Furkan Apartmanı Davası: Kamu görevlilerine soruşturma izni

6 Şubat Maraş merkezli depremlerde Antep’in Nizip ilçesinde yıkılan Furkan Apartmanı Davası görülüyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Antep'te 51 kişinin hayatını kaybettiği Furkan Apartmanı Davası'nın 7'nci duruşması görülüyor. Cumhuriyet savcısı, Furkan Apartmanı'na ilişkin kamu görevlileri hakkında soruşturma izni verildiğini, kamu görevlilerinin karara itiraz ettiğini ve sürecin devam ettiğini açıkladı.

ANKA'nın haberine göre Nizip ilçesi Mimar Sinan Mahallesi'nde 51 kişinin yaşamını yitirdiği Furkan Apartmanı ile ilgili 4'ü tutuksuz, 2'si firari 6 sanık hakkında ayrı ayrı 22 yıl 6'şar aya kadar hapis istemiyle açılan davanın görülmesine devam edildi. Duruşma öncesi Nizip Adalet Sarayı çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı.

Nizip Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Furkan Apartmanı'nda yakınlarını kaybeden aileler ve avukatları hazır bulundu. Tutuksuz yargılanan Eyüp Öğüt duruşmaya katılırken, diğer sanıklar Faik Öğüt, Nejdet Alpay ve Yılmaz Şahin Yurtyapan duruşmaya katılmadı. Firari müteahhitler Abdullah Devrim Sever ve Hasan Hüseyin Sever'in avukatı Ersan Şen de duruşmaya katılmadı. CHP’li ve EMEP’li milletvekilleri de duruşmayı takip etti.

Duruşmada ilk olarak cumhuriyet savcısı mütalaasını açıkladı. Savcı, tutuksuz yargılanan dört sanıktan Faik Öğüt, Eyüp Öğüt ile Yılmaz Şahin Yurtyapan hakkında "bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme" suçundan üst sınırdan ceza, Nejdet Alpay için beraat talep etti.

 'AİLEMİZİ PARÇALADILAR'

Savcının mütalaasının ardından yakınlarını kaybedenlerin ailelerine söz verildi.

Selin Şahin, "Nizip 4. derece deprem bölgesi. Nizip'te 40 bin içerisinde sadece Furkan Apartmanı yıkıldı. Ben orada kardeşimi kaybettim. Kararı vicdanınıza bırakıyorum" dedi.

Hasip Şahin, "Acımız çok büyük. Bu binanın yıkılmasında hiç mi kamu görevlisi sorumlu değil? Adalet arıyoruz" ifadelerini kullandı.

Enkazdan 28 saat sonra çıkan bir kişi, "Kamu görevlilerinin de yargılanmasını istiyorum" talebinde bulundu.

Özlem Taşdemir ise "2 kızımı ve eşimi kaybettim. Oğlum ve ben yaralı olarak çıktık. Bizim ailemizi parçaladılar, bizim içimizi yaktılar. Biz acı yaşarken, serbest bırakılanlar gülüp eğleniyor. Sanıkların olası kastla yargılanmasını istiyoruz. Kararı vicdanınıza bırakıyoruz" diye belirtti.

Seçkin Şahin, "Ben 19 yaşındaki pırlanta gibi çocuğumu kaybettim. Kolon kesenler hayatlarına devam ediyor, benim oğlum mezarda. Bizim canlarımızı geri veremeyeceksiniz. Adaleti verin. Ben olası kastla yargılanmalarını istiyorum. Kamu görevlilerinin yargılanmasını istiyorum" dedi.

"Deprem ülkesinde kolon kesmek, asma kata daire yapmak, bunlara elektrik, su, doğal gaz bağlamak bile bile ölüme sebebiyet vermek değilse nedir?" diye soran Bu açık bir kasttır. Ben buradan çıkıp ailemin mezarına gideceğim, onlara çocuğunuz, ablanız sizin hakkınızı sonuna kadar savundu, adalet kazandı, rahat uyuyun demek istiyorum... ‘Adalet mülkün temelidir’ diyorsunuz, temel yoksa mülk de adalet de yoktur. Bize adaleti temel yapın.

Müşteki avukatları da savcının mütalaasına katılmadıklarını belirtti. Sanıkların olası kast suçundan yargılanmasını talep etti.

Duruşmada söz alan Antep ÇHD yöneticisi avukat Ergin Sözen ise şöyle konuştu:

"Bu şehirde İl Afet Eylem Raporu hazırlanmış, rapora uygun bir tek adım atılmamış. Ben kendim bizzat valiliğe yazı yazdım, önceki davalarda savcılar bunu bile yapmadılar. Valilik bir paragraf cevap verdi: 'İtfaiyeyi bilgilendirdik. Organize Sanayi bölgesine bilgi verdik!' Yaptığı bu kadar. Görev ihmali var.

