Saadet Partisi: Ortamlarda 'hayır' diyeceğiz
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, referandumda 'Hayır' oyu kullanacaklarını söyledi. Ancak, Saadet Partisi 'gerilimi artırdığı' iddiasıyla 'hayır kampanyası' yapmayacak.
DUVAR - Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, il örgütü üyeleriyle gerçekleştirdiği toplantının ardından referandumda 'hayır' diyeceklerini açıkladı. Karamollaoğlu, karmaşık bir dönemden geçildiğini, Türkiye'nin de yer aldığı bölgenin dışında yaşayanlar tarafından yeniden şekillendirildiğini söyledi.
Mevcut haritanın uygun görülmediğini belirten Karamollaoğlu, şöyle konuştu: Yeni bir taktik uygulanıyor. Bu hengamede nerede olacağımızı bir türlü belirleyemiyoruz. Kör dövüşü yapıyoruz. 'Geliyorum' diyen tehlikeler var. Ortadoğu kan gölüne döndü. Türkiye ABD'nin gazına geldi ve Suriye direnişine katıldı. Ancak Ruslar'ı kimse hesap etmedi. İran da devreye girince muhaliflerin başarılı olma şansı ortadan kalktı. Suriye'de böyle olacağı ve kan gölüne gireceğimiz belliydi. Başladığımız yere döndük. Kendi stratejimizi belirlemezsek Ortadoğu'nun bölünmesine engel olamayız.
'KAMPANYA YOK!'
Referandum öncesi tavır ve söylemlerin zamanla yumuşayacağını düşündüğünü anlatan Karamollaoğlu, siyasetçilerin buna mecbur olduğunu söyledi. 'Hayır 'oy vereceklerle ortak çalışmayacaklarını vurgulayan Temel Karamollaoğlu, "Kampanya yapmayacağız, çünkü masraf getiriyor ve ayrıca gerilimi artırıyor. Ortamlarda 'hayır' dediğimizi dile getiriyoruz. Kimseyle bir araya gelip ortak bir çalışma yapmak istemiyoruz" dedi.
'DARBOĞAZIN İÇİNDEYİZ'
Türkiye'nin Ortadoğu'da kendi başına politika izleme imkanını kaybettiğini ileri süren Karamollaoğlu, Türkiye'nin müttefiklerini belirlemede büyük hata yaptığını vurguladı. Karamollaoğlu, şöyle devam etti: Sırtımızı dayadığımız ülkeler bizi arkamızdan hançerliyor. Hükümet de bunu kabul etti. Son dönemde yeniden İsrail ile dostluk kurduk. Dış tehdit varken başkanlık sistemi gündeme gelmesi gereken en son konuydu. Bizi kamplaşmaya doğru itiyor. Halbuki biz onu körükler bir tavır sergiliyoruz. İç politikamızda, ekonomide geldiğimiz nokta çıkmaz sokak. Varlık Fonu adeta yokluk fonu. Fon dediğimiz şey bizim kıymetlerimiz. Ne kadar birikmiş değerimiz varsa hepsi pazarlanıyor. IMF'nin getirdiği şartlardan daha beter şatlar getirir. Darboğazın içindeyiz. Ekonomimiz canlanmıyor. Doğu Anadolu boşalıyor. Tarım politikaları yanlış. Fabrika neredeyse kalmadı.