Gelecek Partisi’nden deprem için 'Kardeş Aile' kampanyası
Ahmet Davutoğlu depremle ile ilgili kriz masası kurduklarını belirterek, "Kardeş Aile kampanyası başlatarak depremzede kardeşlerimizle kader birliğimizi bir aile birliğine dönüştüreceğiz” dedi.
ANKARA - Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında 10 kenti doğrudan etkileyen Maraş Pazarcık merkezli depreme ilişkin açıklamalarda bulundu
Yedi gün boyunca yas ilan edildiğini hatırlatan Davutoğlu, bu süre zarfında sadece ‘acımızın yaşanması’ gerektiğine dikkat çekerek, “Aziz milletimizin her bir ferdine çağrımız açıktır: Gün birlik ve beraberlik günüdür. Gelin her türlü ihtilafımızı bir kenara koyarak ele ele gönül gönüle verelim. Ortak kader bilincimizi bir kez daha harekete geçirelim. İlan edilen yedi günlük yas süresince sadece ve sadece acımız paylaşmaya ve yaralarımızı sarmaya odaklanmalıyız” diye konuştu.
KARDEŞ AİLE KAMPANYASI
Partisinin deprem bölgesine yönelik yapacağı çalışmalara ilişkin bilgi veren Davutoğlu, deprem sonrası parti genel merkezini ‘afet koordinasyon merkezi’ne dönüştürerek kriz masası kurduklarını, her ilde kriz masası oluşturduklarını, yarından itibaren bütün Türkiye’de kan bağışı kampanyası başlatacaklarını, İstanbul, Ankara ve Kayseri’de oluşturulan lojistik merkezlerde toplamaya başladıkları yardım malzemelerini en kısa sürede ihtiyaç sahiplerine ileteceklerini söyledi. Yardım malzemelerin hiçbirinde parti amblem ve logosu olmayacağını belirten Davutoğlu, "Kardeş Aile" kampanyası başlatarak depremzede kardeşlerimizle kader birliğimizi bir aile birliğine dönüştüreceğiz” dedi.
Davutoğlu, gün boyu süren istişare ve toplantılar neticesinde partisinin ilgili kurulları tarafından sunulan çözüm önerilerini 13 madde halinde şöyle paylaştı:
Davutoğlu, partisince yapılan tespit ve alınması gereken tedbirleri şöyle sıraladı:
1. ACİL MÜDAHALE KOORDİNASYONU: Kriz yönetimlerinde en öncelikli şart etkin koordinasyon ve iş birliğidir. Her şeyden önce merkezi yönetim, yerel yönetimler, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve bütün gönüllüleri koordinasyon ve iş birliği içinde olmaya davet ediyorum. Böylesi felaket günlerinde kim yaparsa yapsın yapılacak en küçük bir ayrımcılık, dışlama ve yok sayma gönül birlikteliğimizi yıkar. Deprem binalarımızı yıkarken biz gönüllerimizi ve vicdanlarımızı ayağa kaldırmak zorundayız.
2. ÖNCELİKLENDİRME: Bu tür afet yönetimlerinde ilk 72 saat hayati önem taşımaktadır. Zamana karşı büyük bir yarış içindeyiz. Enkaz altından en fazla sayıda vatandaşımızı sağ çıkarmamız için çalışan ekiplere destek olmalıyız. Bu amaçla tüm mevcut ekipman kapasitesi ve akredite edilmiş arama-kurtarma ekiplerimizin bölgeye acilen sevki önem taşımaktadır. Alandan gelen bilgilerden iş makinesi ihtiyacının had safhada olduğu anlaşılmaktadır. Özel sektör ve yerel yönetimler ile işbirliği içinde bu ihtiyaç acilen giderilmelidir.
3. ERİŞİM: Bu ihtiyaçların bölgeye intikali için acil bir ulaşım ve lojistik planlaması yapılmalıdır. Bölgedeki yollarda ve viyadüklerde yaşanan tahribat göz önüne alınarak tespit edilen hasar görmemiş havalimanlarına hava koridoru oluşturulmalı; hasar görmüş olan havalimanları derhal ulaşıma hazır hale getirilmelidir. Bu bağlamda lojistik imkanları güçlü yakın bir ilimiz lojistik merkezi ilan edilmelidir. Şu anki tabloda en uygun il olarak bölgeye uzaklık ve kapasite açısından Kayseri öne çıkmaktadır. Biz de parti olarak yapacağımız yardımlarda İstanbul ve Ankara yanında Kayseri’yi bir lojistik merkez olarak değerlendirme kararı aldık.
4. ACİL SAĞLIK HİZMETİ: Vatandaşlarımızı enkazdan çıkarmak yetmez; en kısa sürede sağlık hizmetlerine erişimini sağlamak gerekmektedir. Depremin bölgesel nitelikte olması ve yüksek tahribat gücü hastane ve sağlık tesislerini devre dışı bırakmış görünmektedir. Örnek vermek gerekirse, depremde yaralanan Hatay il başkanımızı, ağır yaralanan eşini ve ailesini yerel sağlık hizmetlerinin aksaması dolayısıyla Mersin’e nakletmek zorunda kaldık. Bölgenin etrafında Erzurum’dan Antalya’ya inen ikinci bir kuşak içinde sağlık tesisleri tümüyle depreme odaklı bir çalışma sistemi içine girmelidir. Ülke genelindeki bütün sağlık personeli her an sevke hazır halde tutulmalıdır. Sahada çalışan personellerimize ileriki aşamada mutlaka rotasyon sağlanmalıdır. Ayrıca tam donanımlı sahra hastaneleri kurulmalıdır. Kara ulaşımındaki engeller de göz önünde bulundurularak İskenderun açıklarına ve alternatif olarak da Mersin limanına hastane teçhizatı ile donanmış gemiler sevk edilmelidir.
