YSK ret gerekçesini açıkladı
Referandumun iptal edilmesi yönündeki başvuruyu reddeden YSK gerekçesini açıkladı. Açıklamada, "Tam kanunsuzluk koşulları oluşmamıştır" denildi.
DUVAR - Yüksek Seçim Kurulu (YSK), CHP, HDP ve Vatan Partisi'nin referandumun iptal edilmesi yönündeki başvurusunu reddetme gerekçesini açıkladı.
Referandumda "tam kanunsuzluk koşullarının" oluşmadığı belirtilen YSK açıklamasında, "Sandık kurulunun hatasıyla seçmenin oyu yok sayılamaz. Filigranlı oyların önceden çalındığına dair bir belge yok" ifadeleri kullanıldı.
"Mühürsüz oyların geçerli sayılacağına" ilişkin kararının, sandık sonuçları belirmeden ve tercihler üzerindeki olası etkisi bilinmeden alındığı savunulan açıklamada, bu kararın, eşitlik ve tarafsızlık ilkesine de uygun, objektif bir karar olduğu kaydedildi. Gerekçede, "Bu itibarla Kurul kararının, seçimin neticesine tesir eden bir müdahale olarak değerlendirilmesi mümkün değildir" denildi.
Gerekçeden bazı bölümler şu şekilde:
'MÜHÜRLEME İŞLEMİNİN YAPILMAMASI TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL'
"Münferit de olsa bazı sandık kurullarının 298 sayılı Kanunun 77. maddesinin dördüncü fıkrasındaki görevini yapmaması, netice itibariyle yukarıda özetlenen usule uygun olarak sandık kurullarına ulaştırılan oy pusulası ve zarf kullanılmak suretiyle gerçekleşen oylamada, seçmene yüklenebilecek bir kusur olmamasına rağmen Anayasal hakkını kendisinden beklenen yükümlülüklere uygun olarak kullanan seçmenin oyunun geçerli sayılmamasının, yönetime katılma hakkının özünü ortadan kaldıracak bir sonuç yaratacağı açıktır. Oy kullanma işleminin; seçim güvenliğini sağlamaya yönelik ve sahte oy kullanılmasını engellemek amacıyla getirilen kontrol mekanizmalarına uygun olarak, Yüksek Seçim Kurulunca üretildiğinden kuşku bulunmayan oy pusulası ve zarf kullanılarak gerçekleşmesi halinde, sandık kurulunca mühürleme işleminin yapılmaması tek başına seçmenin oyunun geçersiz sayılması için yeterli değildir. Aksine bir uygulama, bu hakkı korumak için getirilen ve araç niteliğinde olan usul kurallarından sadece birinin ihlalinin, hakkın özünü ortadan kaldıracak şekilde uygulanması sonucunu doğurur ki; bu sonuç, beklenilen amaca aykırıdır."
'KURUL KARARI SEÇİME TESİR EDEN BİR MÜDAHALE DEĞİLDİR'
"Diğer taraftan 298 sayılı Kanunun 14. maddesinin 10. bendinde; "İl seçim kurulları başkanlıklarınca seçim işlerinin yürütülmesi hakkında sorulacak hususları derhal cevaplandırmak ve seçimin bütün yurtta düzenle yapılmasını sağlayacak tedbirleri almak ve bu hususta gereken genelgeleri zamanında yapmak," görevi Yüksek Seçim Kuruluna verilmiştir. Bu görev kapsamında, kanuna uygun olarak düzenlenen Genelgede, sandık kurulu başkan ve üyelerinin görevleri arasında mühürleme işlemini yapmaları gerektiği belirtilmiş, aynı husus verilen eğitimler sırasında tekrarlanmış, teslim edilen malzemeler arasında bulunan kontrol listesinde de (check list) bu hususa yer verilmiş ve oy verme günü sabahı oy verme başlamadan gönderilen SMS mesajı ile sandık kurulu başkanları oy zarfları ve oy pusulalarının mühürlenmesi için uyarılmıştır. Buna rağmen, oy verme günü bazı sandıklarda bu görevin ihmal edildiği bilgisinin Kurulumuza ulaşması üzerine bu somut durumla sınırlı olarak tedbir almak ve seçim sonuçlarının oy kullanan seçmenlerin iradesine uygun olarak belirmesi amacıyla söz konusu karar alınmıştır. Bu karar, 11 üyeden oluşan Yüksek Seçim Kurulunca dört siyasi parti (Ak Parti, Cumhuriyet Halk Partisi, Halkların Demokratik Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi) temsilcisinin de hazır bulunduğu kesintisiz devam eden toplantıda ve henüz hiçbir sandık sonucu Kurula ulaşmadan alınmıştır. Henüz sandık sonuçları belirmeden ve tercihler üzerindeki olası etkisi bilinmeden alınan bu karar, eşitlik ve tarafsızlık ilkesine de uygun objektif bir karardır. Bu itibarla Kurul kararının seçimin neticesine tesir eden bir müdahale olarak değerlendirilmesi mümkün değildir."
