Cizre'yi yıkan Cizreli: En azından Kuran'ı çıkartıyorum

Sokağa çıkma yasağının kaldırılmasının ardından Cizre'de yaklaşık 3 bin evin yıkılmasına karar verildi. Yıkım ekibinde çalışan bir Cizreli, evlerin iş makinesi tarafından rastgele yıkıldığını söyleyerek, 'en azından evin içerisinde bulunan eşyaları dışarı çıkardıklarını' söylüyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Şırnak'ın Cizre ilçesinde 78 gün süren sokağa çıkma yasağı 14 Aralık 2015'te başlayıp 2 Mart 2016'da kaldırıldı. Sokağa çıkma yasağı süresince birçok ev ve işyeri çatışmalardan zarar görerek kullanılamaz hale geldi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bölgede yaptığı incelemede yaklaşık 3 bin eve 'ağır hasarlı' raporu verdi. Kararın ardından farklı şirketlere ait iş makineleri polis eşliğinde evleri yıkmaya başladı.

Bir yıkım ekibinde çalışan Cizreli M.T. ilk zamanlarda evlerin içinde bulunan eşyaların molozlarla birlikte 'şehir dışına atıldığını' söylüyor. M.T. yıkılan evlerde birçok Kur'an-ı Kerim bulunduğunu ve bu kitapların da molozlarla birlikte atıldığını söylüyor.

'SAĞLAM OLAN EVLER BİLE YIKILDI'

İş makinelerinin evlerin içinde ne olduğuna bakmadan yıktığını söyleyen M.T. şunları söyledi: “Cizre'de mart ayından beri evlerin yıkılacağı söyleniliyordu. Sokağa çıkma yasağının kaldırıldığı ilk haftalarda iş makineleri evlerin yıkımına başladı. Ama ne oldu bilemiyorum mayıs ayından sonra yıkım işleri yavaşladı. Hatta yıkım bir ara tamamıyla durdu. Ev sahipleri evlerinin yıkıldığını izlemekle kalıyordu. İnsanlar ne evlerinin yıkımına ne de eşyaların moloz haline getirilip ilçenin dışına atılmasına engel olabiliyorlardı. 5 katlı apartmanlar 1 katlı müstakil evler hunharca yıkılıyordu. İş makineleri özellikle sokağa çıkma yasağının olduğu dönemde medyada sıkça gündeme gelen bodrum katlarının olduğu mahallede neredeyse sağlam olan evlerin hepsini yıktı. Bir Cizreli olarak bu duruma çok üzülüyordum. Sadece izlemekle yetiniyordum. Bütün çocukluk anılarımız bu sokaklarda gizliydi.”

cizre

'İKİ TANE YIKIM EKİBİ VAR'

Cizre'nin dışından gelen yıkım ekibinin polis denetiminde çalışmalara başladığını ifade eden M.T. Cizre yerlisi bir şirketten iş teklifi aldıktan sonra yıkım ekibine girdiğini şu sözlerle anlatıyor: “Bir gün çarşıya çıkarken iş makinelerinin polis kontrolünde evleri düşüncesizce yıktıklarını ve ev sahibi olan 40 yaşındaki bir kadının evinin içerisindeki eşyalarını çıkarmak için bu yıkım ekibine neredeyse yalvardığını gördüm. Kadının istediği şey evde bulunan birkaç parça eşyasını çıkartmak. Ama yıkım ekibi kadının isteklerini yerine getirmedi. İş makinesi evin yıkımına başladı. Evin içerisinde ne varsa molozlarla birlikte kamyona yüklenip götürüldü. Kendime, 'keşke elimden bir şey gelseydi de kadına yardımcı olabilseydim' dedim. Bunun üzerine Cizre'nin yerli bir şirketine iş başvurusunda bulundum. Görüşmeye gittiğimde yıkım ekibine beni de aldılar. Bu ekibe girdikten sonra iki tane yıkım ekibinin çalıştığını anladım. Biri Cizre'nin dışından getirilen ekip, diğeri de Cizre'nin yerlilerinden oluşan yıkım ekibi. Cizre'nin dışından gelen yıkım ekip polis kontrolünde çalışıyor. Evleri yıkılan insanlar bu ekiple pek fazla diyaloğa giremiyor.”

bodrum-katlari

'CİZRELİNİN HALİNDEN CİZRELİ ANLAR'

Cizre Kaymakamlığı'ndan muhtarlıklara ağır hasarlı evlerin yıkılması için dilekçe gönderildiğini söyleyen M.T. Nur Mahallesi'ndeki evlerin yıkımının ardından Cudi Mahallesi'nde yıkıma başlandığını söyledi ve ekledi: “Ben de geçen ay yıkım ekibine girdim. Her yıkılan ev benim evimmiş gibi üzülüyorum. Geçenlerde yıktığımız evde bebek beşiği buldum. Ev sahibi evinin yıkılmasını izliyorken benim yanıma gelip, 'Evimin içini iyice arayamadım. Belki unuttuğum bir şey vardır' dedi. Evi yıkmadan odaları gezdik. Unutmuş olduğu Kur'an- ı Kerim kitabını çıkardık. Ağıtlar yakarak evin bütün odalarını gezdik. Ama mecburi olarak o evin yıkımına başladık. Ben bir evi yıkmadan önce ev sahiplerini arayıp bilgilendiriyorum. Yıkım kararı verilmiş ve kendilerine ev bulamamışlarsa kendilerine bir ev buluncaya kadar evlerini yıkmamaya çalışıyorum. İnsanlar o kadar mağdur ve çaresiz kalmışlar ki hangi hukuki yollara başvuracaklarını bile bilemiyorlar. Evleri yıkılanlara bilgilendirmeler yapılmıyor. Bir Cizrelinin halinden sadece bir Cizrelinin anladığını gördüm.”

DEVLET KİRA PARASINI VERECEĞİNİ SÖYLEMİŞTİ...

M.T. 2 katlı evine yıkım kararı verilmiş ve başka yere taşınmak için parası olmayan Cudi Mahallesi'ndeki bir ev sahibinin kendisiyle dertleşmesini de unutmuyor. T. o çaresiz ev sahiplerinin söylediklerini bize aynen aktararak bitiriyor anlattıklarını: "35 yıl boyunca bir ev yapabilmek için durmadan çalıştım. 35 yılın sonunda bu 2 katlı evi yapabildim. Evimin inşaatı bir sene önce bitti. Çocuklarımla birlikte yeni evimize taşındık. Sokağa çıkma yasağında evime bir top mermisi isabet etti. Şu an evime yıkım kararı verildi. Nereye gideceğimi bilemiyorum. Çocuklarıma 2 kilo domates alıp eve götürecek param bile yok. Şimdi nasıl başka bir evin kirasını ödeyeceğimi düşünüyorum. Devlet bize kira parasını vereceğini söylemişti. Bu ana kadar hiç kimse bize 1 TL bile vermedi. Önümüz kış, cebimizde para yok. Gidecek yerimiz yok. Nasıl yaşarız bilemiyoruz.”

Etiketler şırnak cizre