Çekmeköy'de inşaat virüsü ve koronayla mücadele
Ortaya çıkan manzara nitelikli bir ormanın nitelikli yağmalanması, yaralanmasıyla sınırlı değil. Ortada aynı zamanda ciddi bir suistimal var: Kıt kamu kaynaklarının yanlış bir biçimde kullanılarak kamunun zarara uğratıldığı gerçeği.
Abbas Karakaya*
Çekmeköy, Kuzey Ormanları'na bitişik olsa da, aktif yeşil alanlar bakımından İstanbul’un en fakir ilçelerinden biri. Bunun böyle olduğu 2020-2024 Çekmeköy Belediyesi Stratejik Planında da teyit ediliyor aslında. Çekmeköy’de kişi başına düşen yeşil alan miktarının artırılması planda tanımlanan 19 hedeften biri (Stratejik Plan sayfa 3). Durum bu iken, yani yeşil alan ihtiyacı belediye tarafından bile kabul edilirken, var olan parkların (Mecidiye, Özgecan Aslan, Kültür parkları mesela) imara açılması ciddi bir sorun Çekmeköy’de. Bu yazımız parklarla ilgili değil. İlçenin bitişiğinde, Merkez Mahallesi sınırlarında kalan Kuzey Ormanları'mnn 350 dönümlük bir parçası hakkında.
Çekmeköy AKP belediyesinin ormana bakışı ne yazık ki parklara bakışı gibi. Çekmeköy’deki parkların durumu için şu yazıma bakılabilir (1). Yani ormanlar da parklar gibi, bir inşaat alanı ya da potansiyel bir benzinlik olarak görülüyor (2). Başka bir deyişle, ormanlar da parklar gibi ihale yaratma ve rant dağıtma araçları olarak görülüyor. Bunun en tipik örneklerinden biri, Çekmeköy Merkez Mahallesi sınırlarındaki ormanlık alana yapılacağı planlanan Çekmeköy Seyir Tepesi/ Çekmekule projesidir.
Bu proje 2014 yerel seçim vaadi olarak duyurulur. Eylül 2017 yılında, belediyenin dergisinde Seyir Tepesi hızla yükseliyor haberini okuruz (3). 2018 Nisan ayında bir yerel gazete zamanın belediye başkanı Ahmet Poyraz’ın ağzından kulenin 25 Haziran 2018 açılacağını duyurur (4). 31 Mart 2019 yerel seçimlerine giderken seyir tepesi inşaatının ne durumda olduğu duyarlı yurttaşlar tarafından kamuoyunun dikkatine getirilir. Seçimden bir hafta önce, başka bir yerel gazete “Çekmeköy Seyir Tepesi'nin Bu Hali İçimizi Acıttı” diye haber yapar (5). Gazete, yüklenici firmanın işi bıraktığını, proje kapsamında bitirilen yapıların enkaza döndüğünü, milli servetin çarçur edildiğini yazar haberinde.
Çekmeköy Seyir Tepesi projesinin aşamalarına dair bilgilere Google arama motoruyla ulaştım. Belediyenin internetteki sayfasında proje hakkında hepi topu üç cümle var: “Çekmeköy bölgesinin sosyal tesis ihtiyacı karşılanacak. Park ve spor sahaları ile yürüyüş alanlarının bir arada bulunduğu bir yaşam alanı inşa edilecek. Bu alanda inşa edilecek Çekmekule ile Çekmeköy ve çevre manzarası[özgün ifade] rahatça izlenecek.” Aynı sayfada bu projenin “vizyon proje” olduğu notu da düşülmüş. Ama nedense, “planlanan projeler” arasında gösterilmiş. Oysa projeye geçen dönem, 2016 yılında başlanmış, hayli mesafe alınmış, ama bitirilmemiş, şu an çürümeye terk edilmiş durumda.
Projenin adı Çekmeköy Seyir Tepesi/ Çekmekule’dir. Bu adlandırma yanıltıcıdır. İnşaat yapılacak alan sadece bir tepenin üstüyle sınırlı değildir. Öyle ya da böyle inşaatla ilişkilendirilecek toplam alan 350 bin metrekarelik nitelikli orman alanıdır. Bu yanıltıcı adlandırma, yapılacak yapı stoku, inşaatın gerçek hacmi, kısacası ormana müdahalenin boyutlarını gizlemekte. Başka bir deyişle, proje tamamlanıp açılış yapıldığında bir tek seyir kulesi olmayacak. Ya neler olacak? Bazılarını sayalım:
Kır kahvesi, kır lokantası, iki büfe, biri ormanın içinde dört otopark, bir halı saha, bir basketbol sahası, bir açık tenis kortu, bir voleybol sahası, on çocuk oyun grubu, kameriyeler vesaire. Orman içinde insanların zaman içinde açtıkları patikalar yetmezmiş gibi kilometrelerce travers ve kilit taşı döşenerek yapılmış yürüyüş yolları ve bu yollar için kesilmiş ağaçlar, alanı çepeçevre saran yüksek sınır duvarları, duvarların üstlerine eklenmiş pahalı ferforjeler, koca alanın her yerinin aydınlatmak binlerce metre kablo, yüzden fazla elektrik direği (çoğu dikilmemiş, ormanın içinde yatıyor), elektrik direklerinin tutturuldukları beton kalıplar. Dahası, koskoca alanın her yerine döşenecek kameralar, dört ana giriş için yapılmış devasa kapılar, araçlar için yapılmış iki şeritli yollar. Kıssadan hisse, projenin adında geçen seyir kulesinden daha çok şeye bulaşmış bu inşaat virüsü.
