Metin Göktepe Ödülleri sahiplerini buldu

Metin Göktepe Ödülleri kazanan gazetecilere ödülleri verildi. Ödüllerini alan gazetecilerin gündeminde cezaevinde olan meslektaşları vardı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 20'nci Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri'ni kazananlara ödülleri verildi. Göktepe'nin doğum gününde gerçekleştirilen töreninin sunuculuğunu, gazeteci Nazım Alpman yaptı.

Evrensel gazetesinin haberine göre, törene katılamayan Metin Göktepe’nin annesi Fadime Göktepe törene görüntülü bir mesaj gönderdi. Fadime Göktepe mesajında, “Ben de sizin yanınızdayım. Metin’in yanındayım. Demeyin uzaktadır, yakındayım ben. Metin benim canımın içindedir. Metin'in arkadaşlarına teşekkür ederim bizi hiç yalnız bırakmadılar. Fatih Polat, Ahmet Şık... Onlara teşekkür ederim” dedi.

'GERÇEKLERİN ÜZERİ ÖRTÜLEMEZ'

102 gündür tutuklu bulunan gazeteci Ahmet Şık’ın “15 Temmuz’un şifreleri” başlıklı yazı dizisi Jüri Özel Ödülü’nü kazandı. Şık'ın ödülünü gazeteci Elif Ilgaz, Kadıköy Belediye Başkanı Aykut Nuhoğlu’nun elinden aldı. Tutuklu gazetecilere özgürlük dileğinde bulunan Ilgaz, Ahmet Şık’ın gönderdiği mesajı okudu.

Şık, mesajında “Gerçekleri gizleyemezsiniz. Gazetecileri işten atmakla, hapsetmekle ya da sevgili Metin Göktepe gibi gazetecilik yaparken katletmekle gerçeklerin üzeri örtülemez. Er veya geç içimizden biri onu açığa çıkaracaktır. İyi gazetecilik yapmanın ön koşulunun hakikatin izinde ısrarla yürümek olduğunu biz biliyoruz" ifadelerini kullandı.

"İyi gazetecilik" yapmaya çalıştığı için cezaevinde olduğunu belirten Şık, "Bu zor zamanlarda bana yalnız olmadığımı hissettirmek için çabalayan dostlarımın varlığından güç alıyorum. Tüm gazeteci dostlara selamlar ve iyi ki doğdun Metin” dedi.

'GÖKTEPE ÖLDÜRÜLMESEYDİ, ŞIK'LA HÜCRE ARKADAŞIYDI'

Cumhuriyet Gazetesi Muhabiri Canan Coşkun ve Bianet’ten Elif Akgül, birlikte hazırladıkları Hrant Dink cinayeti davasının 10 yılını anlatan dosya haberleriyle Jüri Özel Ödülü’nü kazandı.

Coşkun ve Akgül'ün ödülünü veren Prof. Dr. Yasemin İnceoğlu, “Hrant Dink cinayeti nefret cinayetidir. 10 yıldır çözülemeyen bir cinayettir. Dosya haberiniz çok güzeldi. Başarılı işler yapmaya devam edin” dedi.

Ödülü cezaevinde olan meslektaşları adına aldığını belirten Canan Coşkun, “Bu ödül için hislerimizi kelimelere dökmek oldukça zor. Metin Göktepe, gazetecilik yaptığı için öldürülmeseydi eminiz ki Ahmet Şık’la hücre arkadaşıydı. Bu ülkede hakikatin peşindeki gazetecilere görülen reva, ya mezarlık ya cezaevi" şeklinde konuştu.

Elif Akgül ise şunları söyledi:  “Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki gazeteciler, gazetecilik faaliyetleri yaptıkları için yargılanıyor. Hrant da bu şekilde öldürüldü. Metin Göktepe mücadelesi gazeteci dayanışmasının ne anlama geldiğini gösteren bir dayanışmaydı. Bu ödülü, bu mücadeleyi diri tutanlara ve Hrant’ın arkadaşlarına adıyorum.”

'CEZAEVİNDEKİ GAZETECİLERİN GÖZÜ ARKADA KALMASIN'

Diyarbakır’da düzenlenen Newroz kutlamalarında üniversite öğrencisi Kemal Kurkut’un polis tarafından vuruldu anı fotoğraflayan DİHABER muhabiri Abdurrahman Gök, Jüri Özel Ödülü’nü gazeteci Mehveş Evin’in elinden aldı.

Mehveş Evin, “Abdurrahman’ın çektiği fotoğraf bizim için çok özel. Eğer orada olmasaydı, objektifini kaldırmasaydı, biz Kemal’in nasıl öldürüldüğünü asla öğrenemeyecektik. Özgür basın bunun için lazım” diye konuştu.

Ödülünü Kemal Kurkut'a adayan Abdurrahman Gök, “Cezaevindeki tutsak gazeteci arkadaşlarımın gözü arkada kalmasın. Biz onlar için de hakikatin izinde olmaya devam edeceğiz. Sonuna kadar bedeli ne olursa olsun gerçekleri yazacağız. Cezaevinde direnen siyasi tutsaklara da selam olsun” ifadelerini kullandı.

