Sibel Yiğitalp: AK Parti yüzde 51 ile kaybetti

DİYARBAKIR - Referandum bitti, ancak sandıktan çıkan sonuç ne 'Evet' ne de 'Hayır' cenahında yer alan kimseyi memnun etmedi. Referandumda elde edilen sonuçlar birçok yönüyle tartışılıyor, daha tartışılacak gibi de görünüyor. Tartışılan konulardan biri de Kürt seçmenin kullandığı oylar oldu. Kürt illerinde Evet oylarının belli bir artış göstermesi, “AK Parti’yi (dolayısıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı) Kürtler kurtardı” yorumuna bile neden oldu.

Benzer yorumların nedenleri arasında, öyle görünüyor ki, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın referandum sonrası ilk açıklamalarında Kürt halkına teşekkür etmesi de yer alıyor. Tartışmalar, bu teşekkür konuşmalarının psikolojik olarak hedefine ulaştığını gösterir nitelikte.

Gerçekte böyle mi oldu? AK Parti’nin, şaibe iddialarına rağmen, referandumun galibi olmasına Kürtler mi yardım etti? Bu ve benzer soruları, HDP Diyarbakır milletvekili Sibel Yiğitalp ile konuştuk.

Sibel Yiğitalp, şehirlerde başlayan çatışmaları içeriden izleyen, müdahale etmeye çalışan ve kamuoyuna duyuran milletvekillerinden biriydi. Silvan’da çatışmaların başladığında oradaydı, ilçedeki birçok olayı ondan öğrendik. Cizre’de 9 gün devam eden sokağa çıkma yasağı sırasında yaşanan çatışmalarla ilgili bilgileri de paylaşan Yiğitalp olmuştu. Çatışmada yaralanan sivillerin ve çocukların fotoğrafını sosyal medyada yayınlayan da oydu. Daha sonra Diyarbakır’ın Sur ilçesinde başlayan sokağa çıkma yasağı ile çatışmaları yakından izleyen milletvekilleri arasında yer aldı. Çatışmanın ortasında kalan sivillerin güvenli bir şekilde kurtarılması için devlet yetkilileriyle görüşen de yine Yiğitalp olmuştu.

'ASIL TARTIŞILMASI GEREKEN KÜRT SORUNU'

Referandum sonucuyla ilgili konuştuğumuz Sibel Yiğitalp, önce şehirlerde yaşanan çatışmaları ve tanıklıklarını anlattı. Referandum sonucunun, çok ağır bir süreçten geçen Kürtler üzerinden tartışılmasını doğru bulmadığını belirten Sibel Yiğitalp, devam eden Kürt sorununa dikkat çekerek şunları söyledi: “Referandum sonucu açıklanmış ve herkes Kürt oylarını tartışıyor. Ancak ortada Kürt sorunu var, esas tartışmamız gereken bu. Ancak Kürt oylarını tartışmak onlar için daha kolay. ‘Kürtler AK Parti’ye oy verdi, AK Parti Kürt oyları sayesinde yüzde 51 oy aldı’ demek kolay. Bu yaklaşım Kürt sorununu görmezden gelmektir ve bu şekilde aslında belki hiç farkında olmadan AK Parti’nin şiddet politikalarını sahiplenmiş oluyorlar. Ortada çözülmemiş bir Kürt sorunu var, öncelikle ve vakit kaybetmeden konuşulması, tartışılması gereken budur.”

'KÜRTLER OYLARININ ARKASINDA DURUYOR'

Sibel Yiğitalp

Çatışmaların yaşandığı şehirlerde yüksek oranda Hayır oylarının çıkmasını da değerlendiren Yiğitalp, şunları söyledi: “İnsanlar yaşadıklarına karşı sözlerini söylemenin, itirazlarını dile getirmenin bir fırsatını arıyorlardı. Referandum çalışması için sokağa çıktığımızda, insanlar, ‘Hele gelsin o gün, o mührü Hayır’a öyle bir vuracağım ki’ diyorlardı. AK Parti ve arka bahçesinde bulunanların Kürt oyları üzerinden yürüttüğü tartışma taktiksel bir yaklaşımıdır, toplumsal mühendislik çalışmasıdır. Kürtler açısından hiçbir karşılığı yok. Oylarının arkasında duruyorlar. Sandığa gittik, başımıza polisleri diktiniz, okul bahçelerine zırhlı araçlar koydunuz, buna rağmen gidip oylarımızı kullandık. YSK eliyle yüz binlerce oyumuz çalındı. Aslında Hayır oyunu çıkaran Kürtler, ama bunu diyemiyorlar, çünkü bunu söyledikleri zaman Kürt sorununu tartışmak ve çözümü için toplumsal bir muhalefetle karşılaşacaklar.”

