Dersim’den Beyoğlu’na yerel seçimlerde sosyalistler

Öyle ya da böyle, Ovacık miti bu sefer yerini Dersim mitine bırakacak gibi görünüyor. Daha önce “Ovacık modelinden” söz edenler bir “Dersim modelinden” söz etmeye başladılar bile. (4) Dersim’i kazanır kazanmaz Maçoğlu’nun sarf ettiği, “birlikte Dersim’i Türkiye’de model yapabiliriz” yaklaşımı, SMF’nin siyasi genetiğinde baskın olan Maoculukla son derece uyumlu.

Google Haberlere Abone ol

Tunca Özlen

Refah Partisi’nin İstanbul ve Ankara’da belediyeleri sosyal demokrat partilerin farklı adaylarla katılması sayesinde kazanmasının üzerinden 25 yıl geçti.

Sosyal demokratlar arasında kurulamayan ittifakın 25 sene sonra sosyal demokratlarla yelpazenin sağında yer alan aktörlerle kurulması, HDP’nin de bu ittifakı fiilen desteklemesi sayesinde siyasal İslamcıların İstanbul ve Ankara’daki hükümranlığı son buldu. Türkiye’de uzun bir süre sonra ilk kez bir parti aynı seçimde üç büyükşehiri kazandı. Tek adam rejimi ilk yerel seçim sınavında ağır bir yenilgi aldı.

Sosyal demokratların cephesinde şimdilik durum böyle. Ya sosyalistlerin cephesinde?

DERSİM'DE MAÇOĞLU KAZANDI, HDP NASIL KAYBETTİ?

Dersim’de yarış, Sosyalist Meclisler Federasyonu’nun TKP listesinden adayı olan Fatih Maçoğlu ile EMEP, ESP ve Partizan’ın desteklediği HDP adayları arasında geçti. Oldukça gerilimli geçen ve zaman zaman çirkinleşen rekabeti, Maçoğlu’nun “Bizim kazanımımız onların (HDP’nin) kaybı değil, onların kazanımı bizim kaybımız değil” açıklaması da ortamı yumuşatmaya yetmedi. PKK liderlerinden Ali Haydar Kaytan’ın Özgür Politika’daki yazısında Maçoğlu'nun adaylıktan çekilerek HDP adayını desteklemesini önermesi gerginliği artırdı.

Sonuçta Maçoğlu yüzde 32,7 oy oranıyla, yüzde 28,2’de kalan HDP’li rakiplerini 800 oyla geçti ve ülkemizin ilk komünist belediye başkanı seçildi. Gerginlik politikası karşısında soğukkanlı tutumunu koruması, geriden gelen Maçoğlu’nu zafere taşıdı.

Halkçı belediyecilik pratiğini beş sene boyunca Ovacık’ta oldukça başarılı bir biçimde hayata geçiren Maçoğlu’na ülkenin ilerici kesimlerinin duyduğu sempatinin Dersim’de de karşılık bulması şaşırtıcı değil.

Maçoğlu’nun Dersim’i kazanması üzerine sağ, hatta ırkçı kesimlerde yer yer görünen sevincin ise Ovacık pratiği ile uzaktan yakından bir ilgisi yok. Dersim'de HDP dışında kim kazansa, kazanan adayın politik duruşundan bağımsız olarak, sağ kesimlerde bir sevinç yaratacaktı. Sağ kesimden gelen ve Maçoğlu'nun seçilmesini olumlayan mesajların yarattığı tuhaf tablonun tek açıklaması Kürt düşmanlığıdır.

“Maçoğlu kimlerden oy aldı?” sorusu, Dersim’de yerleşik olan siyasi parametreler göz önüne alınarak yanıtlanması gereken bir soru. Maçoğlu en başta kendi örgütünden, Dersim’de on yıllardır varlık gösteren Kaypakkaya geleneğinin iki temsilcisinden biri olan SMF’den oy aldı. 2014 seçimlerine bağımsız adayla katılan SMF’nin (o dönem DHF) yüzde 13,4’e ulaşması kayda değer.

