Aladağ'daki yurtta kaçak kreş de varmış

DUVAR - Adana Aladağ'daki yangınla ilgili soruşturmada Rümeysa Genç, Sümeyye Tanrıverdi, Gülsüm Çelik, Merve Mete ile faciada hayatını kaybeden Fatma Canatan’ın yurtta kaçak olarak ‘eğitimci’ adı altında çalıştırıldığı saptandı. Hürriyet gazetesinden İsmail Saymaz'ın haberine göre, şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan kadınlar, yurtta ‘gönüllü olarak herhangi bir ücret karşılığı olmadan, ayrıca resmi bir görev addetmeden çalıştıklarını ve öğrencilerin etüt ile din derslerinde onlara yardımcı olduklarını’ söyledi. Kimlik bilgilerinde ‘ev hanımı ve lise mezunu’ diye yazan, yurtta kalan ve ‘abla’ unvanı verilen beş kadının kaçak çalıştırıldıkları belirlendi.

Yurt Müdürü Cuma Ali Genç’in kızı olan 22 yaşındaki Rümeysa Genç ve Sümeyye Tanrıverdi’nin ‘kreş öğretmeni’ olarak nitelendirildikleri de saptandı. Yangından yaralı kurtulan Büşra Güneş adlı çocuk ifadesinde, “Hocalarımız Rümeysa ve Sümeyye kreş hocalarıydı. Rümeysa ve Sümeyye hoca dışarıdan getirilen dört-beş yaşındaki küçük çocuklara din dersi vermekteydi” dedi. Yangın sırasında evde bulunan kadınlardan Betül Kocagöz de, “Sümeyye ve Rümeysa öğretmen benim çocuklarımın da kreş öğretmenleridir” diye ifade verdi. Yurtta bulunan Nesrin Demircioğlu, Betül Kocagöz ve Neslihan Dede’nin ise ‘belirli aralıklarla ihtiyaç olduğunda yurtta yemek ve temizlik yaptıkları’ vurgulandı.

'SÜLEYMANCI AVUKATLAR MÜDAHALE EDİYOR'

Adana Barosu’ndan Nevzat Elçi, Süleymancılar cemaati üyesi avukatların kendilerine müdahale etmeye çalıştığını söyledi. Elçi tanıklara, “Yangın kapısı açıktı” şeklinde ifade vermeleri yönünde baskı yapan bir avukat hakkında suç duyurusunda bulunduklarını anlattı. Adana Baro Başkanı Veli Küçük de yakınlarını kaybeden 11 aileden dokuzunun şikâyetçi olduğunu, ikisinin ise ifadesinin henüz alınmadığını belirtti. Küçük, savcıların köylere gidip ailelerin ifadesini aldığının altını çizdi.