Proje okulları mahkemelik oldu

DUVAR - Eğitim ve Bilim İşgörenleri (Eğitim-İş) Sendikası, 1 Eylül’de yayınlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yönetmeliği için dava açtı. Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir konuyla ilgili Duvar'a açıklamalarda bulundu.

"PARALEL BİR YAPI OLUŞTURULMAK İSTENİYOR"

Eğitim- İş Genel Başkanı Demir, proje okullarının artık Milli Eğitim'in diğer okullarına paralel bir yapılanma haline geldiğini söyledi. 200 proje okulunun her birinde en az 500 öğrenci olduğu bilgisini veren Demir, şunları kaydetti:

“Şimdi en az 10 bin öğrencinin öğretmenini, programını ve müdürünü normalden farklı olarak Milli Eğitim Bakanı atayacak. Bu da Milli Eğitim Bakanı'nın Milli Eğitim Bakanlığı'na paralel bir yapı oluşturması anlamına geliyor. Öncelikle bunun yanlış olduğunu ve kabul etmemizin mümkün olmadığını söylüyoruz. Çünkü burada atamalar gerçekleştirilirken herhangi bir sınav, ölçüt ve nesnel bir değerlendirme yapılmayacak. En önemli okullardan Konya Meram Fen Lisesi, Konya Meram Anadolu Lisesi Türkiye 1'ncisi çıkardı. Ankara'daki Anadolu Atatürk Lisesi Türkiye'nin en önemli okulları arasında yer alıyor. Buradan da görüleceği üzere en iyi öğrenciler bu okullarda ama bu okullarda kafalarına göre atamalar gerçekleştirilmek isteniyor. Atamalar gerçekleştirilirken sınavların yapılması gerekir.Atamalarda belirli kriterler getirilmeli. Bu okullarda yandaş, partici, tarikatçı olmamalı. Bu kesinlikle yanlış bir şey. Böyle olursa öğrencilere de öğretmenlere de yazık olacak.”

"ATAMALAR VASATIN ALTINDA OLACAK"

Milli Eğitim Bakanlığı'nın proje okullarına yapılacak atamalar için bir kıstas getirmediğini belirten Demir, atamaların bir sınavla yapılmasının kabul edilebilir olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin en iyi öğrencilerinin bu okullarda okuduğunu kaydeden Demir, bu şartlarda atamaların vasatın altında olacağını dikkat ifade etti.

Demir sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yüzden bu okulları köreltmek ve çökertmek istiyorlar. Daha önce Eskişehir'de ve diğer illerde bulunan okullarda farklı düşünen, demokrat ve muhalif olan öğretmenleri almışlardı. Bundan bu gibi durumlar daha da çoğalacak. Açık lise kavramındaki gibi yapılmak isteniyor. Mesela açık liseyi okumak isteyenlere normal eğitim çağında freni kaçıranlara öneririz. Ama ne yaptılar bunu normalmiş gibi örgün eğitimin yerine koydular. Burada da aynı şekilde proje okulları neredeyse Milli Eğitim'in okullarının yerine geçmeye başladı. Her yerde çığ gibi proje okulları açıldı. Denetim yok, öğretmenin ve idarecinin nasıl atandığının hesabını soramıyoruz. Böyle bir şey olamaz, bu durumu asla kabul etmiyoruz”

"ÖĞRETMENLERE TERCİH BASKISI"

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikasının resmi internet sitesinde de konuyla ilgili olarak şu açıklamara yer verildi:

01.09.2016 tarih ve 29818 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yönetmeliği yayımlanmıştır.

Her yönüyle kayırmacı ve torpilci sistem üzerine kurgulanmış bu Yönetmelikte, idarenin “kendisinden olmayan” öğretmen ve yöneticileri idari soruşturmalar ve disiplin cezaları ile proje okullarından uzak tutma amacına hizmet eden 8/1-ç ve 9/1-c maddeleri ile tam bir “torpil” düzeni öngören atama usulüne ilişkin 13. ve 14.maddeleri ve hiçbir gerekçe ve somut dayanak olmaksızın mevcut öğretmen ve yöneticilerin tasfiyesini öngören Geçici 1. Maddesinin yürütmesinin durdurulması ve iptali amacıyla Sendikamızca Danıştay nezdinde dava açılmıştır.

Bugünden itibaren de proje okullarındaki öğretmenlere görev sürelerinin sonlandığı gerekçesi ile tercihte bulunmaları için baskı yapıldığına yönelik bilgiler Sendikamıza iletilmektedir.

Görev süresi sonlandırılan yönetici ve öğretmenlerin tercih yapmamaları halinde anılan Yönetmeliğe göre resen atanabilmeleri söz konusu olabilecektir. Tercih yapacak olanların ileride doğabilecek hukuksal durumlar bakımından aşağıdaki şerh dilekçelerini vermelerini öneriyoruz."