BAŞBAKAN’IN TEŞEKKÜRÜ

Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın referandum sonrası yaptıkları açıklamalara değinen Yiğitalp, bu teşekkür mesajlarının bir çeşit manipülasyon olduğunu ve esas sorunu gözden uzak tutmak amacıyla yapıldığını vurguladı.

Yiğitalp, “Başbakan’ın teşekkürü Hüda Par’a ve onun politikasını olumlayan, örgütleyen Kürtleredir. Ama Hayır diyen yüzde 70’e yakın bir kesim var, onlara ne diyecek. Onların taleplerini nasıl karşılayacak? Taleplerini yine kriminalize edip güvenlik politikalarıyla mı yaklaşacak? İkiye bölünmüş bir ülke var, bunu nasıl bir arada tutacak? Sadece Evet diyen yüzde 50’ye mi sahip çıkacak? Başbakan’ın bu sorulara cevap araması lazım. Biz taleplerimizde ısrarcı olacağız, mücadelesini vereceğiz. Bu kadar kutuplaştırdıktan sonra bu ülkeyi nasıl yönetecekler, bunu onların düşünmesi lazım" diye konuştu.

Diyarbakır’da yüzde 10 oranında bir oy artışı söz konusu oldu. Sibel Yiğitalp, bu oy artışını değerlendirirken, referandum kampanyasının eşit koşullarda yürütülmediğine ve seçmenin özgür bir ortamda oyunu kullanamadığına dikkat çekti.

‘MEVCUT KOŞULLARA BAKALIM’

“Mevcut koşullara bakalım, okulların polisle kuşatıldığını, kırsalda muhtarların kayyım tarafından tehdit edildiğini, blok oyların kullanıldığını biliyoruz. Hayır oylarının geçersiz sayıldığını da biliyoruz. Bunları bilmeden yüzde 10 artışı konuşmak, AK Parti’nin arzuladığı zeminde tartışmak anlamına gelir. Bu da doğru değil, gerçekçi değil. Özgür şartlarda bir referandum yaptınız mı, insanlar özgür iradeleriyle sandığa gitti mi? YSK bağımsız ve tarafsız olarak görevini yaptı mı? Bunlara bakmak ve bölgede elde edilen sonucu buna göre değerlendirmek gerekiyor.”

'AK PARTİ MAÇ KAZANMIŞ GİBİ DAVRANIYOR'

Referandumda alınan sonucun AK Parti’nin istediği gibi şekillenmediğini söyleyen Yiğitalp, buna rağmen maç kazanmış gibi demeçler verilmesini eleştirdi. Anayasa değişikliğinin oylandığını ve bunun bütün kesimlerin onayına ihtiyaç duyduğunu dile getiren Yiğitalp, alınan sonucun birçok alanda krize neden olacağını söyledi:

Sibel Yiğitalp, “Zorun gücüyle yüzde 51 oy almışsanız kaybetmişsiniz demektir. Meşruiyet krizi yaşayan AK Parti’dir, şaibeli olduğu tartışılan bir referanduma kazandık mantığıyla yaklaşmaları ülkenin içinde bulunduğu krizi derinleştirmek anlamına gelir. Anayasa değiştirilecek, kutuplaştırma üzerinden yapılabilecek bir değişiklik değil bu. Bir anayasa değişikliği öngörülüyordu ve bunun toplumsal mutabakata ihtiyacı vardı. Ama referandum kampanyası sürecinde gördük, AK Parti ülkenin yarısını ötekileştirdi. Böyle bir Anayasa değişikliği krizi derinleştirmek anlamına gelir. Yok saydığınız insanların yaşam haklarını, taleplerini görmezden gelerek ülkenin krizini büyütürsünüz. Kürt sorununu derinleştirirsiniz. Ekonomideki krizi derinleştirirsiniz. Kadınların, işçilerin, emekçilerin talepleri karşısında kriz yaşarsınız” dedi.

AK Parti’nin maç kazanmış gibi davrandığını söyleyen Yiğitalp, “Anayasa toplumsal mutabakatsa eğer, büyük kesimin onayını almak lazım. AK Parti demokratik anlayışa sahip olsa, alınan sonucun sorunlu olduğunu görecek” ifadelerini kullandı.