Fatih Altaylı: Hapis yatacaksam da haysiyetimle yatarım
Diyanet İşleri Başkanlığı ve Din İşleri Yüksek Kurulu üyeleri için 'Sapık' dediği gerekçesiyle hakkında 4 yıla kadar hapis cezası istenen Fatih Altaylı, "Şerefimle yargılanırım" dedi.
DUVAR - Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı ve üyeleri için kullandığı ifadeler nedeniyle 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası istenen gazeteci Fatih Altaylı, Youtube kanalında yaptığı açıklamada sözlerinin arkasında olduğunu belirtti.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'nun sitesinde 'Deprem bölgesinden sıkça sorulan sorular' adı altında bir bölüm açılmış ve 'Koruyucu aile olmanın hükmü nedir?' sorusuna yanıt verilmişti. Yanıtta "Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz" ifadesi kullanılmıştı.
Fatih Altaylı, sosyal medya hesabından bu yanıta tepki göstererek “Yahu siz gerçekten sapıksınız anladık da Diyanet gibi bir kurumda ne işiniz var. Sapıklar. Gidin porno sektörüne girin. Atatürk’ün millete doğru düzgün din bilgisi verilsin diye kurduğu kurumu sapık muhayyileniz ile kirletmeyin" ifadesini kullanmıştı.
Dişanet İşleri Başkanlığı'nın şikayeti üzerine Fatih Altaylı hakkında dün iddianame düzenlenmişti.
Altaylı, Youtube kanalından yaptığı açıklamada "Bu davaya şerefle gider, şerefle kendimi savunurum. Bu bana açılan ne ilk ne de son dava. Beni Tansu Çiller dava etti, Erbakan etti, Ecevit hiç etmedi, Tayyip Bey daha önce dava etti. Tayyip Erdoğan seçim kazandığı gün ben de ona dava kaybetmiştim. Bana herkes dava açabilir. Önemli olan ben kendimi savunacağım. Ben haklıysam ben kazanacağım, onlar haklıysa adil bir karar verilmesi dışında talebim olmaz" dedi.
Altaylı şöyle devam etti:
AĞIR LAFLAR EDERİM: Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ilgili biriminden kim davacı oldu bilmiyorum, galiba hepsi birden davacı olmuştur. Daha benim elime bildirim geçmedi. Ben de medyadan gördüm. 6 aydan 4 yıla kadar hapis istemi var. Tam depremin ertesinde, bizim en az 200 bin insanımızı kaybettiğimiz depremin ertesinde birileri depremzede kız çocukları evlat edinebilir ve onları nikahınıza alabilirsiniz diye bir fetva veriyorsa, bu fetvayı verenlerin kim olduğunu bilmem ama ağır laflar ederim. Bu kabul edilemez.
FİKRİM DEĞİŞMEZ: İnsanın gözünün önüne şu geliyor; deprem olmuş, ben ölmüşüm, geride bıraktığım kızımla ilgili birileri böyle konuşuyor, ahkam kesiyor. Bu insanı delirtir. Bu fikrimden beni davayla döndüremezler. Bu kabul edilebilir bir cümle değildir. Depremin ertesinde ilk konuştuğun şey... 'Depremde anasız babasız kalan kız çocukları evlat edinip nikahınıza alabilirsiniz' diyen kimse bununla ilgili çok ağır konuşurum. Bu davada da şerefle yargılanırım. Hapis yatacaksam da haysiyetimle yatarım. Ama fikrim zerre kadar değişmez." (HABER MERKEZİ)