Duvar Arkası: HDP operasyonunda 'DEP' ayarı

HDP OPERASYONUNDA İNCE HESAPLAR

HDP Eşbaşkanları ile milletvekillerinin tutuklandığı operasyonun çok önceden planlandığı, her ayrıntısının ince ince çalışıldığı çok açık. Bunun en iyi ispatı, zamanlaması, saat seçimi ve Meclis’ten uzakta yapılmış olması... 1994 yılında DEP’li milletvekilleri Meclis’te gözaltına alınırken hafızalara kazınan o görüntüler Meclis’te tekrarlanmadı ama Genel Merkez’de gözaltına alınan HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken’in başına basarak onu otomobile bindirmeye çalışan polisin verdiği o fotoğraf, ‘devlette devamlılık esastır’ sözünü hatırlattı.

HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, Meclis grup toplantı salonunda yaptığı basın açıklamasında, dokunulmazlık düzenlemesi Meclis’ten geçerken bir kısım muhalefet milletvekilinin, ‘Kesinlikle hiçbir milletvekilini Meclis’ten bu defa vermeyeceğiz. 90’lardaki manzara asla oluşmayacak’ denilerek ikna edildiğini belirtti ve CHP’ye şu sözlerle seslendi, “Size bu telkini yapanlar nerede? Ana muhalefet faşizmden mi demokrasiden mi yana? Tercihini koymazsa yarın herkes için geç olabilir!”

‘CUMA’NIN GELİŞİ ‘PERŞEMBE’DEN BELLİYDİ

HDP milletvekilleri uzun süredir kendilerine yönelik böyle bir operasyonu bekliyordu ama zamanlamasını kimse bilmiyordu. Peki iktidar partisi zamanlamadan haberdar mıydı? Bazı CHP ve HDP milletvekillerine göre bu mümkün, çünkü perşembe günü Meclis Genel Kurulu’ndaki Bilirkişilik Kanun Tasarısı görüşmeleri kesilerek Meclis hafta sonu tatiline girdi. Genel Kurul’da iktidar partisinin sıralarının boş olması da bu iddianın gerekçelerinden biri. Saatler sonra sabaha doğru gerçekleşen operasyon acaba gözaltılar öncesi herkesin Meclis’ten uzaklaşması bilerek mi sağlandı, sorusunu akıllara getirdi.

15 TEMMUZ SONRASI 'ORTAK İFADE' HAZIRLANDI

HDP’de dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla birlikte gözaltı ihtimali üzerinde çalışılıyordu. Haziran ayının sonunda parti yönetimi olası bir gözaltına alınma durumunda ortak savunma yapılması için bir metin bile hazırladı. Son operasyonda alınan tüm milletvekillerinin aynı savunmayı yapmaları da bu hazırlığın bir parçası.

Dokunulmazlıkların kaldırıldığı 20 Mayıs 2016’dan 15 Temmuz darbe girişimine kadar geçen süre boyunca HDP milletvekillerine savcılar tarafından gönderilen çağrı kâğıtlarının çoğunda “ifadelerinin alınıp serbest bırakılmalarına…” ifadesi yer alırken, 15 Temmuz sonrası gelen çağrı kâğıtlarında, “zorla getirilmelerine… tutuklanmalarına…” gibi ifadelerin bulunduğu öğrenildi.

HDP’NİN BİLGİSAYARLARINDAN KOPYA MI ALINDI?

Meclis’te HDP grup başkanvekillerinin, grup toplantı salonunun ve personelin bulunduğu 2’inci katta arama yapıldığı şüphesi var. Her zaman açık olan kapılar nedense saatlerce kilitli kaldı, anahtar her zamanki yerinde bir türlü bulunamadı. Odalara girildiğinde her taraf dağınıktı. O katta özel bir arama yapıldığı, bunu Terörle Mücadele Polisleri’nin gerçekleştirdiği hatta HDP’nin bilgisayarlarından birer kopya alındığı da iddialar arasında.

OPERASYON İÇİN 'BAHÇELİ' YORUMU

HDP bir süredir, “Türkiye’yi yöneten akıl MHP aklı” yorumunu yapıyordu. HDP’liler bu operasyonda da Bahçeli’nin bizzat parmağı olduğuna inanıyorlar. Buna gerekçe olarak da Bahçeli’nin operasyondan saatler önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı ikili görüşmeye işaret ediyorlar.

Bahçeli’nin ‘dokunulmazlıkların kaldırılması’ ve ‘gereğinin yapılması’ konusundaki ısrarı herkesçe malum. Bahçeli, HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın Sur yürüyüşüne yaptığı çağrıya, 2 Mart 2016 tarihli konuşmasında şu sözlerle tepki göstermişti, “Fezlekeler bekletilmemeli, dokunulmazlıkların kaldırılmasından parti kapatmaya kadar her seçenek masaya konulmalıdır.”

Dokunulmazlıkların kaldırılması için düğmeye basansa, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 16 Mart 2016 tarihinde muhtarlara yaptığı şu konuşma oldu, “Benim Kürt kardeşlerimi, vatandaşlarımı sokağa dökmek suretiyle 50-52 kişinin ölümüne vesile olanlar bu ülkede terörü teşvik eden insanlar olarak yargılanmayacak da bu parlamentonun içerisinde gelip boy gösterecek ve bunları bu millet seyredecek öyle mi? Öbür tarafta arkasında PKK'nın, PYD'nin, YPG'nin olduğunu çok açık net olarak söyleyenler bu ülkede temiz olacak öyle mi? Bunlara karşı parlamento eğer gerekli tavrı ortaya koymazsa bu millet ve bu tarih bu parlamentodan hesabını sorar.”

Bu açıklamadan sonra AK Parti’nin, dokunulmazlıkların kaldırılması yönündeki anayasa değişikliği teklifi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ‘anayasa aykırı ama destekleyeceğiz’ açıklaması ile Meclis’ten 376 oyla geçti. Herkes dokunulmazlıkların HDP milletvekillerine dokunmak için kaldırıldığının farkındaydı.

Bir hatırlatma daha: Bahçeli, 13 Temmuz 2016 tarihinde Ankara Adliyesi’ne giderek hakkındaki fezlekelerle ilgili ifade verdikten sonra Başbakan Binali Yıldırım Bahçeli’ye teşekkür etmişti.