2016'ya kadar sadece 2 asker atılmış

15 Temmuz darbe girişimine ilişkin hazırlanan ana iddianame, 'FETÖ'nün' AK Parti döneminde TSK’ye nasıl yerleştiğini ortaya koydu. Buna göre AK Parti’nin iktidara geldiği 2002’ye kadar 398 asker, 'FETÖ' kapsamında ordudan ihraç edilirken, AK Parti döneminde ise sadece 2 astsubay atıldı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 15 Temmuz darbe girişimine iddianamesinde AK Parti döneminde Cemaat üyesi askerlerin, TSK'nin içerisinde nasıl örgütlendiğini ortaya çıkardı. İddianameye göre, '2003'ten 15 Temmuz'a kadar TSK'den atılan FETÖ'cü olmadı'

Öte yandan 15 Temmuz iddianamesine göre darbe girişimini erkene alan kişinin Genelkurmay Başkanlığı Personel Başkanı olarak görev yapan Korgeneral İlhan Talu olduğu ifade edildi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’nin kardeşi, eski Genelkurmay Başkanlığı Stratejik Dönüşüm Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli'nin emrindeki 20 subaydan 18'inin darbe girişimine karıştığı belirlendi.

Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre iddianamede, Korgeneral İlhan Talu’nun, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Genelkurmay Karargâhı’na gelip, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve Orgeneral Yaşar Güler ile görüştüğünü gördüğü, 'FETÖ' mensubu personelle ilgili tutuklamaların hemen başlayacağı bilgisini paylaştığı, bu nedenle gece saat 03.00 olarak planlanan darbe girişiminin erkene alındığı, şüphelinin darbe girişiminin geriye çekilmesinde önemli rolü olduğu" tespiti yapıldı.

EMRİ MEDAS'LA GÖNDERMİŞ

Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yücel Kocaman koordinasyonunda, Başsavcıvekili Necip Cem İşçimen, Cumhuriyet savcıları İstiklal Akkaya, Kemal Aksakal’ın hazırladığı iddianamede Talu’nun 15 Temmuz saat 21.23’te Genelkurmay Karargâhı’nı ele geçirmek için içeri giren darbeci Özel Kuvvet görevlilerinden bir gruba bina içinde yol gösterdiği anlatıldı. Darbe girişiminin başarısız olduğunun anlaşıldığı saatlerde 16 Temmuz günü saat 18.30’da gözaltına alınmasından yaklaşık bir saat önce Talu’nun, Korgeneral İbrahim Yılmaz’ın 2. Ordu Komutanlığı’na atanmasına ilişkin emri MEDAS sistemiyle gönderdiği de belirtildi. (Yılmaz, kalkışmanın ardından 'FETÖ' bağlantısı suçlamasıyla TSK’den ihraç edildi.)

İddianameye göre "Talu’nun gözaltına alındıktan sonra odasında yapılan aramada, soruşturma makamlarını yanlışa düşürmeye sevk edebilecek ifadelerin yazılı olduğu" bir not bulundu. Talu’nun soruşturmayı yürüten Anayasal Suçlar Soruşturma Bürosu Başsavcı Vekili Necip Cem İşçimen’e hitaben yazdığı 19 Temmuz tarihli notta, "Darbe konseyi tarafından hazırlanan atama listesinde bir üst rütbeye atandırılan veya görevine devam ettirilen görevlilerin halen görevde bulunduğu ve komuta kademesindeki görevlilere talimatlar verebilecekleri düşünüldüğünden, gözaltına alınarak TEM Şube Müdürlüğü’ne teslimi" ifadeleri yer aldı.

DİŞLİ'NİN EMRİNDEKİ 20 KURMAY SUBAYDAN 18'İ DARBECİ

İddianamede eski Genelkurmay Başkanlığı Stratejik Dönüşüm Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli için çarpıcı değerlendirmeler de yer aldı. Dişli’nin görevi süresince emrindeki 20 kurmay subaydan 18’inin darbe girişimine karıştıkları belirtildi. TBMM’yi bombalayan Mustafa Azimetli ve emri veren Ahmet Özçetin’in de Dişli’nin emrinde olduğu vurgulandı. İddianamedeki Genelkurmay Başkanlığı Tahkikat raporunda, Dişli’nin 15 Temmuz saat 20.51’de Genelkurmay Başkanı danışmanı Orhan Yıkılkan ile birlikte Hulusi Akar’ın odasına çıktıkları belirtildi. 2 saat 12 dakika sonra Dişli ve darbeci askerlerin Akar’ı götürdükleri belirtildi.

İddianamede Dişli’nin 26 Aralık’ta verdiği ikinci ifade de yer aldı. 15 Temmuz akşamı Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ile görüşmek için karargâha geldiğini belirten Dişli, özetle şu iddialarda bulundu: "Yarbay Levent Türkkan’ın odasına girdim. Biri enseme silah dayadı, ordunun yönetime el koyduğunu söyledi. Bana ‘Komutanın hayatı sizin elinizde, bizimle hareket edersen yaşarsınız yoksa sonu Rüştü Erdelhun’dan beter olacak, bunları Komutan’a aktarın’ dediler. Kartlara yazdığım notları daha sonra Komutan’a okudum. Tabancayla Yarbay Levent Türkkan, Yüzbaşı Serdar Tekin içeri girdi; ‘Sıkarım, direnmeyin’ dedi. Akar, ‘Sık ulan şerefsiz’ diye tepki gösterdi. Akıncı’ya geldiğimizde 23.00 sıralarıydı. Bizi bir odaya aldılar. 30-40 dakika sonra Kubilay Paşa ile Akın Öztürk geldi.

