Esenyurt'ta neler oluyor?

Esenyurt'un Bağlarçeşme Caddesi'nde dün gece yaklaşık yüz kişi, Suriyeli esnafa ait dükkâna saldırdı. Bölgedeki esnaf, saldırıların sürekli ve organize olduğunu iddia etti.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İstanbul'un Esenyurt ilçesinde dün gece yaşanan olay medyaya iki grup arasında çıkan kavga olarak yansıdı ancak bir grup, Suriyeli bir esnafın dükkanına saldırdı. Durumun bildirilmesi üzerine olay yerine polis ve özel harekat ekipleri sevk edildi.

Görüntülerde ayrıca, "Burası Türkiye, Suriye değil" sloganı atıldığı görüldü.

'7 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI'

Konuyla ilgili İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada, olayın meydana geldiği pasaj içerisinde dün saat 20.20 sıralarında biri yabancı uyruklu, iki kişi arasında kavga çıktığı, sonrasında 30-40 kişilik grubun pasajın dış kapısına taş atarak zarar vermeleri üzerine güvenlik güçlerinin müdahalesiyle grubun dağıtıldığı belirtildi.

Valiliğin açıklamasında "Meydana gelen 'Genel Güvenliğin Tehlikeye Sokulması' olayı nedeniyle İl Emniyet Müdürlüğümüzce yürütülen çalışmalarda 4'ü Suça Sürüklenen Çocuk olmak üzere 7 şüpheli yakalanmış, diğer şahısların yakalanması için çalışmalar devam etmektedir. Konuyla ilgili adli soruşturma başlatılmıştır" denildi.


'OLAY MEDYAYA YANSIDIĞI GİBİ DEĞİL'

Her ne kadar mahalleli ile bir grup Suriyeli arasında kavga çıktığı iddia edilse de saldırının yaşandığı Bağlarçeşme Caddesi'nde konuştuğumuz Suriyeli ve Türkiyeli esnaflar, olayın dün gece medyaya yansıdığı gibi olmadığını söyledi. Bu yüzden polislerin burada hâlâ nöbet tuttuğunu, dükkanın ise kapalı olduğuna dikkat çekildi.

Bağlarçeşme Caddesi'nde 20'nin üzerinde Suriyelilere ait telefon, çiçekçi, kuruyemiş, mağaza ve bakkal gibi bir çok dükkan var. Dün saldırıya uğran dükkan da bunlardan biriydi. İddialara göre bir Filistinli ve bir Suriyeli göçmenin yolda bir grup tarafından önü kesiliyor, gasp edilmek isteniyor. Ancak göçmenler kaçarak kendisine en yakın olan Suriyeli bir dükkana sığınıyor. Bunun üzerine grup geri çekiliyor. Daha sonra kalabalık bir grup olarak söz konusu dükkana saldırmaya, yağmalamaya çalışıyorlar. Ancak kepenkler indirilince dükkan taşlanıyor ve "burası Türkiye, Suriye değil" sloganları atılıyor.

Polisin gelmesi sonrasında grup dağılıyor ama dünden beri polisler zırhlı araçlarla saldırıya uğrayan dükkanın önünde nöbet tutuyor. Dükkan ise hâlâ kapalı.

'KARAKOL 200 METRE UZAKTA, POLİS YARIM SAAT SONRA GELDİ'

Saldırıya uğrayan dükkanın sahibi İyat Merhi yaşananları şöyle anlattı: "Dışarda iki Filistinlinin yolunu kestiler. Telefon ve sigara istemişler. Filistinli birini bacağından ve belinden bıçaklamışlar. Filistinliler de kaçarak benim dükkana girdi. Onlar da gitmişler bütün herkesi toplayıp benim dükkana saldırdılar. İçerde kadınlar çocuklar vardı ama dinlemeden taşlarla sopalarla saldırdılar. Saldırganlar sonra kamerayı söktüler. Ama karakol 200 metre kadar yakın olmasına rağmen polisler yarım saat sonra geldi. Çok geç geldiler. Sabah dükkanı açmaya gittim. Polisler bugün açmanız yasak deyip izin vermediler. Bu durum her zaman oluyor. 20 yaşlarında 10-15 kişilik grup olarak geziyorlar. Milletin, Suriyelilerin önünü kesiyorlar. Telefon, sigara, çakmak istiyorlar sonra da kavga ediyorlar. Bıçak çıkarıp sokuyorlar. Dün gerçekten çok kötüydü. Çocuklar ağlıyor, kadınlar bağırıyor ama dinlemiyorlar. Çok zarar verdiler dükkanıma. Benim zararımı kim karşılayacak?"

