Darbeyi ihbar eden binbaşı koruma altında
15 Temmuz darbe girişimi ihbarını bir binbaşının yaptığı ortaya çıktı. Kimliği gizlenen bu binbaşının Kara Havacılık’ta görevli olduğu tahmin ediliyor.
DUVAR - Darbe girişimini MİT’e bildirerek kısmen de olsa önlem alınmasını sağlayan ve girişiminin saatinin öne çekilmesinde etkili olduğu iddia edilen binbaşıyla ilgili detaylar ortaya çıktı.
YILDIRIM: 'İSTİHBARAT DEĞİL BİNBAŞI'
Başbakan Yıldırım katıldığı bir televizyon programında darbe ihbarını istihbaratın değil bir binbaşının yaptığını açıkladı. Bu açıklamaları ve binbaşının kimliğine yönelik tahminleri ise Hürriyet gazetesi yazarlarından Abdülkadir Selvi bugünkü köşesine taşıdı. Selvi'nin yazısında konuyla ilgili öne çıkan bölümler şöyle:
Başbakan Binali Yıldırım, CNN Türk’teki yayında Hande Fırat’ın sorusu üzerine darbe ihbarını MİT’e kadar gelen bir binbaşının yaptığını açıkladı. Başbakan’ın açıklamasından sonra herkes gizemli binbaşının peşine düştü. Bilinen, bu binbaşının Kara Havacılık’ta görev yapan pilot olduğu yönünde. Güvenliği sağlanmış durumda. Ama yine de can güvenliği için ismi mahfuz tutuluyor.
27 Mayıs darbesini önceden haber veren de bir binbaşıydı. Ama o başarılı olamadı. Binbaşı Samet Kuşçu’nun başına gelenler hatırlandığında, pilot binbaşının şu anda nerede olduğu ve can güvenliğinin sağlanıp sağlanmadığı gibi noktalar ön plana çıktı... 27 Mayıs denilince Menderes’in özel kalemine kadar gelip, bir türlü görüştürülmeyen asker ailesinden Ankara Valisi Dilaver Argun’a giderek darbeyi ihbar eden emekli bir subay eşine kadar.
Bu kez darbe ihbarını alan MİT Müsteşarı’nın bu bilgiyi Genelkurmay Başkanı ile paylaşması, ardından Genelkurmay’a giderek toplantı yapmaları, darbecilerin gece 03.00’te başlatacakları darbeyi 21.00’e çekmelerine neden oluyor. Darbe önlendi. Ancak o gecenin yazılması gerekiyor. Jetler uçmaya, tanklar Boğaziçi Köprüsü’ne çıkmaya başlayınca Başbakan kendisine ulaşan bakanlara, “Bu ne maskaralık böyle... Ne oluyor?” diye tepki gösteriyor. “Başbakanlığa geçin” diye talimat veriyor.
Ankara’da ilk harekete geçenlerden birisi Meclis Başkanı İsmail Kahraman oluyor. Kahraman Meclis’e uğradıktan sonra Çankaya Köşkü’ne çıkıyor. Onu Çalışma Bakanı Süleyman Soylu takip ediyor. Çankaya’nın ışıkları yakılıyor, Başbakanlık Müsteşarı Fuat Oktay’ın odasına geçiliyor. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, Başbakan yardımcıları Tuğrul Türkeş ve Numan Kurtulmuş ile Abdulhamit Gül, Mehmet Muş, Selçuk Özdağ, Emrullah İşler birbiri ardına Çankaya’ya geliyorlar.
Darbeye karşı direnme konusunda en ufak bir tereddüt yaşanmıyor. Çalışma Bakanı Süleyman Soylu, “Ölümse ölüm” diyor. Meclis Başkanı ile bir grup, darbeye karşı direnmek üzere Meclis’e geçiyor.
Genelkurmay Başkanı’nın darbecilerin elinden kurtulduğu haberi iletildiğinde Başbakan yine, “Çankaya Köşkü’ne götürün” diyor. Hulusi Akar, Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in odasına alınıyor. Genelkurmay Başkanı askeri birliklerle Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın telefonundan irtibat kuruyor. İsmet Yılmaz eski Milli Savunma Bakanı olduğu için cebinde kayıtlı olan numaralardan komutanları arayıp, Hulusi Akar’a veriyor.