Dersim’de Maçoğlu’na yönelik toplumsal desteğin ikinci adresi şüphesiz CHP tabanı. Parti tabanı, belediye başkanlığı seçimlerinde herhangi bir iddiası bulunmayan CHP’ye oy vermektense, yarışan iki güçten kendisine ideolojik olarak daha yakın gördüğü Maçoğlu’nu desteklemiş görünüyor.

Maçoğlu’nun listesinden seçime girdiği TKP’nin belediye başkanlığında oyu yüzde 32,7 iken, bu oran, ilçelerden gelen oyların da hesaba katıldığı il genel meclisinde dramatik bir biçimde yüzde 18,3’e kadar iniyor. Dikkat edilirse bu oran, 2014 seçimlerinde SMF adayının aldığı oy oranına oldukça yakın. Peki bu ne demek? Dersim merkezde belediyeyi kazanan TKP, Dersim’in ilçelerinde aynı desteği bulamamış demek. Ovacık’ın kazanılamaması da bunun açık göstergesi.

Belediye başkanlığında yüzde 20,6’da kalan CHP’nin il genel meclisinde oy oranı 27,6’ya fırlıyor. Bu da, Dersim merkezde halktan teveccüh görmeyen CHP asıl olarak ilçelerde varlık gösterebilmiş demek. Yedi ilçenin beşini CHP’nin kazanması bunu doğruluyor. Belediye başkanlığı yarışında üçüncü sırada olan CHP, bu sayede il genel meclisinde birinci parti konumuna yerleşiyor. 2014 seçimlerinde belediye başkanlığında yüzde 30,8 oyu olan CHP’den Maçoğlu’na yüzde 10’luk bir kayma yaşandığı çok açık.

HDP’nin belediye başkanlığı oyları (yüzde 28,2) ile il genel meclisi oyları (yüzde 23,8) birbirine oldukça yakın. Ancak 2014 seçimleriyle kıyaslandığında HDP’nin yaşadığı kan kaybının boyutu da ortaya çıkıyor. 2014 seçimlerine BDP yüzde 42,4’le seçimleri açık ara kazanırken, bu sene oyu yüzde 28,2’ye kadar gerilemiş durumda. Buradan da Maçoğlu’na en az yüzde 10’luk bir kayma olduğu söylenebilir. (1)

2014 seçimlerinde SMF’nin kendi örgütsel hacmini yansıtan yüzde 13,4’lük orana CHP ve HDP tabanından gelen yüzde 10’arlık katkıları ekleyince, karşımıza Maçoğlu’nun aldığı toplumsal desteğin oransal ifadesi çıkıyor. Özetle Maçoğlu, Dersim’de etkili olan üç politik damardan, sosyalistlerden, CHP’lilerden ve HDP’lilerden de oy alarak başarıya ulaştı. (2)

'SOSYALİZM TURİZMİ'NİN YENİ MERKEZİ DERSİM Mİ?

2014 yerel seçimlerinde Ovacık belediye başkanı seçilmesiyle, Fatih Maçoğlu kamoyunda “komünist başkan” olarak anılır oldu. Samimi tavırları, gösterişten uzak yaşam tarzı, çalışkanlığı ve dürüstlüğü ile komünizmden hoşlanmayan pek çok insanın bile saygısını ve sempatisini kazanmayı başardı. Seçilmesinden sadece birkaç ay sonra listesinden seçime girdiği TKP’nin parçalanması bile Maçoğlu’nun prestijine zarar vermedi. Çünkü o “TKP’li başkan” değil “komünist başkan” olarak ün salmıştı. “Partiler üstü” bir tınısı olan bu ünvan, Maçoğlu’nun popülerliği açıklayan faktörlerden biri.

“Komünist başkan” ünvanı Maçoğlu’yla, Maçoğlu Ovacık’la, Ovacık organik tarımla özdeşleşti. Büyükşehirlerde kurulan organik ürün pazarlarında Ovacık meşeli ürünleri satın almak, giderek gelişen “sosyalizm turizminin” en önemli unsurlarından biri haline geldi.