"Hakan Evrim ve Ömer Faruk Harmancık ile görüştüm. Komutan’ın yanına gittik. Komutan, ‘12 Eylül’de halkın orduyu çağırdığını biliyorum, ama Kenan Evren’in cenaze törenini gördüm, gelin bu işi durduralım’ dedi, televizyonu gösterdi. ‘Şu halkı görmüyor musunuz’ dedi. Gruptakiler ‘Başımıza geçin, duyuruyu yapalım, halk çekilir’ dedi. Komutan ‘Polisin askere silah çekmesinin telafisi olmaz, bu faciadır. Cumhurbaşkanı’nı, Başbakan’ı ikna ederim. Bu son şans, sonra benim bunu yapmamın anlamı kalmayacak’ dedi. Karargâhı aradım. Emniyet durumunu sordum. ‘Müsait’ dediler. Komutan helikopterde bitkindi. Bana ‘Sağ ol evlat’ dedi. ‘Komutanım ne olduysa anlatacağız, başından beri birlikteyiz, ben sizin için buradayım’ dedim. 08.30 gibi Köşk’e indik. 15.30’a kadar kriz masasında görev yaptım. Başta Başbakanımız olmak üzere hepsi şahittir. 2 polis gelip ‘Bilginize başvurmamız lazım’ dediler. Bu sırada ben ağabeyim Şaban Dişli’ye bütün gece yaşananları özetliyordum.”

2013 YAŞ'TA TERFİ EDENLERİN ÇOĞU DARBEYE İŞTİRAK ETTİ

İddianamede, 'FETÖ’nün TSK’deki yapılanması da anlatıldı. “1985’ten FETÖ’cü darbenin olduğu 2016’ya kadar FETÖ üyeliği iddiasıyla 400 personelin TSK ile ilişiği kesilmiştir. TSK, 2003’ten sonra FETÖ olduğunu bildiği kimsenin ilişiğini kesmemiştir” denildi. 2013 YAŞ’ında terfi eden generallerin neredeyse tamamının FETÖ mensubu olduğu belirtilen iddianamede şöyle denildi: “2013 YAŞ’ta terfi eden generallerin 1 -2 istisna hariç hepsi darbeye fiilen iştirak ettikleri için TSK’den ihraç edilmiş veya tutuklu durumdadır. 2011 ve 2012’de YAŞ neticesinde de durum aynı şekildedir. 15 Temmuz öncesi TSK’de görev yapan generallerin büyük bir kısmı darbeye fiilen iştirak etmiş veya FETÖ iltisakları tespit edilerek TSK’den ihraç edilmiştir. 2014 ve 2015’te albaylıktan Tuğg./Tuğa.lığa terfi ettirilen personelin yüzde 80’i ihraç edilmiştir.”

Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre ise, Genelkurmay Karargâhı’nda yaşananları konu alan ana davanın 2 bin 581 sayfalık iddianamesinde, “Fethullahçı terör örgütünün Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki yapılanması” ayrıntılarıyla anlatıldı. İddianame, darbede rol alan başta Yurt Sulh Konseyi üyesi, Tuğgeneral Mehmet Partigöç’ün arasında bulunduğu darbeci generallerin AKP döneminde general yapıldığını ortaya koydu. İddianamede, FETÖ’nün TSK’deki yapılanması “1980 öncesi dönem”, “1980-2000 yılları arasında yürütülen faaliyetler” başlıklarıyla anlatırken AKP döneminin ise “2000-2008 TSK içerisinde yerleşme ve yayılma dönemi”, “2008- 2014 TSK’yi tamamen ele geçirme ve örgütten olmayanların tasfiye edilmesi”, “Ocak 2014-Temmuz 2016 TSK içerisindeki mevcudiyetini muhafaza ve darbe hazırlıkları” başlıklarıyla anlatılması dikkat çekti.

YERLEŞMEYE 20 YIL ÖNCE BAŞLAMIŞ

Örgütün atama dairelerine yaklaşık 20 yıl önce yerleşmeye başladıkları vurgulanan iddianamede, “Nihai olarak Genelkurmay ve Kuvvet Personel başkanlıklarının neredeyse tamamının FETÖ mensubu kişilerden oluştuğu anlaşılmıştır” tespitine yer verildi. Askeri okullar ve Harp Akademilerinin tamamen örgüt kontrolüne geçtiği belirtilen iddianamede, “Önemli kıta ve karargâhları ele geçirmek isteyen FETÖ’nün TSK’de kadrolaşmasının bir üst evresi, Harp Akademilerini, buralarda eğitim gören TSK’nin kurmay kadrolarını ele geçirmek olmuştur. Harp Akademilerini ele aldığımızda, darbe girişimine fiilen iştirak eden generaller ve kurmay subaylar arasında son 10 yılda harp akademilerinde görev yapmış 50’nin üzerinde personel bulunduğu görülmüştür” bilgisi verildi.

2003’TEN SONRA KİMSE ATILMADI

İddianame, TSK’deki FETÖ ile mücadelenin AKP döneminde durduğunu gözler önüne serdi. 400 personelin TSK ile ilişiğinin kesildiği anlatılan iddianamede, bunların yıllara göre dağılımı şöyle paylaşıldı:

1987: 7 subay 17 astsubay

1988: 7 astsubay

1989: 40 astsubay

1990: 2 subay 43 astsubay

1991: 1 subay, 21 astsubay

1992: 2 astsubay

1994: 2 subay

1995: 2 subay 1 astsubay

1996: 11 subay 10 astsubay

1997: 59 subay 73 astsubay

1998: 42 subay 31 astsubay

1999: 7 subay, 8 astsubay

2000: 5 subay, 6 astsubay

2001: 1 subay

2003: 2 astsubay

TSK, 2003 yılından sonra FETÖ olduğunu bildiği hiç kimsenin ilişiğini kesmemiştir.