YSK için AİHM'e ilk bireysel başvuru
'EĞİTİLMEDİĞİ ANLAŞILAN SANDIK KURULUNUN HATASINDAN KAYNAKLANMAKTADIR'
"Yüksek Seçim Kurulunca verilen 16/04/2017 tarihli ve 2017/560 sayılı kararın, önceki verilen kararlarla benzer nitelikte olmadığı iddiası ile ilgili olarak; Yüksek Seçim Kurulunca verilen 01/04/1984 tarihli ve 272 sayılı kararda; “…Gerçekten 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 103/4. maddesi uyarınca, arkasında sandık kurulu başkanlığının mühürü bulunmayan birleşik oy pusulaları muteber değildir. Kurulumuzun bu seçimler dolayısıyla kabul ederek bastırıp gönderdiği 138 numaralı Genelgesinin 47/3. maddesinde de aynı esas tekrarlanmıştır. Kanun koyucunun bu esası benimsemesindeki gayesinin, seçimlerde kullanılacak oy pusulasının dışarıdan temin edilip atılmasını ve böylece seçime hile karıştırılmasını önlemek olduğu kuşkusuzdur.
Referandum sonucu AİHM'e taşınırsa ne olur?
'OY PUSULALARININ DIŞARIDAN TEMİN EDİLDİĞİ YOLUNDA BİR İDDİA YOK'
"Görüldüğü üzere oy pusulalarının dışarıdan temin edildiği yolunda bir iddia yoktur. Olay tamamen, bu konuda eğitilmediği anlaşılan sandık kurulunun hatasından kaynaklanmaktadır. Seçmen, kendisine sandık kurulunca verilen oy pusulalarını alarak oyunu kullanmıştır. 298 sayılı Kanunun 103/4. maddesi gayesine uygun olarak yorumlandığında, bu sandıkta kullanılan bahse konu seçimlere ait oy pusulalarının geçersiz sayılması, olayımız bakımından, seçmenin iradesini ve hakkı şekle mahkûm edecek sonuçlara götürür. Açıklanan hukuki ve maddi olgular nedeniyle itiraz kabul edilmesi ve 35 No.lu bahse konu sandıktaki sonuçların da nazara alınarak seçim sonuçlarının belirlenmesine karar verilmelidir."
Avrupa'dan referandum ve AİHM açıklaması
'ACEMİLİKLERİNDEN DOLAYI MÜHÜR BASMADILAR'
Yüksek Seçim Kurulunca verilen 02/04/1994 tarihli ve 334 sayılı kararda; '…Olayda, sandık mühürü ile mühürlenmemiş olduğu ileri sürülen oy pusulalarının il seçim kurulu gözetiminde bastırılıp ilçe seçim kurulunca sandık kuruluna teslim edilen filigranlı oy pusulaları olduğu açık olup, dışardan bu oy pusulaları dışında bir oy pusulasının getirilerek oy kullanıldığı iddia edilmediği gibi sandık kurulu başkanınca da bu oyların kontrolleri altında kullandırılan ve seçim kurullarınca hazırlanan oy pusulaları olduğu ancak acemiliklerinden dolayı mühür basmadıkları, mühür basmamanın yanlışlıktan kaynaklandığı belirtildiğine göre seçmenin seçme kararını yansıtan bu oy pusulalarının geçerli sayılmasına ilişkin il seçim kurulu kararında hukuka aykırılık görülmediğinden itirazın reddine karar verilmesi gerekmiştir." (HABER MERKEZİ)
Kaboğlu: AYM’ye de AİHM’e de gidilebilir
YSK'nin gerekçeli kararının tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.