‘Herkes sahnede’: Cübbelerinde düğme arayan yargıçların töreni

Her şey 1 Eylül 2014’te Yargıtay Başkanlığı’nda düzenlenen törende Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun konuşmasını “Sayın Başkan yirmi beş dakika konuştu, bir saattir sen konuşuyorsun” diye bağırarak kesmesiyle başladı. Erdoğan, Feyzioğlu’nu salonun gözü önünde yalan söylemekle itham ettiği gergin törenin ardından akıllarda kalan, Feyzioğlu’nun sözlerini dinlerken tebessüm eden dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve ne yazık ki Erdoğan öfkeyle koltuğundan kalkarken paniğe kapılıp önünü iliklemek için cübbesinde düğme arayan Danıştay Başkanı Zerrin Güngör olmuştu. (Cumhurbaşkanı Abdullah Gül arabasına binene kadar Danıştay mensuplarının dahi törenden ayrılmasına Cumhurbaşkanlığı korumaları tarafından izin verilmemişti. Rahatsızlanan bir Danıştay üyesine bile izin verilmemesi tepkilerin sertleşmesine neden olmuştu. Takip eden süreçte Elazığ’a savcı atanmasının üzerinden 24 saat geçmeden Ankara'ya tayin edilen Danıştay Başkanı Güngör'ün kızı, sonrasında Cumhurbaşkanlığı Hukuk Hizmetleri Başkanlığı’nda daire başkanlığına atanmıştı.)

“Bitirdim, bitirdim, bitirdim.” 

Ardından TBMM komisyon görüşmelerinde gelenekselleşen Adli Yıl Açılış Töreni maddesi kaldırılmıştı. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “1943 yılından bu yana adli yıl açılış törenleri yapılıyor. Barolar ve başsavcılıklar yapabiliyor. Yine Yargıtay geleneksel törenini sürdürecektir. Bütçe ile ilgili bir sıkıntı da yaşanmaz. Yaşanırsa çözeriz” derken, AK Partili Ramazan Can ise “Biz töreni yasaklamadık. Sadece yasal dayanağını kaldırdık. Bu törenler Başbakanların azarlandığı, milli iradenin aşağılandığı, Başbakanlara konuşma ve cevap hakkı tanınmadan yapılan toplantılar şeklinde geçmektedir. Siyaset yapılacak yerler bellidir. Cüppelerini çıkarsınlar siyasetlerini öyle yapsınlar” demişti.

15 Temmuz 2016’daki Darbe Girişimi’nden sonra, 2016-2017 adli yıl açılış töreninin Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda yapılacağı belli olmadan önce TBB de törene davet edilmişti. Yargıtay Başkanlığı, törenin bir otelin kongre salonunda düzenleneceğini, geleneğe uygun bir şekilde TBB Başkanı'nın da konuşma yapacağını TBB'ye yazılı olarak iletmiş, TBB de bunu memnuniyetle kabul ettiğini Yargıtay Başkanlığı'na bildirmişti. Ancak törenin Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda yapılacağına ilişkin karar üzerine, TBB Yönetim Kurulu toplanmış ve bu durumun kuvvetler ayrılığı ilkesine zarar vereceği, yargının bağımsızlığı ile tarafsızlığının ulusal ve uluslararası kamuoyunda yıpratılmasına neden olabileceği Yargıtay yetkililerine sözlü olarak iletilmişti. Saraydaki törene Feyzioğlu da davetli olan CHP lideri Kılıçdaroğlu da yargı bağımsızlığına gölge düşüreceği gerekçesiyle gitmemişti.

Adli Yıl Açılış Töreni Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na taşınmış, açılış konuşmasını ilk kez Cumhurbaşkanı yapmış ve salondaki yargıçlar tarafından ayakta alkışlanmıştı.

Geçtiğimiz yıl ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu törene katılmasa da katılım oldukça yoğun olmuş, çünkü hâkim ve savcıların törene katılması zorunlu kılınmıştı.

2018-2019 Adli Yıl Açılış Töreni’ne katılmayan Feyzioğlu kürsüde siyaset yapan hâkim ve savcı istemediklerini belirtmişti; "Yargının bağımsızlığının ve tarafsızlığının anayasal güvenceye kavuşturulması gerektiğini söylüyoruz. Bu hususu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin dikkatine sunmayı bir görev biliyoruz. Bunu, ülkemizin bekası adına yapıyoruz. Mevcut anayasal düzenlemede, aynı zamanda bir siyasi partinin genel başkanı olan Cumhurbaşkanının, yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlamakla görevli olan Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun üyelerinin önemli bir kısmını tek başına, kalan kısmını da TBMM aracılığıyla ataması, maalesef yargıyı siyasetin etkisine açmış durumdadır."

