Rodi, anne sütü için her gün emniyete gidiyor
Diyarbakır’da açığa alınan öğretmenlere yönelik gözaltına alma ve tutuklamalar devam ediyor. Gözaltına alınan eski Eğitim Sen yöneticisi Fatma Gülçiçek Arı'ın oğlu sağlık sorunları nedeniyle anne sütüne ihtiyaç duyuyor.
DİYARBAKIR - Diyarbakır’da açığa alınan öğretmenler, üç dalga halinde gözaltına alındı. Gözaltına alınan öğretmenlerin bazıları tutuklandı. Ne zaman mahkeme karşısına çıkacakları belli değil.
Gözaltına alınan, tutuklanan öğretmenler kendilerine yönelik suçlamaları kabul etmiyorlar. KCK’nin talimatıyla 2012’de sevk alarak okula gitmedikleri yönünde iddialar var ve bu nedenle gözaltına alınıyor, tutuklanıyor öğretmenler. Oysa aynı tarihte, üyesi oldukları Eğitim Sen’de özlük hakları ve tüzüğünde yer alan anadilde eğitim hakkı talebi için iki günlük eylem kararı almış, öğretmenler de bu karara uymuştu.
Öğretmen eşi Fatma Gülçiçek Arı gözaltına alınan Abdullah Arı ile Olağanüstü Hal’in yürürlüğe girmesiyle birlikte öğretmenlerin yaşadıkları sıkıntıyı konuşuyoruz. Eşinin gözaltına alınışını ve küçük oğlu Şerman Rodi Arı’nın yaşadıklarını da…
BİRİNİN ANNESİ TUTUKLU, DİĞERİNİN GÖZALTINDA
Fatma Gülçiçek Arı, aslında eski bir öğretmen. Gözaltına alındığında Sur Belediyesi’nde memur olarak çalışıyordu. Ancak gözaltına alınış nedeni, 2012 yılında Eğitim Sen Diyarbakır Şubesi’nde yönetici olması. O tarihte öğretmenlik yapanların tümü açığa alındı.
Fatma Gülçiçek Arı, daha önce haberini yaptığımız öğretmen Adile Ekinci’nin ablası. Adile Ekinci tutuklanınca Fatma Gülçiçek Arı hem yeğeni Egît’e hem de oğlu Şerman Rodi’ye bakmaya çalışıyordu. Fatma Gülçiçek Arı da gözaltına alınınca, iki kuzen artık annesiz yaşıyor.
Annesi tutuklanan Egît antideprasan kullanıyor
"SABAH SAAT 6’DA KİM ÇALAR KAPIYI"
30 Eylül’de, sabah saat 06.00 civarında kapılarının çalınmasıyla uyanıyor Arı ailesi. Alışıldık bir sahne gerçekleşiyor. “Kapıya vuruşlarından anladım polis olduklarını” diyor Abdullah Arı. “Kapıyı ben açtım. Kar maskeli polisler içeri daldılar. Yere yatmamı istediler. ‘İçeride çocuk uyuyor’ diye uyardım, ama dinlemediler. Gürültüyle içeri daldılar. Şerman Rodi gürültüye uyanmış, annesi onu kucağına almış, koridorda bekliyorlardı. Evde kız kardeşim ve şeker hastası annem de vardı. Eşim Fatma’yı başka bir odaya aldılar, bizi başka bir odada beklettiler. Şerman Rodi’yi aldık annesinden. Çocuk şok geçirmiş, polislerin olduğu tarafa hiç bakmadan, hiç ses çıkarmadan halasına sarılmıştı.”
Polisler Fatma Gülçiçek Arı ile evde buldukları bir kitabı alıp gidiyorlar. Arzu Demir’in yazdığı “Dağın Kadın Hali” adlı kitabı, hakkında toplatma kararı var diye almışlar.
Egît'in teyzesi de gözaltına alındı
"GİDİŞ GELİŞLER YIPRATICI OLUYOR ÇOCUK İÇİN"
Abdullah Arı’nın, gözaltına alınan eşi için endişelenmek için çok nedeni var. “Eşimde bel fıtığı var ve daha önce ameliyat olmuştu. Gözaltı süreci onu çok yoracak, yıpratacak. Bir de çocukta bir çeşit egzama var. Götürdüğümüz doktor rapor yazmıştı anne sütüyle beslenmesi gerektiğine dair.”
Doktor raporunu alıp gitmişler avukatla birlikte. Güç bela annenin günde üç kez çocuğu emzirmesine izin alabilmişler. “Ama” diyor Abdullah Arı, “Ancak sabah ve akşam götürebiliyoruz çocuğu. Çünkü öğlen uyuması lazım ve bu gidiş gelişler yıpratıcı oluyor çocuk için. Onu annesinden koparmak da güç oluyor.”
Sabah Şerman Rodi’yi emniyete götürüyor Abdullah Arı. Bir polis memuru çocuğu alıp annesine teslim ediyor. Arı’nın söylediğine göre, avukat görüşmelerinin yapıldığı odada anne çocuğu emziriyor ve bu süre boyunca bir polis memuru başlarında bekliyor.
ANNE SÜTÜ YETMİYOR…
Doktorun raporuna göre, Şerman Rodi anne sütüyle beslenmeli. Ama en az bunun kadar anne şefkatine ve sıcaklığına da ihtiyaç duyuyor. Abdullah Arı, gün içinde çocuğu oyalamaya, annesini bir şekilde unutturmaya çalıştığını, ama özellikle geceleri uyku düzeninin bozulduğunu belirtiyor. “Bu şekilde daha ne kadar idare edebiliriz, bilmiyorum. Çocuğun psikolojisinin bozulduğunu fark ediyorum ve bu nedenle bir daha emzirmesi için annesine götürmesem mi diye düşünüyorum.”
Abdullah Arı, eşinin ve bütün öğretmenlerin ifadelerinin bir an önce alınmasını ve yargılanacaklarsa da tutuksuz yargılanmaları gerektiğini söylüyor. “Gözaltına aldıkları insanlar öğretmen. Çoğu yıllardır öğretmenlik yapan, evli, çoluk çocuk sahibi insanlar. Bunlara kaçıp gidin deseniz de kaçamazlar ki.”
Açığa alınan öğretmenlerin belli aralıklarla gözaltına alınması ve bazılarının tutuklanmasını, diğer öğretmenlere ve bütün kamu emekçilerine gözdağı anlamına geldiğini söyleyen Abdullah Arı, bu adaletsizliğe bir an önce son verilmesi gerektiğini ifade ediyor. “Sendikal faaliyetler suç değildir” diyen Arı, eşiyle birlikte diğer öğretmenlerin de serbest kalmasını bekliyor. (DUVAR)