İsviçre gazetesi Türkçe çıktı
Türkiye-Hollanda krizi ve 16 Nisan'daki referandum, dünya basının gündeminde. İsviçre gazetesi Blick, Türkiye kökenli İsviçrelilere hitaben Türkçe birinci sayfayla çıktı; referandumda 'hayır' çağrısı yaparak, "İsviçreliler için kabul edilemez olan, buradaki özgürlük ve hukuk devletinden faydalanıp, bunların kendi ülkesinde kaldırılmasını istemektir" dedi.
DUVAR - Türkiye'yle Hollanda arasında yaşanan diplomatik kriz ve 16 Nisan'daki referandum, dünya basınında geniş yer bulmaya devam ediyor. Bazı gazetelerin başlık ve yorumları şöyle:
İsviçre gazetesi Blick, ülkede yaşayan Türkiye kökenlilere hitaben Türkçe bir manşetle çıktı. Partili cumhurbaşkanlığı sistemini öngören anayasa değişikliğini 'Erdoğan'ın diktatörlüğüne 'Hayır' oyu kullanın' başlığıyla birinci sayfasına taşıyan gazete, "Biz İsviçreliler için kabul edilemez olan, buradaki özgürlük ve hukuk devletinden faydalanıp, bunların kendi ülkesinde kaldırılmasını istemektir. Bu kabul edilemez" ifadesine yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı: "Kendi değerlerimizi kimseye dayatmıyoruz. Dünyaya nasıl işleyeceğini söylemiyoruz. Ama İsviçre'de bizimle yaşamak isteyen insanlardan da beklentilerimiz var, ve tabii ki sizlerden de İsviçre'de yaşayan sevgili Türkler. Burada yaşayan herkes değerlerimize saygı göstermeli, yararlandığı özgürlükler için bir duruş sergilemelidir. Herkes için eşit haklar, düşünce özgürlüğü ve kuvvetler ayrılığı."
'ENGELLEME NEDENİ, DİKTATÖRLÜK ENDİŞESİ'
İngiliz gazetesi The Independent'ın ilgili haberinde, "Öfkeli Türkler Hollanda'yı intikamla tehdit ediyor" başlığını kullanıldı; 'Bazı Avrupa uluslarının Erdoğan'ın yavaş yavaş fiili diktatörlüğe ilerlediğini düşünmesi nedeniyle Türk bakanların Avrupa'da referandum kampanyası planlarını engellendiği' yorumu yapıldı.
'KAZANANLAR: ERDOĞAN VE WILDERS'
The Daily Telegraph gazetesinin ilgili haberinde, Rotterdam'daki mitingin iptal edilmesinin, bu yönde haftalardır çağrı yapan Hollandalı aşırı sağcı siyasetçi Geert Wilders'in hanesine yazıldığı belirtildi. Gazetenin konuyla ilgili başyazısındaysa, 'krizin kazananlarının Wilders ve Erdoğan olduğu' savunuldu. Gazete şu ifadeleri kullandı:
"Hollanda'nın tepkisi Erdoğan'ın işine yaradı. Erdoğan ülkesinde hükümeti eleştiren basın organlarını kapatması ve geçen yılki başarısız darbenin ardından muhalifleri tutuklaması nedeniyle eleştiriliyordu. Şimdi ülkesindeki baskıcı politikalarını savunurken Avrupa'da ifade özgürlüğüne getirilen engellerden bahsetme imkanına kavuştu. Bir diğer kazanan ise Wilders oldu. Protestolar ve polisle Türk göstericiler arasında çıkan çatışmalar kendisinin göç karşıtı söylemine hizmet etti. Bu iki popülistin kendi çıkarları için birbirlerini alaycı bir şekilde kullanmasını izlemek hiç hoş değil."
TIMES: YASALARA GÖRE PROPAGANDA YASAK
İngiliz gazetesi Times ise haberinde, "İronik bir biçimde Türkiye yasalarına göre siyasetçilerin yurt dışında propaganda yapması yasak. Ama çoğu parti bu yasaya uymuyor" ifadesini kullandı.
'ERDOĞAN'A LÜTUF'
Financial Times gazetesiyse, Hollanda Başbakanı Mark Rutte'nin Wilders'in önünü kesmek için referandum etkinliklerini iptal ettiği yorumunu yaparak, "Hollanda polisinin protestoculara saldırdığı görüntülerin kesintisiz bir şekilde televizyonlardan yayınlandığı Türkiye'de bu kriz Erdoğan'ın referandum kampanyası için bir lütuf oldu" ifadesini kullandı.
'ERDOĞAN VE WILDERS BİRBİRLERİNİ KULLANIYOR'
Amerikan gazetesi Washington Post ise "Türkiye'yle Hollanda arasında tırmanan kriz, bu yılki kilit seçim kampanyalarının uluslararası meselelere dönüşebileceğinin çarpıcı bir örneği" ifadesini kullandı; Erdoğan ve Wilders'in birbirlerini kendi seçim kampanyaları için 'kullanışlı öcüler' olarak gördüğünü savundu. (Dış Haberler)