Et fiyatları 2-3 yıl daha cep yakacak
Et fiyatlarının sürekli artması, tüketicileri zor durumda bıraktı. Üreticiler ise artan maliyetlerden yakınıyor, krizin asıl nedeninin süt fiyatlarının baskılanması olduğuna dikkat çekiyor.
DUVAR- Tüm, Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Yönetim Kurulu et fiyatlarındaki artışın nedenlerini ve bundan sonraki süreci değerlendiren bir açıklama yaptı. Ekonomim yazarı Ali Ekber Yıldırım, TÜSEDAD'ın açıklamasının ana başlıklarını köşesine şöyle aktardı:
"TÜSEDAD'ın 'Et ithalatı ve et fiyatlarının bu yılki seyir beklentisi' başlığıyla yayınladığı açıklama aynen şöyle:
PAHALILIĞIN ÖZÜNDE ÜRETİM AZALMASI VAR
Kesim fiyatları yükselecek diye besiciler hayvanlarını ellerinde tutuyorlar. Sosyal medya paylaşımları bu konuda çok etkili. Bu paylaşımlar her zaman vardı ancak aynı zamanda kırsalda bulunan küçük işletmelerin sayısı ciddi anlamda azalmasına karşın büyüklerin pazarda toplamdaki payı artmış. Bu fiyat konusunda bir kısır döngü oluşturuyor. Tabii pahalılığın özünde piyasada üretimin azalmış olması yatıyor.
DOĞU’DAN ET ALIRKEN BUGÜN DOĞU’YA ET GÖNDERİYORUZ
2015 yılında körüklenen kontrolsüz hayvan ithalatı, içeride üreticinin zarar etmesine sebep verdi ve kırsaldaki üretim rekabet edemeyince yerli üretici üretimden çıktı. Gelinen noktada küçük aile işletmeleri azaldı ve bu insanlar bir daha üretime geri dönmek istemiyorlar.
Bunun bir ispatı; 2009 yılında dahi, doğu illerimizden batıya et gönderilirken şimdi doğuda üretim o denli azaldı ki gelinen noktada doğu illerimize et yolluyoruz.
O yıllardan beri TÜSEDAD, sürekli bu tehlikeye parmak basmış bir örgüt olarak hep siyasi algılandı. Ancak zaman bizim ne demek istediğimizi ispatladı. Ülkemiz için verilen hatalı ithalat kararlarının ne denli büyük bir tehdit olduğuna bugün hep beraber tanıklık ediyoruz.
KRİZİN ASIL NEDENİ SÜT FİYATLARININ BASKILANMASI
Süt fiyatları burada kilit rol oynuyor. Süt fiyatlarının gıda enflasyonunu kontrol amacı ile baskılanmasının sonucudur bugün yaşadığımız et krizi. Şimdi kriz yönetimi yapıyoruz ve ESK bu anlamda doğru hamleler yapıyor.
Öncelikle; ESK’nın 4 doların altında bir fiyata aldığı hayvanı, piyasada 6 dolara satıyor olmasının nedenlerinin doğru algılanması gerekli. Şöyle ki, ithalatın iç piyasadaki üreticileri mağdur etmemesi çok önemli. İthal hayvanı cazip kılmak yerine yerli hayvan alımını teşvik eden bir fiyatlandırma yapıldı. Bunu çok yerinde bulduğumuzu belirtmek isteriz.
İTHAL BESİ DANASINDA KİLO BAŞINA 6 DOLAR FİYAT DEĞİŞEBİLİR
Sayın genel müdür ‘İçeride maliyeti düşüremediğimiz için dışarıdan aldığımız hayvanın fiyatını iç piyasa bedeline yaklaştırmamız gerekiyor’ dedi ve devam etti. ‘İç piyasa fiyatı arttığı zaman bu kilogram başına 6 dolar fiyatı da arttırılacak. Bu sabit bir fiyat değil’.
Özetle, iç piyasada üretimin teşvik edilip açığın dışarıdan karşılanmasına gayret ediliyor.