'BÜTÜN ÖDÜLLER HAYIRLI OLSUN'

Evrensel muhabiri Tamer Arda Erşin “Hayır gitmiyoruz” isimli fotoğrafıyla, Fotoğraf Ödülü'nü kazandı. Erşin'e ödülüne veren DİSK Basın İş Genel Başkanı Faruk Eren’den “Bütün ödüller hayırlı olsun. Daha çok Metin olalım daha çok mücadele edelim” dedi.

Erşin ise şu şekilde konuştu: “Metin ölmedi, Evrensel çalışanlarıyla yaşıyor. Aslında benim ismim yazıyor ama bu ödül sadece benim değil değil, Evrensel çalışanlarının ödülü. Evrensel’i Evrensel yapan, diğer medya kurumlardan bizi ayıran bizde bireyler yoktur. Sadece Evrensel vardır. Ben bu ödülü Evrensel çalışanları adına alıyorum.”

'METİN'İN GAZETECİLİĞİ MÜCADELECİ GAZETECİLİKTİR'

Yerel Gazetecilik Ödülü'nü ise “Mülteci Olmak: Bu kez onlar anlatıyor” başlıklı haberiyle İzmir Life Dergisi’nin Yazı İşleri Müdürü Deniz Çaba, TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş’tan aldı. Durmuş, “Metin Göktepe ödüllerini diğer ödüllerden ayıran birkaç özellik var. Bunlardan en belirgin olanı Metin’in gazeteciliği mücadeleci gazeteciliktir. Bu yüzden bu ödül gazeteciler için anlamlı ve önemlidir” şeklinde konuştu.

Deniz Çaba da şunları kaydetti: “Üniversitede okurken çok etkilenmiştim, benim için Metin'in ayrı bir önemi var. Gazeteciliğe başlamamda çok etkili oldu.”

'KORKU GİBİ CESARET DE BULAŞICIDIR'

“Gözaltında işkence iddiaları: Tanıklar anlatıyor” başlıklı haberleriyle Görüntülü Haber Ödülü'ne layık görülen BBC Türkçe Muhabiri Selin Girit ve kameraman Göktay Koraltan da ödülünü akademisyen Ceren Sözeri’nin elinden aldı. Sözeri, “Metin Göktepe gazeteciliği aynı zamanda hak haberciliğinin ile simgeleşmiştir. Metin Göktepe cinayetinin ortaya çıkarılması da gazetecilerin dayanışmasının ayrı bir örneğidir” dedi. Girit ise ödülünü alırken yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“En saygı duyduğumuz meslektaşlarımızdan birisi Metin Göktepe’dir. Böyle bir haberi yayınlamak cesaret işiydi. BBC Türkçe’ye teşekkür ederiz. Bizim başımıza bir şey gelmedi. Biz başına bir şey gelenlerin haberini yaptık. Bu yüzden gururluyuz. Korku gibi cesaret de bulaşıcıdır. Cesaretleri bize bulaşan dostlarımıza bu ödülü adıyoruz. Ahmet Şık’a, Deniz Yücel’e, Murat Sabuncu’ya, tutuklu 150 gazeteciye adıyoruz. Dik durdular, korkmadan yazdılar. Mutlaka kazanacağız. Kalem kılıçtan keskindir.”

'İKTİDARLAR DEĞİŞSE BİLE SALDIRILAR DEVAM EDİYOR'

“Raydoaktif skandal!” başlıklı haberiyle Yazılı Haber Ödülü'ne değer görülen Evrensel muhabiri Cansu Pişkin’e ödülünü, Meryem Göktepe ve Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç verdi. Meryem Göktepe, “Metin hepimizin özel gününde en önde olan, hepimizin yüreğinde büyük bir yeri olan güzel gülüşlü esmer çocuktu. Metin barikatın arkasından haberi alan bir gazeteciydi” dedi.

Türenç ise “İktidarlar değişse bile kaleme, kalem sahibi gazetecilere saldırılar devam etmekte. Yılmak yok diyoruz. Mücadeleye devam edeceğiz" diye konuştu.

“İktidarlar değişti, yıllar geçti ama devletin gerçeği eşeleyen gazetecilere ‘Özel Muamelesi’ hiç değişmedi" diyen Cansu Pişkin, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"KHK’ler ile kapatılan gazeteler, ajanslar, televizyon kanalları ve hapishanelerde mesleki faaliyetlerinden dolayı tutulan gazeteci arkadaşlarımız bu muamelenin sadece şeklen değiştiğini, esasen farklı olmadığını gösteriyor. Bizim esasımız ise hakikat işçiliği. Borçlu olduğumuz tek şeyin hakikat olduğu özgür yarınlara ve tutuklu meslektaşlarıma...”

Törene Ahmet Şık'ın eşi Yonca Şık, HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ve Cumartesi Anneleri de katıldı. Törenin sonunda Metin Göktepe’nin doğum günü pastası kesildi ve Hüsnü Arkan mini bir konser verdi.