'Türkiye, AB kriterlerinden uzak'

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kati Piri, Cumhuriyet gazetesine destek ziyaretinde bulundu. Piri, "Türkiye’ye her geldiğimizde durum daha da kötüye gitmiş oluyor" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Kati Piri, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğiyle ilgili üyelik durumlarını değerlendirdi.  Piri, hükümetin icraatlarını "AB kriterlerinden uzak" olarak yorumladı.

Cumhuriyet’ten Mine Esen ve Berivan Aydın’a konuşan Kati Piri, 16 Nisan’da düzenlenecek ‘başkanlık' maddesini de içeren anayasa değişikliği referandumunda çıkan sonuçtan çok OHAL’in kaldırılmasıyla normalleşme sürecine girebileceğini belirtti: “Hükümetin vatandaşları etkilemeyeceğini söylediği OHAL’de on binlerce insan işten çıkarıldı, muhalif vekiller ve gazeteciler hapse atıldı. Türkiye’ye yönelik bir terör tehdidi olduğu açık, ancak insanların bu kadar kolay biçimde ‘terörist’ olarak etiketlenmeleri ve savunma hakkı verilmemesi bizi endişelendiriyor.”

'SAVUNMA HAKKI VERİLMİYOR'

Piri referandum sürecini şöyle değerlendirdi: Referandumun sonucu ne olursa olsun, OHAL kaldırılana dek Türkiye’nin normalleşme sürecine girebileceğini düşünmüyorum. Hükümetin vatandaşları etkilemeyeceğini söylediği OHAL’de on binlerce insan işten çıkarıldı, muhalif vekiller ve gazeteciler hapse atıldı. Türkiye’ye yönelik bir terör tehdidi olduğu açık, ancak insanların bu kadar kolay biçimde ‘terörist’ olarak etiketlenmeleri ve savunma hakkı verilmemesi bizi endişelendiriyor.

Piri üyelik sürecine ilişkin de şunları söyledi: AP son yıllara dek Türkiye’nin üyeliğinin en büyük destekçisiydi. Sürece inandığı için, AB Konseyi’nin engellediği temel haklarla ilgili 23. ve 24. fasılların açılmasını istiyordu. Gezi protestolarından sonra durum değişmeye başladı. Cumhuriyet’e yönelik operasyonun, milletvekillerinin dokunulmazlığının anayasaya aykırı biçimde kaldırılıp 10 HDP’li vekilin hapse atılmasının ardından, kasımda vardığımız noktada “Türkiye’yle işbirliğimizi sürdürmeliyiz, fakat şu anda AB’ye entegrasyonundan bahsetmek gerçekçi değil” demek durumunda kaldık. Üyelikten bahsediyormuş gibi yapmamızın ne kendi vatandaşlarımıza, ne de Türkiye vatandaşlarına faydası yoktu. Hükümetin icraatlarının AB kriterlerine uymaktan bir hayli uzak olduğunu görmekle beraber, OHAL kaldırıldığında pozisyonumuzu yeniden değerlendirme niyetindeyiz. Ancak bu da aylardır gerçekleşmedi. Türkiye hükümeti de reformları gerçekleştirmeye istekli olduğunda, vatandaşların da bu müzakerelerin faydalarını göreceği farklı bir süreç inşa edeceğimizi umuyorum. Vize serbestisi de önemli bir gösterge olacaktır.