Etki ajanlığı ‘casusluk düzenlemesi’ olarak yeniden Meclis’te

Geçen yıl yargı paketinden çıkarılan ve kamuoyunda ‘etki ajanlığı’ olarak bilinen teklif, yeniden Meclis gündemine geldi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Geçtiğimiz yasama yılında muhalefetin itirazları sonucu 9’uncu Yargı Paketi’nden çıkarılan ve kamuoyunda ‘etki ajanlığı’ olarak nitelendirilen teklif Noterlik Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair teklife konulan bir madde ile yeniden Meclis gündemine geldi.

TCK’DE YENİ SUÇ İHDASI

Teklifin 16. maddesiyle casusluk eylemleriyle daha etkin mücadele edilebilmesi amacıyla Türk Ceza Kanunu'nda yeni bir suç ihdas edildi.

DEVLETİN GÜVENLİĞİ, SİYASİ YARARLARI ALEYHİNE SUÇ

Teklife ilişkin bilgi notunda, “Devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda suç işleyenlerin üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacağı düzenlenmektedir. Böylelikle belge ve bilgi temini veya açıklanması dışında casusluk maksadıyla suç işlenmesi de ayrı bir suç olarak düzenlenmekte ve casusluk faaliyetleriyle daha etkin mücadele edilmesi amaçlanmaktadır” denildi.

Notta şu ifadelere yer verildi: "Fiilin savaş sırasında işlenmiş veya Devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askerî hareketlerini tehlikeyle karşı karşıya bırakmış olması ağırlaştırıcı neden olarak kabul edilmektedir.”

TASLAK DEĞİŞTİ

Kamuoyuna yansıyan ilk taslakta “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda Türk vatandaşları veya kurum ve kuruluşları ya da Türkiye’de bulunan yabancılar hakkında araştırma yapan veya yaptıranlar, Türkiye’de suç işleyenler” hakkında üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası verileceği ifade edildi. Ancak Meclis Başkanlığı'na sunulan teklifte "Türk vatandaşları veya kurum ve kuruluşları ya da Türkiye’de bulunan yabancılar hakkında araştırma yapan veya yaptıranlar, Türkiye’de suç işleyenler" ifadesi yer almadı.

AK PARTİLİ GÜLER: FARKLI KAVRAMLARLA ALAKASI YOKTUR

AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, Meclis'te yaptığı açıklamada casusluk düzenlemesiyle ilgili soruya şu yanıtı verdi:

"Son günlerde, farklı istihbarat örgütlerine hizmet eden, çalışan kişilerin ülkemizde gerek Türk vatandaşlarına gerekse farklı yabancı ülke vatandaşlarına yönelik adam öldürme, adam kaçırma, şantaj, tehdit, yaralama, gasp gibi suçların işlendiğini görüyoruz. Bu suçların soruşturma ve ceza yargılaması yapılıyor. Bu suçlar Türk Ceza Kanunu'nun 319. maddesi kapsamında yani casusluk kapsamında, başka ülkenin çıkarları ve talimatları noktasında da işlendiği için ayrıca bu konularda da cezalandırılacak, bu hususları ağırlaştırıyoruz. Vatandaşlarımızın ve diğer ülke vatandaşlarının güvenliğini en üst seviyeye çıkarmış oluyoruz. Açıkça söylüyorum; düzenlemenin etki ajanlığı gibi farklı kavramlarla alakası yoktur. Türkiye'de açıkça başka bir istihbarat örgütünün, lehine, talimatına, çıkarına uygun olarak vatandaşlarımıza, farklı ülke vatandaşlarına karşı açıkça suç işleyenlere bu eylemin yanı sıra TCK'nin 319. maddesine eklenecek fıkrayla ayrıca bir cezalandırmayı öngörüyoruz."

Muhalefetin casusluk düzenlemesini etki ajanlığı gibi değerlendirdiğinin belirtilmesi üzerine Güler, muhalefetin bilmediği hususta tepki koyduğunu savundu.

Yaşanan olaylar dolayısıyla casusluk faaliyetleriyle ilgili düzenlemenin güncellenmesine ve bir değişime ihtiyaç olduğunu öne süren Güler, ceza hukukunun önleyici amacı açısından bunun sağlanması gerektiğini kaydetti.

Abdullah Güler, casuslukla ilgili yeni suç düzenlemesinde kovuşturma yapılmasının Adalet Bakanının iznine bağlı olacağını bildirdi. 

TARTIŞILAN ETKİ AJANLIĞI TAM MADDESİ

“Devletin güvenliği veya siyasal yararları aleyhine suç işleme
Madde 339/A- (1) Bu Bölümde düzenlenen suçları oluşturmamak kaydıyla, Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda suç işleyenler hakkında üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası verilir. Fail hakkında hem bu suçtan hem de işlediği ilgili suçtan dolayı ayrı ayrı cezaya hükmolunur.
(2) Fiil, savaş sırasında işlenmiş veya Devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askerî hareketlerini tehlikeyle karşı karşıya bırakmış ise faile sekiz yıldan oniki yıla kadar hapis cezası verilir.
(3) Suçun, milli güvenlik açısından stratejik önemi haiz birimler ile proje, tesis ve hizmetleri yerine getiren kurum ve kuruluşlarda görev yapanlar tarafından işlenmesi halinde verilecek ceza bir kat artırılır.
(4) Bu suçtan dolayı kovuşturma yapılması, Adalet Bakanının iznine bağlıdır.”