Muharrem mâtemi başladı

Aleviler Muharrem ayı matemi orucuna başladı. Akademisyen Ayfer Karakaya, konuya ilişkin paylaştığı mesajında, "İmam Hüseyin, karanlığa bir tutam ışık olmak için her türlü eziyeti göze alarak mücadele edenlerin sembolüdür. Bu düzlemde tüm iyiler bizdendir ve candır" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Hicri takvimde 1437 yılı dün gece sona erdi. Türkiye'deki Aleviler Kerbela'da günlerce susuz bırakılan Hz. İmam Hüseyin ve yanındaki ehlibeyt imamlarının başları kesilerek katledilmesi nedeniyle yas orucuna başladı.

'TÜM İYİLER BİZDENDİR'

Ayfer Karakaya Ayfer Karakaya

Alevilik tarihine ilişkin araştırma ve kitaplarıyla tanınan akademisyen Ayfer Karakaya, matem orucunun başlaması nedeniyle sosyal medyada şu mesajı paylaştı:

"1- Şiilerde Muharrem orucu da aşure pişirme geleneği de yoktur, bidat sayarlar;

2- Aleviler, Kerbela vakasını basit bir halifelik mücadelesi olarak okumazlar, İmam Hüseyin'in toplumun kötülüklerine ayna tutmak için bilerek kendisini ve ailesini feda ettiğine inanırlar. Yani bizler için İmam Hüseyin, tarih boyunca hep olmuş ve olmaya da devam edecek, karanlığa bir tutam ışık olmak için her türlü eziyeti göze alarak mücadele edenlerin bir prototipi ve sembolüdür. Bu düzlemde düşünüldüğünde adı ne olursa olsun, tüm iyiler bizdendir ve candır. Cümle canlara muhabbetle."

'ALEVİ OLDUĞUNU BİLE GİZLEYEN BİR TOPLUM'

alikenanoglu Ali Kenanoğlu

HDP'den 7 Haziran 2015'te milletvekili seçilen Ali Kenanoğlu ise kişisel web sitesinde yayınladığı "Muharrem matemi nedir, orucu nasıl tutulur?" başlıklı yazısında şunları söyledi:

"Muharrem matemi ve orucu köy ortamında çok yoğun yas haliyle yaşanırdı, kentleşmeyle birlikte birçok husus yerine getirilemez hale geldi. Özellikle Alevi olduğunu gizleyen bir toplumun bırakın kendi ritüellerini korumayı, oruç tuttuğunu bile söyleyememesi manidar bir durumdur. Alevi tarihinin sembol olayları, sembol isimleri vardır: Madımak, Maraş, Çorum, Pir Sultan, Hızır Paşa, Şah Hatayi, Kalender Çelebi, II. Mahmut, Kuyucu Murat, Yavuz Selim, Hamdullah Çelebi, Şeyh Bedrettin, Yezit, Kerbela v.b gibi. Bunların en eskisi ve en etkini Kerbela olagelmiştir. Kerbela’da 10 Muharrem’de şehit edilen Hz.Hüseyin ve yanındaki 72 kişinin yaşadığı direnç ve teslim olmadan, öleceklerini bile bile canlarını ortaya koymaları ve Yezit’e biat etmemeleri bu nedenle de vahşice öldürülmeleri onlar için günümüzde dahi gözyaşı dökülmesinin ve matem tutulmasının nedenidir."

BIÇAK KULLANILMIYOR

Küçükçekmece'deki Garip Dede Dergahı Başkanı Celal Fırat, Alevi inancındakilerin tuttuğu Muharrem orucu ile bilgi verdi. Tuttukları 12 günlük orucun semavi dinlerde farklı bir içeriği bulunduğunu, bu süre sonunda getirilen aralarında kuru üzüm, nohut, pirinç gibi 12 çeşitten hazırlanan aşurenin on binlerce kişi tarafından paylaşıldığını söyleyen Fırat, şu bilgileri verdi: "Bizim Muharrem orucumuzun ana temasında sahur yok. Saat 12.00'den sonra kesinlikle su içilmez. Sıvı şeyler içilir. Hayvansal maddeler; özellikle et kesinlikle tüketilmez. Yumurta yenilmez. Hiçbir şey canlı özellikle elma dahil bıçakla kesilmez. Çünkü bıçak çok şeytani mahiyette kullanılmış, insanlar katledilmiş. Ama gelin görün ki 1400 sene önce de Şah Hüseyin'in başını kesen mantık, zihniyet günümüzde de Ortadoğu'da ‘Allah-u Ekber' nidaları altında insanların başını kesiyor. Şu anda sadece bir zihniyet değişikliği var. Onun için ibadetlerimizin ana teması içerisinde herhangi bir kesici aleti kesinlikle kullanmayız. Tamamen sıvı maddelerden oluşan sıvı şeyleri tüketiriz 12 gün boyunca. Ama su içmeyiz."

BİRLİK BERABERLİK DİLEĞİ

Fırat, bu Muharrem ayında birlik beraberliğe çok ihtiyaç duyduklarını, insanların ötekileştirilmemesini, herkesi sınıflara ayırmaktan vazgeçilmesini dilediklerini belirtirken, "Her geçen gün Aleviler daha fazla Alevileşiyor, Sünniler daha Sünnileşiyor, Kürtler daha Kürtleşiyor, Türkler daha Türkleşiyor. Hepimiz bir geminin içerisindeyiz. Bu ülke hepimize yeter. Birlik içerisinde gönül kapılarımızı birbirimize açalım. Gelin hep beraber böyle insani eksende birbirimizin farklılıklarını zenginliğimiz olarak görelim diyorum" dedi. Muharrem ayı ile birlikte Türkiye'deki Caferiler de 2 ay boyunca evlenme, sünnet ve düğün gibi eğlencelere katılmazken, süs ve nefse hitap eden davranışlardan uzak duruyor. Caferiler, Muharrem ayında siyah kıyafetler giyerken, özellikle Doğu Anadolu Bölgesi'nde Caferiler'in yoğun olduğu camilerde 2 ay süren yas törenleri yapılıyor.  (HABER MERKEZİ)