Ne yazık ki saydığım yapıların hemen hepsi tamamlanmış. Yani bu yapılar için çoktan ağaçlar kesilmiş, orman delik deşik edilmiş durumda. Yine ne yazık ki yapılar kendi kaderlerine terk edilmiş; duvarlar, kapılar, içlerindeki donatılar parçalanmış, kırılmış, bazıları da yakılmış durumda. Yapılardan şu an ayakta kalan sadece devasa çelik iskeletleri. Ormanı gezen neden bu kadar çok çelik, demir malzeme kullanıldığını anlayamıyor.
Ortaya çıkan manzara nitelikli bir ormanın nitelikli yağmalanması, yaralanmasıyla sınırlı değil. Ortada aynı zamanda ciddi bir suistimal var: Kıt kamu kaynaklarının yanlış bir biçimde kullanılarak kamunun zarara uğratıldığı gerçeği. Tam da korona virüsü ile mücadeleye kaynak arayışı sürerken, bu projede imzası, sorumluluğu olan herkesten kamuyu uğrattıkları zararın bedeli yasal yollardan alınmalı. Alınacak bu paralar şu zor günlerde evinde kalamayıp çalışmak zorunda kalan insanlar ve sağlık emekçilerinin ihtiyaçları için harcanmalı.
Çekmeköy AKP belediyesi bu projeyle, yani yapılacak kuleyle Çekmeköy ve çevresindeki manzaranın rahatça izleneceğini yazıyor. Yalnız, burada komik ve garip olan bir durum var. Kulenin yapılacağı alan zaten bir tepe. Tepe, tanımı gereği çevresindeki yerlerden yüksek olan yer, yani kulenin yapılacağı tepeye çıkınca insan zaten aşağıdaki, önündeki, ilerisindeki manzarayı rahatça görüyor. Bunu tepeye çıkanlar biliyor, tepeye çıkacak olanlar da görebilir. Manzara da orada, tepede orada duruyor hala. Hal böyleyken, oraya ağaçlar keserek, eski havagazı fabrikalarına benzeyen, 15 metre boyunda, 50 metre çapında çelik bir yığın dikmek nasıl bir aklın ürünü?
Çekmeköy Seyir Repesi/Çekmekule projesi İBB ve Çekmeköy belediyesinin ortak projesi. Ekrem İmamoğlu’nun başkanlığından önce hazırlanmış, yapımına başlanmış bir proje. Aralık 2019’da Çekmeköy Belediyesi'ni ziyaret eden İBB başkanı Ekrem İmamoğlu kulenin yapılacağı tepeye götürülmüş, tepeyi gördüğünde, gazetelerin yazdıklarına göre, tepeyi kastederek burası “Allah vergisi” bir yer demiş. Ancak proje alanının tamamı İmamoğlu’na gezdirilmemiş. Tahminim o ki Ekrem İmamoğlu ziyaretinde projenin tam kapsadığı alanı, kaderine terk edilmiş yapıları görmediğinden ve de kendisine projenin orman üzerindeki yıkıcı etkileri, projenin aslında bir rant projesi olduğu da aktarılmadı. Bu yapılamayan bilgilendirme yüzünden olsa gerek İBB Başkanı İmamoğlu o gün, projenin bir an önce bitirilmesi talimatını vermiş (6).
Sonuç olarak, her ne sebeple olursa olsun, bu akıllara, ormana, doğaya ve Çekmeköy halkına da zarar, ziyan getirecek, vergilerinin çarçur edildiği proje iyi ki yarıda kalmış, tamamlanmamıştır, diyoruz. Çünkü biz bu projenin bir an önce iptal edilmesini, Çekmeköy’deki bu ormanlık alanımızın orman olarak kalmasını talep ediyoruz. Bu ormanı Allah’ın ya da Doğa’nın bize verdiği/bıraktığı şekilde yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Ayrıca, biz ormanımızı şimdiye kadar nasıl kullandıysak; ormandaki ağaçlar, bitkiler, kuşlar, karıncalar, deresiyle uyumlu ve kardeşçe kullanmayı sürdürmek istiyoruz. Ormanın her alanın gündüz gibi aydınlatırsanız, ormanın kuşları ağaçlara nasıl yuva yapacak, orada nasıl barınacaklar? Korona virüsü bir kez daha dünyanın tek sahibinin insanlar olmadığını göstermedi mi?
2- http://www.flashaber.com.tr/guncel/cekmekoyde-buda-oldupark-akaryakit-istasyonu-oluyor-h33768.html
3- http://www.cekmekoy2023.com/haberler/detay/1291/seyir-tepesi-hizla-yukseliyor.html
*Çekmeköy Yurttaş İnisiyatifi