KESK Eşbaşkanı: OHAL, sıkıyönetime dönüştü
Son çıkartılan kararnamelerin, fişlemeler ve asılsız ihbarlarla birçok KESK üyesini de işinden ettiğini belirten Eşbaşkan Şaziye Köse, 'OHAL'in sıkıyönetime dönüştüğünü' söyledi. DUVAR'a konuşan Köse 'yeni listelerden' endişe ediyor.
Özlem Akarsu Çelik [email protected]
ANKARA- KESK Eş Genel Başkanı Şaziye Köse, DUVAR'a yaptığı açıklamada, 'Hiçbir biçimde cemaatle ilişkilendirilemeyecek KESK üyelerinin listelerde yer almasında fişlemelerin ve ihbarların rol oyladığını' söyledi. Köse'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
FİŞLEMELER VE ASILSIZ İHBARLAR ROL OYNADI
"Hiçbir biçimde darbe kapsamında düşünelemeyecek KESK üyelerinin, özellikle şube başkanlarımızın alındığını gördük. Herhangi bir soruşturma kapsamında değillerdi, açığa da alınmamışlardı. Toplumun çoğunluğunun acaba listelerde var mıyım kaygısıyla internete kilitlenmesi sonucu saatlerce listelere ulaşılamadı. İnsanlara herhangi bir tebligat dahi yapılmayacağını, iş ve ünvanlarından edildiklerini internetten öğrendik. Burada bir takım fişlemelerin, asılsız ihbarların rol oynadığını biliyoruz."
DARBEYİ LÜTUF OLARAK GÖRENLERİN TASFİYESİ
"Darbeyi bir lütuf olarak lanse edenler aslında bunu da bir lütuf olarak görüp bir taşla beş kuş vurma mantığıyla kamuda büyük bir tasfiye gerçekleştirmişlerdir. Tamamı hukuk dışı uygulamalardır ama zaten artık bu ülkede hukuktan söz edilemez, KESK olarak bizim üyelerimizin darbelerle, cemaatle uzaktan yakından ilişkisi olamaz çünkü KESK her ikisinin de mağdurudur. Sonuna kadar üyelerimizin haklarına her düzeyde sahip çıkacağız."
YENİ LİSTELER OLACAĞINDAN ENDİŞELİYİZ
"Bugün bu hukuksuz uygulamaları yapanların bir başka gün o hukuka muhtaç olacaklarını biliyoruz. Endişemiz odur ki, bundan sonraki süreçte geceyarıları yeni listelerle karşılaşabiliriz. Bu ülkede artık hiç kimsenin iş güvencesi, can güvenliği yoktur ve yaşam hakkı güvence altında değildir."
DARBELERİN PANZEHİRİ DEMOKRASİDİR
"Gözümüzün önünde her gün gazeteciler, akademisyenler, muhalif ve aykırı olan her ses yaka paça götürülmektedir. Fakat toplumsal muhalefet olarak hâlâ bunu durdurma şansına sahibiz. Darbelerin panzehirinin demokrasi olduğunu biliyoruz. Onun için demokratikleşme yönünde mücadelemiz devam edecek." (DUVAR)