İTHALAT LOBİLERİNİN ESK ÜZERİNDE YOĞUN BASKISI VAR
ESK üzerinde büyük baskı var! İthalat lobileri özel şirketlerin bu ithalatı yapmaları için mücadele içindeler. Sebebi büyük rant. Ancak, ESK kendisi ithalatı devam ettirmek için mücadele verdi ve büyük oranda başardı.
Besilik dana ithalatında 240 bin baş için anlaşma yapıldı
Yaşanan gecikmeler spekülasyona sebep verdi. Ancak, Brezilya ile 70 bin, Uruguay ile 170 binlik anlaşmalar yapıldı. Önümüzdeki ay Brezilya ile 2.Etap anlaşması yapılacak. Alımların hepsi toptan yapılmıyor, etap etap yapılmaya devam ediliyor.
Kalkan her geminin taşıdığı hayvan miktarına göre sıradaki üreticilere mesaj yollanıyor. Gemi yüklemesi sonrası üreticiye parasını yatırması için bilgi gidiyor.
Özetle; anlık olarak Mayıs sonuna kadar hedeflenen 600 bin başın 150 bini teslim edilmiş olacak. Kalanı yılsonuna kadar tamamlanacak deniyor.
İTHALAT NİSAN SONU HIZLANACAK
ESK bugüne kadar sürecin uzamasının bir sebebinin ise yapılan anlaşmalar ve karantina süreleri olduğunu beyan ediyor. 21 gün karantina + 20 gün nakliye +15 gün alım süresi. Bu plana göre Nisan 15 ve sonrası 70 binlik transferler başlıyor.
Bu konuda gördüğümüz bir eksiklik ise üreticiye talep edilen miktarın ancak %5 – %10’luk kısmının veriliyor olması. Bu tatmin edici olmamakla birlikte ek lojistik maliyetlere sebep veriyor.
Özet olarak; anaç hayvanların kesilmesi ve dengeleri bozan ithalatların yapılması bizi bugüne getirdi. Yaklaşık 90 milyon nüfusu beslemekle sorumlu olan üreticilerimizin çıkarlarına ters popülist siyasi hamleler yapmanın ne kadar yanlış olduğu bir kere daha ortaya çıktı.
ET FİYATLARI 2-3 YIL DAHA CAN YAKMAYA DEVAM EDECEK
Bundan sonra et fiyatları enflasyon oranında artmaya devam eder. Kimse bu denklemin önünde duramaz. En iyi şartlarda 2-3 yıl içinde arz talep dengelenir ve alım gücüne göre daha uygun fiyattan et yeriz. O zamana kadar et cep yakmaya devam eder.
Süt fiyatının, maliyet + refah payı olarak açıklanması şarttır. Maliyet hesabımız web sitemizde her ay yayınlanıyor. Vergi usul kanunu esasları ve işletme ekonomisi doğruları ışığında yaptığımız hesaplar ne eksik ne fazla bir işlem içermemesine rağmen, bazı kesimler tarafından ‘kasten yüksek gösterilmiş’ algısı yaratılmaktadır. Derneğimiz asla böyle bir yanıltıcı bilgiyi kamuoyuna sunmaz.
TÜRKİYE’DE ÜRETMENİN MALİYETİ YÜKSEK
Türkiye’de üretim yapmanın maliyeti birçok ülkeden fazladır. Yedirdiğimiz yemlerin yaklaşık %50’si ithaldir. Yanlış süt fiyatları sebebi ile damızlık hayvanlarımız da ithal edilmek zorunda. Bu durumu değiştirmek mümkün, ancak ilim ve fen ışığında adım atmak koşulu ile.
Üreticinin eline geçen süt fiyatı, verimli üretimi teşvik etmeli ve üretim planlaması çerçevesinde yapılmalıdır. Yeni üreticileri yaratmak yerine mevcut üreticilerin ekonomik ölçeğe getirilmesi ve verimliliğin teşvik edilmesi tek çözümdür."
(EKONOMİ SERVİSİ)