Gazete Duvar yazarları yeni asgari ücreti değerlendirdi
Yeni yılın asgari ücreti 8 bin 506 TL oldu. Gazete Duvar yazarları yeni asgari ücreti yorumladı.
DUVAR - Milyonları ilgilendiren 2023 yılı asgari ücreti Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklandı.
Erdoğan yeni yılda asgari ücretin 8 bin 506 TL olacağını söyledi. Buna göre asgari ücrete net üzerinde yüzde 54 zam yapıldı.
Gazete Duvar yazarları, yeni asgari ücreti değerlendirdi:
Aslıhan Aykaç Yanardağ: Her şeyden önce toplu sözleşme, asgari ücret müzakeresi bu değil, masada çoğulcu bir temsil olmadıktan sonra, karar açıklanırken emekçiler temsil edilmedikten sonra devlet çıkarları müzakere etmiş, hakemlik yapmış sayılmaz. İkinci olarak hiçbir mali gösterge gerçeği yansıtmazken, mali politikalardan sorumlu kurumlara güven sıfırlanmışken sağlıklı bir ücret belirlenmesi de beklenemez. Yüzde 54,5’lik bir artışla 8 bin 500 TL olarak belirlenen asgari ücret 455 dolara denk geliyor, bu rakam Avrupa’nın en düşük asgari ücretlerinden biri -diğer ikisi Arnavutluk ve Makedonya-. Dört kişilik bir ailede 26 bin TL yoksulluk sınırını yakalamak için üçten fazla asgari ücrete ihtiyaç duyuluyor. Ne yapsın bu insanlar? Çocuklarını da mı işe soksunlar? Charles Dickens romanlarındaki Sanayi Devrimi sefalet hikayeleriyle karşı karşıyayız.
Çalışan nüfusun yüzde 40’tan fazlasını kapsayan bir ücret skalasında bu kadarlık bir artış ancak kozmetik bir değişiklik olarak değerlendirilebilir. Üstelik asgari ücret artışının işverene maliyeti göz önüne alındığında işverenlerin işten çıkarmalara yöneleceği ve geri kalan çalışanların da iş yükünün artacağı, bu nedenle sömürünün yoğunlaşacağı öngörülebilir. Asgari ücret geçimlik düzeyde olmadığı sürece adil bir bölüşümden söz etmek mümkün değil. Ara dönemde iyileştirme eğilimi enflasyonun seyri böyle giderse yapısal bir etki yaratmayacaktır. Ekonomik kriz dönemlerinde kısa vadede en alttakileri yoksulluk ve sefaletten koruyacak geçimlik gelir düzeyi ve sosyal güvenlik ağlarını güçlendirmek uzun vadede etkin bir bölüşüm mekanizmasını hayata geçirmek gerekiyor. Böylece ekonomik eşitsizliğin farklı toplumsal çatışmalara yol açması önlenebilir. Şimdi bir başka merak konusu, büyük çoğunluğu asgari ücret veya yakınında bir rakama çalışan kitlelerin bu asgari ücrete vereceği tepki.
Oğuz Demir: Beklentimin üzerinde bir asgari ücret seviyesi gerçekleşti. Dün yaşanan tartışmalardan sonra daha düşük bir rakam gelebileceğini düşünmüştüm. Bundan sonra iki konu önem taşıyor. Birincisi, aylık enflasyon verileri ile birlikte bu ücret seviyesinin işçi kesimi için ne kadar kalıcı bir rahatlama yaratacağına bakacağız. Şu aşamada asgari ücretliye bir nefes aldıracak bir artış olduğunu ifade etmeliyim. İkincisi ise, işveren tarafında nasıl bir yankısı olacak ona bakacağız. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde, emek yoğun hizmet sektörlerinde istihdam tarafında olumsuz bir etkisi olabilir. Ekonomide seçim belirsizliği ve ekonomik durgunluğun baş gösterdiği bir döneme giriyoruz. Küçük işletmeler için bir destek mekanizması düşünülmesi yararlı olabilirdi.