Erdoğan: Faşist ideolojinin mensupları
Bazı siyasi parti temsilcilerinin özel sektör karşıtı açıklamalarda bulunduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan 28 Şubat döneminde, sermayeyi 'yeşil, gri, beyaz' diyerek, renklere ayırarak ekonomimizin altını oyanlar da yine bu faşist ideolojinin mensuplarıdır” dedi.
DUVAR - Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Gaziantep’te önce TEKNOFEST’in açılışında, ardından da 300 Fabrika Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.
Erdoğan Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının öncülüğünde Gaziantep Ortadoğu Fuar Merkezi'nde düzenlenen, TEKNOFEST 2020’nin açılışında "Üretmek ve kazanmak isteyen herkese aradığı fırsatı sunduk" dedi.
TEKNOFEST’e ev sahipliği yapmak için neredeyse her ilden talep geldiğini bildiren Erdoğan, “TEKNOFEST’in tek rakamlı yıllarda İstanbul’da, çift rakamlı yıllarda ise diğer şehirlerimizden birinde yapılmasına karar verildi” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST’e 81 ilin yanı sıra 84 ülkeden 20 binin üzerinde takım ve 100 bin yarışmacı başvurusu olduğunu bildirerek şöyle devam etti:
“Festivalin paydaş sayısının 14’ten 63’e yükselmesi bu heyecanın çocuklarımız ve gençlerimizle birlikte ülkemizdeki her kesimi sardığının ispatıdır. Gençlerimize duyulan güvenin ifadesi olan bu tablo, bize özgün fikirler geliştiren, çalışan, üreten, azmeden herkesin ihtiyacı olan mecrayı bulabileceğini söylüyor. Esasen bu Türkiye’nin son 18 yıldaki hikâyesinin de bir özetidir. Uzun bir ihmal edilmişlik döneminin ardından batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine ülkemizin her köşesini kalkındırırken, aynı zamanda üretmek ve kazanmak isteyen herkese aradığı fırsatı sunduk. Türkiye’nin altyapı, insan gücü, üretim ve ihracat seviyesinin geldiği yer bu fırsatın en güzel şekilde değerlendirildiğinin işaretidir.
Edirne’de Lagari Hasan Çelebi’nin izinden gidip roket bilimine merak saran gencimizin kendini ifade edip kabiliyetini ortaya koyabileceği yer işte burasıdır. Şırnak’ta Cezeri’nin birikimini yaşatma hayali kuran evladımızın robotik alanındaki becerilerini gösterebileceği yer işte burasıdır. Trabzon’da Hezarfen Ahmed Çelebi’nin gayretiyle havacılığa yönelen çocuğumuzun tutkusunu gerçeğe dönüştürebileceği yer işte burasıdır. Sahip olduğumuz medeniyet miraslarını teknoloji boyutunda yeniden ayağa kaldırmak isteyen herkese aradığı fırsatı sağlayan yer işte burasıdır.”
“Biz Türkiye’yi 2023 hedefleriyle buluşturmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Gençlerimiz de inşallah 2053 ve 2071 vizyonlarıyla bu tohumları ulu çınarlara dönüştüreceklerdir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle dedi:
“Sizlerin potansiyelini, azim ve kararlılığını ülkemizin en büyük avantajı olarak görüyoruz. Dene-yap atölyelerinden TEKNOFEST’e, bütün bunlara kadar tüm platformları da bu potansiyeli desteklemek amacıyla oluşturuyoruz. Bu karşılık ülkemizde bazılarının hâlâ millî teknoloji hamlemizi küçümsediklerini, hatta ellerinden gelse yok etmeye niyetli olduklarını teessürle takip ediyoruz. Hâlbuki dünya büyük bir dijital devrim sürecinden geçiyor, teknolojinin hızına yetişmek artık bir tercih değil, mecburiyet hâlini almıştır.”
TÜRKİYE MODELİ
Daha sonra Gaziantep 300 Fabrika Toplu Açılış Töreni'nde konuşan Erdoğan şu mesajları verdi:
"Her kim 21'inci yüzyıl Türkiyesinde özel sektörü düşmanlaştırıyorsa onun, ülkemizin kalkınmasıyla ilgili bir hassasiyeti yoktur. Her kim şirketlere el koymaktan bahsediyorsa onun amacı, ülkemizin yeniden bataklığa saplanmasıdır."
İş dünyamızın önünü açan, işlerini kolaylaştıran, büyüten, geliştiren, rekabet gücünü artıran her adımı ülkemiz ve milletimiz için kazanç olarak gördük. Özel sektörümüz de bizim açtığımız yoldan ilerleyerek ülkemizin ekonomik büyümesinin lokomotifi oldu. Kamu-özel ortaklığı ve dayanışmasına dayanan bu süreci 'Türkiye modeli' diye tanımlıyoruz.
Bazı siyasi parti temsilcilerinin son dönemde yaptıkları özel sektör karşıtı açıklamaları aslında bunların zihin kodlarını ortaya koymaktadır. Gerçi bunların mazisinde savunma sanayi başta olmak üzere her alanda özel sektör karşıtlığının birçok örneği vardır. Ülkemizin yetiştirdiği en vizyoner insanlardan Nuri Demirağ'ın uçak fabrikası bizzat dönemin tek parti iradesi tarafından kapatılmıştır. Merhum Nuri Killigil'in modern silah ve cephane fabrikasını sabote eden yine tek parti zihniyetinden başkası değildir. Devrim arabalarının engellenmesinden, Gümüş Motor projesinin akim bırakılmasına kadar ülkemize çağ atlatacak birçok hamlenin sabote edilmesinde aynı vesayetci zihniyetin silüeti vardır. 28 Şubat döneminde, sermayeyi 'yeşil, gri, beyaz' diyerek, renklere ayırarak ekonomimizin altını oyanlar da yine bu faşist ideolojinin mensuplarıdır. Aradan geçen onca zamana, milletten yedikleri onca silleye rağmen maalesef bu zihniyet değişmemekte ısrar etmektedir. Kendileri bilirler, milletimiz vakti saati geldiğinde bunları da siyaset arşivinin tozlu raflarına kaldırmakta tereddüt etmeyecektir." (AA)