Ethem Sancak’ın ‘gerçek’ ses kaydı neler anlatıyor?
6. yaşına yaklaşan gazetemiz, kuruluşundan bu yana Vatan Partisi de dahil, Meclis içindeki ya da dışındaki bütün siyasi partileri izledi, genel başkanlarına ve sözcülerine yer verdi. İzlemeye de devam edecek. Böyle ne kadar yaş alırsa alsın ömür boyu ‘acemi’ kalacak olanları bile…
Çok uzun süre geçmedi üzerinden ama hatırlatma ile başlayalım:
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Konferans Salonu’nda 31 Mart 2022’de, Ethem Sancak’ın konuşmacı olduğu “Türkiye'nin Güvenliği ve NATO” başlıklı bir konferans yapıldı.
Marmara Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü tarafından düzenlenen konferansın öncesinde duyuru afişleri okula asıldı ve etkinlik sosyal medyada da ilan edildi.
Gazete Duvar muhabiri Ferhat Yaşar, konferansı izlemek için salona gittiğinde gazeteci olduğunu, geldiği kurumu söyleyerek kapıdaki görevliye kaydını yaptırdı, nüfus cüzdanını verdi, karşılığında üniversiteye girebilmesini sağlayan tanıtım kartını aldı ve salona geçerek Sancak’ın konuşmasını izledi.
“Türkiye'nin NATO ve Batı ile sürekli savaş halinde” olduğunu söylüyordu Sancak.
Ve o güne kadar savunma sanayi alanındaki faaliyetleri ile iktidarla yakınlaşan, iktidara yakın bir medya grubunun patronluğu da yapan, hatta 15 Temmuz darbe girişimi sonrası bizzat AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyeliği yapacak kadar siyasette yer alan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a sevgisini anlatırken, “Doğrusu solculuk dönemimde Mevlana ile Şems’in arasındaki aşka anlam veremiyordum. Tanıdıktan sonra gördüm ki, böyle bir ilahi aşk iki erkek arasında olabiliyor...” demesiyle tanınan Sancak’ın partisi için, "Biz Amerika’nın desteğiyle iktidara geldik” dediğini herkes Ferhat Yaşar’ın haberinden öğrendi.
Sözü tam olarak buydu: "Biz Amerika’nın desteğiyle iktidara geldik”…
***
Bu haber sonrasında AK Parti, Sancak’ı ihraç talebiyle disipline sevk etti. Kendisi ise “bu sözleri söylemediğini” açıkladı ancak disiplin sürecinin sonucunu da beklemeden “canları sağolsun” diyerek partisinden istifa ettiğini duyurdu. Bunun üzerine Ferhat Yaşar’ın haberi izlerken aldığı ses kaydını yayınladık. Bütün haber mecraları da bu kaydı kullandı, biz de yaşananları anlattık.
***
Sancak’tan bir süre yeni açıklama gelmedi. Aradan yaklaşık 2 ay geçtikten sonra, 14 Haziran’da TV100’de Candaş Tolga Işık’a yaptığı açıklamada ise bu kez yayınladığımız ses kaydının ‘montaj’ olduğunu iddia etti. Söz konusu açıklamaları yapmadığını tekrarladı. Işık’ın, "Ama ses kaydınız var, Ethem Bey söylemişsiniz" sözleri üzerine ise, "Kardeşim ses kaydı çarpıtılmış bir ses kaydı. Benim söylediğim NATO'ya ilişkin 1.5 saatlik bir konferanstı. Kaseti de var bende. Toplantıya sızmış aşırı sol gazetecilerden birisi teybe almış. Teypte kelime eklemek silmek kolay. Ben böyle bir şey demedim. Ben, 'iktidara geldikten sonra Amerika bütün popüler partilerin içine sızmaya çalıştı' dedim" ifadelerini kullandı.
Ancak ‘çarpıtılmış’ olduğunu söylediği ses kaydı nedeniyle neden partisinden istifa ettiğini ve kendisinde bulunduğunu söylediği ‘gerçek ses kaydı’nı neden paylaşmadığını açıklamadı.
***
Ve nihayet dün Ethem Sancak siyasete geri döndü! Vatan Partisi’ne katılımı nedeniyle yeni genel başkanı Doğu Perinçek’in de hazır bulunduğu bir basın toplantısı düzenledi.
Muhabirimiz Ferhat Yaşar da toplantıyı izlemek üzere, Vatan Partisi İstanbul il binasına gitti. Bu kez Marmara Üniversitesi’ndeki konferansın aksine tek gazeteci değildi. Haber yapmak üzere gelen diğer meslektaşlarımızla birlikte kendisini, hangi kurum adına geldiğini belirtti kapıda ve görevliler tarafından salona alındı.
Ethem Sancak konuşması sırasında AK Parti’den ayrılışı ile ilgili olarak şunları söyledi: “Konferansın CD’si bende. Bir buçuk saat. Ondan sonra oraya sızmış çakma bir medyacı, cımbızladı benim sözümü. Davutoğlu’nun medyası falan filan yayınladı. Ethem Sancak, ‘AK Parti’yi Amerika kurdu’ dedi. Saçma bir şey. Bunu savunmak bile gerekmez. Öyle düşünsem bile söylemeyecek kadar tecrübeli bir siyasetçiyim. Ama öyle düşünmedim. Amerika’nın kurduğu hiçbir parti bu ülkede iktidar olamaz. Sonra sabah bir uyandım, malum bir medya kuruluşunda benim disiplin kuruluna ihraç istemiyle sevk edildiğimi yazdı. ‘Benden rahatsızsanız ben istifa ediyorum’ dedim. İstifamı verdim. Benim bu millete hizmet mücadelesinde devam edebileceğim tek seçenek tilkinin kürkçü dükkanına dönmesiydi. Başkanım da bana teklif edince benim için bir onur dedim.”