'BİR SİGARA İÇİN DEĞİLDİ'

Saldırıya uğrayan dükkanın hemen yanındaki Suriyeli esnafa neler yaşandığını sorduk. Esnaf Muhammed, "Birden oldu abi. Belki yüz kişi saldırdı. Taşlar, sopalar ve havai fişeklerle saldırdılar. Bütün camları kırdılar. Bizde korktuk. Bize de saldıracaklar diye içeri kaçtık. Öyle bir sigara için değildi. Çok büyüktü. Ama bunlar hep böyle. Sürekli hırsızlık yapıyorlar. Telefon istiyorlar. Vermeyince saldırıyorlar. Bıçaklıyorlar" dedi.

'POLİS NE OLDUĞUNU BİLİYOR'

Saldırıya uğrayan dükkanın on metre aşağısında yer alan mobilyacı Öztürk, olayın sigaradan çıktığı yönündeki iddiaları reddetti. Öztürk şunları söyledi: "Burada bir grup olarak dolaşıyorlar. Suriyelilere yönelik ırkçılık yapıyorlar. Daha iki gün önce burada birini bıçakladılar. Sigaraymış, ne sigarası? Onlarca kişi bir sigara için mi toplandı?"

'BIÇAKLANMAMAK İÇİN SIFIR TELEFON VERDİM'

Telefon dükkanı olan Suriyeli Ahmet, yaşananların ırkçılık olduğunu belirterek, "Vallahi billahi, savaş bitsin hemen Suriye'ye gideceğim. Dışarda yatarım, kafamı taşa koyarım ama Suriye'ye gideceğim" diyerek tepki gösterdi. Ahmet, aynı grup sürekli Suriyeli esnafların mallarını çaldıklarını söyledi.

"Görüyoruz ama bir şey diyemiyoruz" diyen Ahmet, "Benim kaç tane kulaklığımı gözümün önünde çaldılar. Ama bir şey yapamıyoruz. Sadece Suriyelilere böyle yapıyorlar. Bunlar hepsi bir ekip. Sürekli 10 kişilik bir grup olarak dolaşıyorlar. Daha iki gün önce iki kişiyi burada bıçakladılar" dedi.

'ÖNCE ÇOCUKLAR SALDIRIYOR SONRA BÜYÜKLER GELİYOR'

Caddenin başında yer alan Osmanlı Parkı'na işaret eden Ahmet, "Gece bu parka gidemiyoruz. Bizim telefonlarımızı istiyorlar. Gasp ediyorlar. Eğer vermesek bıçaklıyorlar. Hepsi 15 ile 23 yaşlarında insanlar. Çok kalabalık dolaşıyor. Bir gün gel abi kendi gözlerinle gör. Bu polisler hepsi biliyor. Türklere yapmıyorlar sadece yabancılara yapıyorlar. Önce çocuklar saldırıyor sonra büyükler geliyor onlar da saldırıyor. Burada gündüz bize alışverişe gelenler gece bize saldırıyor. Birisi bozuk telefonu getirdi, tamir ettim. Sonra telefonumu bozdun diye zorla sıfır telefonumu verdim. Ne yapalım? Yoksa bıçaklayacaktı beni."

'NEREDEYSE HER GÜN BİRİ BIÇAKLANIYOR'

Çiçekçi dükkanın Sahibi Sain ise benzer olayların sürekli yaşandığını söyledi. Sain şunları söyledi: "Önce küçük çocukları gönderiyorlar, sonra büyükler geliyor. Köşede duruyorlar. Birbirlerini ıslıkla çağırıyorlar. Birisi ıslık çaldığı zaman hemen 20-30 kişi toplanıyor. Hepsi uyuşturucu kullanıyor. Bu yüzden bizim malları çalıyorlar, yabancıları gasp ediyorlar. Bıçaklıyorlar. Neredeyse her gün biri bıçaklanıyor."