Burada kolon keseni, kaçak kat çıkanı, eksik malzeme kullananı yargılıyorsunuz. Peki, Furkan Apartmanı'nı denetlemeyenler, ta en tepeden itibaren üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmeyen devlet görevlileri ne olacak? Bunları söyleyince sanık müvekkilleri 'iddianameye ve mütalaaya bağlı kalın' klişesine sarılıyorlar. Ama zaten iddianame ve mütalaa eksik. Siz de bu eksik iddianame ile karar verirseniz, hukuka ve etiğe aykırı bir karar vermiş olursunuz. Sanıkların olası kastla yargılanmalarını ve sorumluluğu olan tüm devlet kurumlarının ve kamu görevlilerinin hepsinin yargılanmasını talep ediyoruz."

'KESİNLİKLE KOLON KESMEDİM, TADİLAT YAPMADIM'

Ailelerin kamu görevlilerin yargılanmasıyla ilgili taleplerini dile getirmeleri üzerine, Cumhuriyet savcısı, Furkan Apartmanı'na ilişkin kamu görevlileri hakkında soruşturma izni verildiğini, kamu görevlilerinin karara itiraz ettiğini ve sürecin devam ettiğini açıkladı.

Sanık Eyüp Öğüt önceki duruşmada yaptığı beyanlarını tekrarladı. Öğüt, "Kesinlikle kolon kesmedim, tadilat yapmadım, 1+1 dairem yok" dedi. Diğer sanıkları ise avukatları savundu.

CHP MİLLETVEKİLLERİNDEN AÇIKLAMA

CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen de şöyle konuştu:

"Bu dava Türkiye'de deprem davaları içerisinde karara bağlanacak ilk dava olacak. Ama ilginçtir ki, Türkiye'de yaklaşık 190 tane dava görülüyor. Bu 190 davanın da savcıları da sanki birbirleriyle haberleşmiş gibi. Bilinçli taksirden dava açtılar, iddianame hazırladılar, mütalaa veriyorlar. Oysa biz biliyoruz ki bir alt kattaki mahkemeyle bir üst kattaki mahkeme genellikle aynı görüşte olmaz. Benzer davalarda savcılar değişik taleplerde bulunurlar. Mahkeme talebinden çok, farklı kararlar verirler. Ama ne gariptir ki 190 davanın 190'ında da benzer mütalaalar veriliyor ve bilinçli taksirden hüküm kurulması, karar verilmesi talep ediliyor. Bu nedenle ilk olacak bu karar bir emsal olacaktır, örnek olacaktır. Mahkeme de iktidarın baskısı altında. İktidarın yönlendirmesiyle bilinçli taksirden mi karar verecek yoksa vatandaşın beklentisini karşılar bir şekilde gerçeklere uygun olarak olası kasttan mı karar verecek onu da göreceğiz. Eğer bilinçli taksirden karar verecek olursa bunun takipçisi olacağız ve diğer davalara örnek olması için peşini bırakmayacağız."

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara ise “Yakınlarını yitirmiş aileler Türkiye’nin her yanında mücadele veriyor. Bu yargılamalar sağlıklı doğru yapılırsa, bundan sonra inşaat mühendisi, sorumlusu yapıları buna göre dikkatli yapmalılar ki önümüzdeki süreçte can kaybı yaşanmasın. Umarım bugün Furkan Apartmanı davası adil bir şekilde sonuçlanacak” dedi.

CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, şu ifadeleri kullandı:

"Bu kadar canı yanmış mağdur aileler maalesef adalet arıyor. Türkiye'de insanların adalet arayış şekillerine, adalete güvenmemelerini şu an ki gördüğümüz pozisyonda bütün Türkiye'ye ilan ediyoruz. Adalet nereye geldi? Bilirkişi raporlarına bakıyoruz, çok çeşitli bilirkişi raporları var... Eğer sizin ortaya koyduğunuz bilirkişi raporlarında bir sıkıntı varsa burada bir soru işareti koymak lazım. Biz şuna inanıyoruz; eğer sizin canınız aynı şekilde yansaydı bu şekilde davranabilir miydiniz? Bu kadar hata var ortada bilirkişi raporundan ortaya çıkan, peki kamu görevlileri nerede? Bunları yapanlar bir şekilde yargılanıyor, eğer doğruysa, ama bunlara izin veren kamu görevlileri burada yok. Demek ki adalet henüz daha Türkiye'de yerine oturmamıştır. Biz ailelerin her zaman yanında olacağız, onların haklarını da savunacağız. Adalet arayışını da hep birlikte gerçekleştireceğiz ama unutmasınlar ki adalet bir gün herkese lazım olacak."

 

(HABER MERKEZİ)