Bu sözler üzerine Ferhat Yaşar da şu soruyu sordu: “Sizin Marmara’daki toplantınızı ben izledim. O toplantı ilan edilen açık bir toplantıydı. Biz gelip haberini yaptık ve ses kaydınızı aldık. Bunun neresi çakma gazetecilik?”
Bunun ardından aralarında şu diyalog yaşandı:
Ethem Sancak: Cımbızlayıp vermek olmaz. Orada sorunuzu soracaktınız ben size açacaktım. İyi bir gazeteci öyle yapar sevgili kardeşim. Ben orada ne anlatıyordum? Sızdılar AK Parti’nin içine, hatta eş başkan ilan ettiler Tayyip Erdoğan’ı BOP projesinde. Sonra teslim olmayınca devirdiler. Anlattığım ana tema bu değil miydi? Siz onun içinde ‘AK Parti’yi Amerika kurdu’yu cımbızladınız. Benim öyle bir lafım yok.
Ferhat Yaşar: Bendeki ses kaydının montaj olduğunu iddia ettiniz. Siz ne zaman yayınlayacaksınız sizdeki ses kaydını?
Sancak: Günü gelince yayınlarım. Bir gazeteci tüm etrafıyla yayınlar. Acemi gazeteci ile dalga geçen bir söylem var. Ben de medyacıyım. Biliyorsunuz Papa Latin Amerika’ya bir ülkeye gidiyor. Salvador mu nedir. Uçaktan inerken, senin gibi acemi bir gazeteci soruyor ona. Salvador’da genelevine de gidecek misiniz? Papa, burada da genelevi var mı diye soruyor. Ertesi gün manşet. ‘Papa iner inmez genel evini sordu’ işte bu sizin tür gazeteciliğiniz.
Yaşar: Biz önemli olan kısımları yazıyoruz. 1 buçuk saatlik ses kaydınızı deşifre edip yazmamız gerekmiyor. Öyle veremeyiz.
Sancak: Bunu yapmayın. Medya yöneticiliği yaptım. Gazetecinin namusu gerçeği cımbızlamadan olduğu gibi verir.
Yaşar: Biz de olduğu gibi verdik.
Sancak: Çok şükür Türkiye’de iyi gazeteciler var. Ama siz bunu yapmadınız.
Yaşar: Ben olduğu gibi yayınladım.
Sancak: Yok siz olduğu gibi yayınlamadınız.
Yaşar: Sizdeki ses kaydını yayınlarsanız biz de öğreniriz.
Sancak: Zaten sizin geldiğinizi bilseydim buraya aldırmazdım. Çünkü seni gazeteci saymıyorum. Genel Başkanım bana yetkiyi verseydi.
***
Burada bir yeri düzeltelim. Ethem Sancak, girişte de belirttiğimiz gibi, Marmara Üniversitesi’ndeki konuşmasında, "Biz Amerika’nın desteğiyle iktidara geldik” demişti ve haberlerimizde de ses kaydında da hep bu ifade vardı. Yani dünkü basın toplantısında söylediği gibi “AK Parti’yi Amerika kurdu” dememişti. Dün kendi sözünü yanlış aktardı.
Söylediği o sözü, ses kaydı da bulunmasına rağmen aylardır yalanlayan ve ‘gerçek ses kaydının kendisinde olduğunu’ iddia eden ancak öyle bir kaydı da açıklamayan Sancak’ın siyasetteki yeni adımı kendisine hayırlı olsun. Yanında bulunan genel başkanının daha yetkili olduğunu unutup bir gazeteciye “seni buraya aldırmazdım” demesinden siyasette bundan sonra izleyeceği rotanın da eskisinden çok farklı olmayacağını gösterdi.
Gazete Duvar’a ve Ferhat Yaşar’a yönelik sözlerini elbette reddediyoruz ve ithamları için de okurlarımızın değerlendirmesine güveniyoruz.
6. yaşına yaklaşan gazetemiz, kuruluşundan bu yana Vatan Partisi de dahil, Meclis içindeki ya da dışındaki bütün siyasi partileri izledi, genel başkanlarına ve sözcülerine yer verdi. İzlemeye de devam edecek.
Böyle ne kadar yaş alırsa alsın ömür boyu ‘acemi’ kalacak olanları bile…
Bahçeli sözlüğü: Öcalan, Ahmet Türk, DEM, CHP, Erdoğan, İYİ Parti... 06 Kasım 2024
Süreçte zaman kayması: İktidarın planı ortaya çıktı! 04 Kasım 2024
Bahçeli açılımının sırrı ortaya çıktı! 30 Ekim 2024
‘Süreç’ soruları ve devletin ‘fikir birliği’ 26 Ekim 2024 YAZARIN TÜM YAZILARI