Gazeteci Nedim Oruç beraat etti: Yazmaya devam edeceğiz

DUVAR - Şırnak’ın Silopi ilçesinde sokağa çıkma yasaklarının olduğu dönemde haber takibi sırasında gözaltına alınıp tutuklanan ve OHAL döneminde çıkartılan KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı Muhabiri Nedim Oruç, Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dördüncü duruşmada beraat etti. Oruç, gazetecinin görevinin haber yapmak olduğuna vurgu yaparak, baskı ve gözaltıların amacının gazetecilere işini yaptırmamak olduğunu belirtti.

'2 GÜN DÖVÜLDÜM'

Evrensel'den Serpil Bek'e konuşan Oruç süreçte yaşadıklarını şöyle anlattı: “Yasağın sürdüğü dönemde gözaltına alındım ve alındığım andan zırhlı araç içerisine götürülene kadar dövüldüm. 2 gün boyunca emniyet güçleri ne ailemi arayıp aramadıklarına dair bir şey söylediler ne de benim başka birini arama isteğimi kabul ettiler. Savcılığın dahi gözaltında olduğumdan haberi yoktu. Milletvekilleri savcılığı arayıp sorduklarında ‘Gözaltında değil’ cevabı alıyorlar, çünkü savcılığın haberi yok. Emniyet geçen sürede yapılan girişimlere cevap vermiyor. Kamuoyunda oluşan baskı sonucunda gözaltında olduğum kabul ediliyor. Gördüğüm işkencenin fotoğrafları paylaşıldı ‘emniyet’ denilen yerde emniyetinizin olmadığına tanıklık ettim.”

'GİZLİ TANIK İDDİANAMEDE YOKTU'

Dava sürecine de değinen Oruç, “Savcılık örgüt propagandası yapmak suçuyla tutuklanmamı istedi, 5 ay boyunca tutuklu kaldım ve ilk duruşmamda tahliye edildim. Mahkeme sürecim devam ediyordu son duruşmada ise beraat ettim” dedi. İddianamesinde yaptığı haber ve çektiği fotoğraflar dışında bir şey olmadığına dikkat çeken Oruç, gizli tanık beyanının daha sonra eklendiğini belirtti. Gizli tanık beyanında 2010 yılında Silopi’de açılan Kurdî- Der’de eğitim aldığına dair iddiaların yer aldığını söyleyen Oruç, ana dilinde eğitim görmek için derneğe gittiğini ve derneğin kanun hükmünde kararnameyle kapatıldığını hatırlatarak, derneğin yasal bir dernek olduğunu söyledi. Mahkemenin Şırnak Valiliğine gönderdiği yazıya gelen cevapta derneğin yasal olduğu ve kanun hükmünde kararnameyle kapatıldığının belirtildiğini anlatan Oruç, “Dosyada ‘suçu bildirmeme’ iddiası da vardı, bundan da beraat ettim” dedi.

Gazetecinin görevinin haber yapmak olduğunu hatırlatan Oruç, “Yaptığım haber kamuoyunda görülür haberin konusu bir suç teşkil ediyorsa emniyet ya da adli makamlar gerekeni yapar. 5 ay tutukluluk süreci ve yaşadığım işkence dışında ailemin mağduriyeti de oldu bu sürede. Annem tutuklu bulunduğum süre zarfında kısmi felç geçirdi” diye konuştu. Basın üzerinde ki baskılara da değinen Oruç, “Gözaltı, baskı ve tutuklamalarla gazetecilik faaliyeti engellenmek isteniyor. Hem bölge de hem de Türkiye genelinde çalışan muhalif gazetecilere dönük ’90’lardan beri böyle bir baskı var. Fakat bu baskıdan umdukları sonucu alamıyorlar alamayacaklar. Baskıya uğrayan ya da tutuklanıp bırakılan arkadaşlarımız gerçeği yazmaya devam edeceklerini. Silopi’de gözaltına alındım yine buradayım ve gerçekleri anlatmaya, haber vermeye devam edeceğim”dedi.