5. ACİL GEÇİCİ BARINMA TAKVİYESİ: Bölgeden vatandaşlarımızın soğukta ve yoğun yağış altında kalmaları dolayısıyla riskli evlerine geri dönmek zorunda kaldıkları yönünde bilgiler gelmektedir. Bölgeye kış şartlarına uygun acil çadır sevkiyatı yapılmalıdır. Bu bağlamda yurtdışından gelen yardımlarda önceliklendirmeye gidilmeli ve diğer ülkelerden gelen yardımlar o ülkelerin tercihlerine göre değil yerel ihtiyaçlara göre planlanmalıdır. Mesela Norveç başta olmak üzere İskandinavya ülkeleri, Rusya ve Kanada gibi ülkelerle ikili temaslar yoğunlaştırılmalıdır. Ayrıca deprem şartları uygun olduğu tesbit edilen spor salonları, camiler gibi güvenli alanlar geçici barınma için acilen hizmete açılmalıdır. Öte yandan ikiyüz bin civarında kayıtlı karavan sahiplerinden de karavanlarını depremzedelerin hizmetine sunma çağrısında bulunuyorum.
6. TAHLİYE OPERASYONU: Artçı şoklar yanında 7.6 ölçeğine varan yeni depremler de yaşanması dolayısıyla bölgeden kapsamlı bir tahliye operasyonu başlatılmalıdır. Bu çerçevede yine İskenderun limanından Akdeniz ve Ege kıyılarındaki lojman, dinlenme tesisleri ve turistik mekanların bütün kapasitesi bu tahliyelerden gelen halkımız için kullanılmalıdır. Böylece hem bölgedeki muhtemel yeni depremlerin can kaybına yol açması engellenecek, hem arama ve kurtarma ekiplerinin çalışması kolaylaşacak hem de afetzedelerin psikolojik travmaları kontrol altına alınacaktır.
7. HABERLEŞME VE İLETİŞİM: Her türlü kriz yönetiminin asgari şartı kesintisiz haberleşme ve iletişim kapasitesidir. İletişim operatörlerinin sürekli kesintisiz çalışması sağlanmalıdır.
8. KIRSAL ALANA ERİŞİM: Şu ana kadar gelen bilgilerin büyük çoğunluğu şehir merkezlerindendir. Köylere ve kırsaldaki vatandaşlarımıza da en hızlı şekilde ulaşabilmek için özel timler oluşturulmalıdır. Öncelikle ülkenin bütün helikopter ve drone kapasitesi bölgeye sevk edilmelidir. Kırsal alanda hızlı bir tespit ve envanter çalışması yapılmalı ve ulaşım sıkıntısı çekilen bölgelere özel timlerle müdahil olunmalıdır.
9. GÜVENLİK ÖNLEMLERİ: Afet bölgesinde kaos ve talana yol açabilcek suçları önlemek üzere can ve mal emniyeti için kapsamlı güvenlik tedbirleri alınmalıdır. Bölgeye asker sevki son derece doğru bir adım olmuştur.
10. BİLGİ AKIŞI VE KAMUOYU BİLGİLENDİRMESİ: Kriz yönetiminin sağlıklı işlemesinin öncelikli şartlarından birisi de temiz ve doğru bilgi akışı sağlanması, halkı paniğe sevk edecek gerçek dışı bilgilerin kontrol altına alınmasıdır. Dezenformasyonun en etkili panzehiri doğru bilgi akışıdır. Bu bağlamda ülke geneli için Ankara’da, bölge için merkez üssü olan Kahramanmaraş’ta, her bir il için merkezlerde bir iletişim merkezi ve mekanizması kurulmalıdır. Kademeli bilgilendirme ile halk aydınlatılmalıdır. Ayrıca, önümüzdeki süreçte kayıplar ve yaralılarla ilgili sağlıklı bir bilgi envanteri oluşturulmalıdır. Bu bağlamda hangi binada, hangi mahallede kim ikamet ediyor bilgisine en hızlı şekilde sağlayabilecek muhtarlardan istifade edilmelidir.
11. İKİNCİL TEHDİTLERE KARŞI ÖNLEMLER: Yangın ve salgın hastalık gibi ikincil tehlikelere karşı tedbir alınmalı; pandemi tecrübesine sahip ekipler bölgeye sevk edilmelidir.
12. PSİKOSOSYAL DESTEK: Büyük bir travma yaşayan depremzede vatandaşlarımıza acil psikososyal destek sağlanması amacıyla bu konuda psikologlardan oluşan ekipler de bölgeye sevk edilmelidir.
13. YENİDEN YAPILANDIRMA ÇALIŞMALARI: Bir taraftan krize acil müdahale sürdürülürken diğer taraftan da yeniden yapılandırma çalışmalarının planlaması başlatılmalıdır. Bu planlar enkaz kaldırma çalışmalarının ardından hızlıca uygulamaya konulmalı ve olası bir sonraki afete karşı hazırlık olacaktır. (DUVAR)