardı etmezler.
Beri yandan, Anday bu oyunda, 12 Mart 1971 Darbesi öncesinde toplumun bulunduğu ruh halini anlatmaya niyetli olsa da aslında “Müfettişler” günümüze dair de önemli şeyler söylüyor. Bu sadece oyunun gücüyle mi alakalı yoksa toplumsal anlamda maruz kaldığımız baskılar kılık değiştirerek devam mı ediyor?
“Müfettişler” oyunu yakın tarihimizi bize hatırlatarak aslında geleceğe bir ayna tutuyor. O günlerde yaşanılan ayrıştırma, sıkışmışlık duygusu, özgür ifadeden yoksunluk halkta ciddi bir patlamaya sebep olmuştu. Bu alt okuma bizim için çok değerli. Sosyal gerçekçi bu oyunda bu durumu görmezden gelemezdik. Elbette izleyenlerimiz de o günden bugüne çok da bir şeyin değişmediğini hatırlatıyorlar. Önemli olan aynı hataları yeniden yapmamak ve aydınlık geleceğe umutla yola çıkmak.
'OYUNCULUK BENİM SEVDAM'
Tiyatro.iN’de başka neler oluyor? Yeni oyun hazırlıkları var mı?
Elbette var. Olmaz mı? Elimde yapmak istediğim iki adet oyun var. Birincisi; okuduğumda çok etkilendiğim insanın kalbine dokunan bir hikâye.
Diğeri ise bir korku komedi. Türkiye’de denenmemiş bir tür olduğu için benim hoşuma gidiyor. Hangisinin önce sahneye çıkacağını ise zaman gösterecek.
Sizi bir süredir tiyatro yönetmenliğinde görüyoruz. Yeni oyunlarda sizi sahnede izleyebilecek miyiz?
Elbette bu bahsettiğim hikâyelerden birinde ben de oynayacağım. Oyunculuk benim sevdam. Ama herkes bilir ki tiyatro da aşkımdır.
Çok teşekkür ediyorum.