Sosyalizmi insanların kafasında somutlaştırabilmek için Sovyetler Birliği’ndeki kentleri, kampüsleri, devasa fabrikaları, opera binalarını, uzay araştırma merkezlerini örnek gösteren devrimciler, 6 bin nüfuslu Ovacık’tan Dersim’e, oradan da tüm ülkeye yayılacak bir modelden söz etmeye başladılar.

Gelin görün ki, giderek bir tür "sosyalizm turizmi"nin merkezi haline gelen Ovacık, bu seçimlerde TKP’den CHP’ye geçti. Dersim’i “Ovacık modelinin” başarısı sayesinde kazandığı söylenen Maçoğlu’nun kişisel karizması devreden çıkınca, Ovacık ilk seçimde el değiştirdi. 2014 yerel seçimlerinde oy oranı sadece yüzde 15,4 olan CHP, bu oranı yüzde 37,1’e yükselterek bölgede en yakın rakibi TKP’yi geride bıraktı. (3)

Öyle ya da böyle, 'Ovacık miti' bu sefer yerini Dersim mitine bırakacak gibi görünüyor. Daha önce “Ovacık modelinden” söz edenler bir “Dersim modelinden” söz etmeye başladılar bile. (4) Dersim’i kazanır kazanmaz Maçoğlu’nun sarf ettiği, “birlikte Dersim’i Türkiye’de model yapabiliriz” yaklaşımı, SMF’nin siyasi genetiğinde baskın olan Maoculukla son derece uyumlu.

Peki Türkiye’nin toplumsal dinamikleri ile uyumlu mu?

Ülkemizde emekçi kesimlerin, gençliğin ve kadınların dinamik kesimlerinin, ezilenlerin yaşadığı yerlerin; sanatsal ve kültürel faaliyetlerin, grevlerin, boykotların, direnişlerin adresi büyükşehirlerdir. Büyükşehirlerde 'Saray ittifakı'nın ağır bir yenilgi alması, Türkiye’nin toplumsal dinamiklerinin tek adam rejimine sığmadığını bir kez daha gösterdi. Dersim’de kazanılan başarı, ancak bu bütünlük içinde ele alındığında anlamlı ve değerlidir.

Bu bağlamda, Alper Taş’ın Beyoğlu’nda yürüttüğü seçim kampanyasına hakim olan söylem ve vurgular, seçim kazanılamamış olsa dahi sosyalistler açısından çok değerlidir, yol göstericidir. Üstelik bu pratik, ülkenin başka yerlerinde yürütülecek kampanyalar için “model” çıkarmaya daha müsaittir.

İstanbul’da üç sosyalist kadın adayın belediye başkanlığında aldığı toplam 15 bin oy, toplumdaki kutuplaşmanın boyutları dikkate alındığında, yabana atılmamalıdır.

Sosyalist hareket kalıcı mevziler elde etmek, toplumsallaşmak istiyorsa yüzünü kıra değil kente, hayatın dingin aktığı yerlere değil toplumsal dinamiklerin yoğunlaştığı metropollere, Gezi'yi dalga dalga ülkeye yayan merkezlere çevirmelidir.

“Türkiye modeli” buradadır.

(1) Bu satırlar yazılırken, HDP’den Dersim için özeleştiri geldi: HDP'den 'Dersim özeleştiri'si 

(2) Göç veren bir il olan Dersim’de 2014 ve 2019 seçimlerinde belediye başkanlığı için kullanılan geçerli oy sayısının hemen hemen aynı olduğunu da not düşmüş olayım.

(3) HDP’nin ilçedeki belediye başkanlığı oyları (yüzde 7,7) ile ilçe belediye meclisi oyları (yüzde 13) arasındaki dengesizlik ise, haliyle kafalarda soru işareti yaratıyor.

(4) “Ovacık modeline dair eleştirel bir bakış için bkz. https://www.gazeteduvar.com.tr/forum/2019/01/20/ovacik-modeli-tek-ilcede-sosyalizm/