İhraçlara karşı açlık grevinde risk artıyor
KHK'yle ihraç edilen akademisyenler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın açlık grevinde 16 gün geride kaldı. Doktorlar sağlık durumlarıyla ilgili riskin arttığına dikkat çekerken, Nuriye Gülmen "Biz üzülmeyi reddettiğimiz için buradayız. Bize üzülmeyin bizim için bir şeyler yapın” dedi.
ANKARA - Yüksel Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde "işimi geri istiyorum" eylemi yapan kamu çalışanlarından Semih Özakça ve Nuriye Gülmen açlık grevini sürdürüyor. Açlık grevinde sık sık gözaltına alınan akademisyenler serbest bırakıldıktan sonra yine İnsan Hakları Anıtı önüne geliyor.
Yalnızca su, tuz ve şeker ile beslenen eylemcilerin günlük sağlık kontrollerini destek için giden gönüllü hemşireler yapıyor. Türkiye İnsan Hakları Vakfı'ndan doktorların da üç günde bir genel kontrollerini sürdürdüğü eğitimcilerin durumlarına ilişkin Ankara Tabip Odası'ndan Dr. Onur Karahancı açıklamalarda bulundu.
'AÇIK HAVA VE POLİS MÜDAHALESİ RİSKİ ARTIRIYOR'
Yapılan eylemin kendine göre risklerinin olduğunu ve alınan bu kararla her gün riskin arttığını belirten Karahancı, Özakça ve Gülmen'in sağlık durumlarına ilişkin şunları aktardı: "İstedikleri çok net ama haksızlığın karşısında muhatap bulamıyorlar. Bu risk ölüm riskine kadar varabilir ve bunun sorumluluğu kulak tıkayan insanlardadır. Açlık arttıkça vücuttaki protein yapıları yıkılıyor ve enfeksiyona açık hale geliyorlar. Kapalı bir mekanda da olmadığı için bu daha büyük risk taşımasına neden oluyor. Aynı zamanda saldırıya da uğruyorlar ve risk katlanıyor. Bu insanların sağlıklarını kaybetmemesi için çırpınıyoruz ama bu bizim çözebileceğimiz bir şey değil. Herkese duyarlılık çağrısı yapıyoruz."
'KHK'LARI ÇÖPE ATMAMIZ GEREKİYOR'
Sağlık durumlarının iyi olduğunu ve eylemlerinin büyüyerek devam edeceğini belirten Semih Özakça şunları aktardı: "Eylemimizle biz OHAL'i yıktığımızı düşünüyoruz. Ama KHK'ları da çöpe atmamız gerekiyor. Bir imza ile işimizden atıldık bir imza ile nasıl işimize dönebiliriz? Açlık grevi şeklinde eylemi büyütmek yoluna gittik. Bundan sonraki sürecin ne kadar ilerleyeceğini bilmiyorum ama somut bir kazanım elde edeceğimizi düşünüyorum. Açlık grevimizin duyulmasını ve insanlar tarafından sahiplenmesini diliyorum."
'BİZİM İÇİN ÜZÜLMEYİN, BİR ŞEY YAPIN'
Açlık greviyle ilgili duyarlılığın geliştiğini ve insanların desteğinin arttığını belirten Gülmen ise şunları söyledi: "Bazen açlık grevini hüzünle karşılayan ve bize acıyan gözlerle bakan insanlarla da karşılaşıyoruz. Bu, bizim en hoşlanmadığımız tepki. Böyle tepkiler karşısında diyoruz ki, “Biz, üzülmeyi reddettiğimiz için buradayız. Üzülmeyi değil, direnmeyi tercih ettiğimiz için açlık grevi yapıyoruz. Bizim için üzülmeyin, bizim için ve işten atılan tüm kamu emekçileri için bir şeyler yapın. Sonuç olarak bize acıyan gözlerle bakmak, hem bize hem de direnişe büyük haksızlık olur.”