Peki henüz üzerinden bir yıl dahi geçmeden, ne değişti?

İLK ATEŞİ İZMİR BAROSU YAKTI

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 2 Eylül'de gerçekleştirilecek Adli Yıl Açılış Töreni için Yargıtay Başkanlığı’nca yapılan davete ilk ret yanıtı İzmir Barosu’ndan geldi, İstanbul Barosu yayımladığı cevap mektubuyla takip etti. Türkiye Barolar Birliği (TBB) ise törene katılacağını açıkladı.

İzmir Barosu, Yargıtay'ın davetine "Bize kalırsa, siz de o salona gitmeyin" diyerek ilk ret cevabını verdi ve halkın yargıya “zerre kadar güveni kalmadığını” belirtti. İstanbul Barosu yargının tarihin en ağır krizini yaşadığını belirterek, Başkan Durakoğlu mektubun sonuna sözlerini tarihe not düştüğünü ifade etti. Şanlıurfa Barosu Başkanı ise “Ben de bu oyunda yokum” dedi. "Güçler ayrılığı ilkesi yok edildi. Yargıtay’ın törenin gerçekleşeceği mekânın seçimi onların bu konuda ne tarafta olduğunu gösteriyor. Eğer Erdoğan ve Yargıtay mesajı almazsa başka protestolar da gerçekleşebilir” fikren Feyzioğlu’yla ipleri koparmış oldu.

GÜLERYÜZLÜ FEYZİOĞLU’NUN STAR OLMA TUTKUSU; “TUZU KURULAR YANITI” VE 15 DAKİKA SINIRI

Feyzioğlu ise baroların bu tepkisine “Tuzu kuru olanların ne dediği çok önemli değil. Adli yıl açılışının çok önemli bir diyalog zemini olduğunu biliyoruz" dedi. Gerçekten, kendisine ayrılan on beş dakikayı mı kastediyor?

Geçtiğimiz yıllarda Türkiye Barolar Birliği’nin sosyal medya hesabını gündeme dair konular hakkında attığı videolarla neredeyse kişisel bir bloğa çeviren Metin Feyzioğlu bir zamanlar Cumhuriyet Halk Partisi başkanlığına aday olup olmayacağı sorularına ‘göreve hazırım’ cevabını vermiyor muydu?

Peki tuzu kurular kim? Yargıçların Cumhurbaşkanı karşısında topuk selamı durduğu, düğme olmayan cübbelerinde düğme aradığı bu atmosferde Saray’da yapılacak törene katılmayacağını belirten baro başkanları mı? Yoksa âmiyâne tabirle 15 Temmuz Süreci’nden sonra iktidara yaklaşırken ‘göstere göster gelen’, yeşil pasaport müjdesini (!) kahkahalarla alkışlayan Feyzioğlu’nun ta kendisi mi?

Peki Başkan Feyzioğlu’nun senelerdir Hâkim ve Savcılık Sınavları'nda derece yapmalarına rağmen, defaten mülâkatlarda elenen adaylardan, Adalet Bakanlığı’nda egemen oldukları iddia edilen Hakyolcular’dan ya da Süleymancılardan ya da Menzilcilerden haberi var mı?

Yine belirtmekte fayda var ki açıklanan programa göre Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu açılış töreninde 15 dakika kadar konuşacak ve acaba Feyziyoğlu; maazallah, süreyi aşarsa Cumhurbaşkanı tarafından ikinci bir azar işitmesini ya da Cumhurbaşkanlığı korumaları tarafından sahneden yaka paça indirileceğini kabuslarında görüyor mudur? Yine acaba Feyzioğlu, Cumhurbaşkanı’nın karşısında önünü iliklemek için düğme arayacak mı? Peki sevimli gülümsemesini yüzünden düşürmeyen başkan, iktidara yaklaşarak istediği siyasi kariyeri tutturacak mı ya da kürsüdeki on beş dakika gerçekten, star olmasına yetecek mi?

Burhan Kuzu’nun Feyzioğlu hakkındaki tweetlerinden biri:

Cübbede neden düğme yoktur? Bir Adli Yıl Açılış Töreni’nde yanı başınızda bağırarak kürsüdeki konuşmacının sözünü kesen Cumhurbaşkanı karşısında panikle önünüzü iliklemeye çalışmayın diye.