Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti'ye üye oldu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmen AK Parti üyesi oldu. Üye olduktan sonra konuşan 'Hasret bitti diyerek sözlerine başlayan' Erdoğan 'Partiye sırtını dönen iflah olmaz' dedi.
DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 3 yıl sonra AK Parti'ye üye oldu. Saat 13.15'te Beştepe'den çıkış yapan Erdoğan 13.20'de kurucularından olduğu AK Parti Genel Merkezi'ne gelen Erdoğan'ın yanında eşi Emine Erdoğan, kızları ve damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak da hazır bulundu. Erdoğan'ı AK Parti Genel Merkezi'nde Başbakan Binali Yıldırım ve parti yöneticileri karşıladı.
Erdoğan daha sonra kendisini karşılayanlarla birlikte katılım töreninin yapılacağı salona geçti. Bu sırada bazı parti yöneticileri ağladı. Erdoğan salona girerken Dombıra müziği çaldı. AK Partililer şarkıya alkışlarla eşlik etti. Erdoğan saat 13.30'da kendisini partiye üye yapan imzayı attı. Törende hem Erdoğan hem Yıldırım zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadı.
YILDIRIM: HOŞGELDİNİZ, ŞEREF VERDİNİZ
Erdoğan'ın imzayı atmasının ardından kürsüye ilk olarak Başbakan Binali Yıldırım geldi. Erdoğan'a "Hoşgeldiniz, şeref verdiniz" diyen Yıldırım,"16 Nisan günü çok partili hayata geçiş kadar önemli bir adım atıldı" dedi. Yıldırım, "Milletin adamı kurumuna AK Parti'ye milletin tasvibiyle bugün dönüyor" diyerek, "Aslına bakarsanız evsahibine hoşgeldiniz demeye de ihtiyaç yok" şeklinde konuştu. Başbakan Yıldırım, Erdoğan'ı 21 Mayıs'ta yapılacak parti kongresinde genel başkanlığa aday göstereceklerini de açıkladı.
ERDOĞAN: SEVDAMA, AŞKIMA DÖNÜYORUM
Başbakan Yıldırım'dan sonra kürsüye çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, "AK Partimizin saygıdeğer mensupları, kurucular kurulumuzun, merkez karar ve yürütme kurulumuzun, merkez disiplin kurulumuzun, demokrasi hakem kurulumuzun kıymetli üyeleri, çok değerli kardeşlerim, sizleri en kalbi duygularımla hasretle, muhabbetle selamlıyorum. 27 Ağustos 2014 tarihinde milletimiz tarafından cumhurbaşkanlığı görevine seçilmem sebebiyle anayasa gereği ayrılmak zorunda kaldığım, kurucusu olduğum partime, yuvama, sevdama, aşkıma bugün yeniden dönüyorum" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından başlıklar şöyle:
HASRET SONA ERİYOR: Tam 979 gün sonra bu hasret hamdolsun sona eriyor. Bugün burada bir kez daha selamün aleyküm diyerek heyetinizin içine tekrar dahil oluyorum. 16 Nisan anayasa değişikliğiyle cumhurbaşkanlarının parti üyeliği yasasının değiştirilmesi ve yasağın kaldırılmasını, böyle bir imkanı en güzel şekilde şu anda değerlendiriyor ve bugün partime yeniden üye oluyorum. Tabii bu ayrılık aslında sadece resmi ayrılıktı. Aramızdaki mesafe, mevzuat gereği olan bir mesafeydi. Gönlümüz hep beraber oldu, beraberdi. Biliyoruz ki gönüllere sınır çizmek, gönüllere duvar örmek mümkün değildir. Biz bu hududu kimler çizmiş gönlüme, dar geliyor gardaşım dedik. Vedalaşmayı yaparken AK Parti 13 yıllık siyasi parti olsa da, aslında asırlar öncesinden başlamış kutlu bir yürütüşün mirasını omuzlarında taşıyan bir partidir demiştim o gün. Ayrılığımızın sona eriyor olması, beni asıl bu bakımdan heyecanlandırıyor. Hizmetkarlığını üstlendiğimiz bu kutlu yürüyüşü, çok daha kararlı şekilde sürdüreceğiz. Biz yola milletimizle birlikte çıkmıştık.
Bugüne kadar hangi sorunun üstesinden gelmişsek, milletimizin desteği ve duasıyla geldik. Biz milletimiz için ter döktükçe milletimiz bize daha çok sahip çıktı. Yeri geldi biz milletimiz için gövdemizi siper ettik, yeri geldi milletimiz bizim için gövdesini siper etti. 15 Temmuz bunun çok açık net ispatıydı.
Türkiye’ye saldıran herkesin bizi hedef almasının sebebi budur. Bazıları sanıyor ki, mesele şahsımızdır, mesele hükümetimizdir. Halbuki mesele milletimizdir, mesele ülkemizdir, devletimizin ta kendisidir. Mesele bağımsızlığımızdır, hedeflerimizdir. Biz de milletimiz de bu gerçeği çok iyi biliyoruz. Bu anlayışla gecemizi gündüzümüze katarak ekonomiden altyapıya kadar her alanda elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık, çalışıyoruz, çalışacağız.
Cumhurbaşkanlığına aday olduğumuzda “bu bir veda değil, bu yeni bir başlangıçtır” demiş ve yeni dönemi hatırlayın, bir hatime ile değil bir fatiha ile başlatmıştık. Gerçekten partimizi kurduğumuz 2001 yılı ağustos ayından 2014 ağustos ayına kadar yaşadıklarımız tarihi bir değişimin ifadesidir.
Ülkemize kazandırdığımız hizmetlerin en yakın şahidi milletimizin ta kendisidir. AK Parti olarak bizim en büyük gücümüz, insanlarımızın hayat kalitesini artırma konusundaki başarımızdır.
Elbette bizim bir değerler dünyamız var. Bu uğurda her türlü mücadeleyi yürüttük. Ama hizmetlerimizde asla ayrımcılık yapmadık, yapmıyoruz, yapmayacağız.
BU ÜLKEDE İKİNCİ SINIF VATANDAŞ YOKTUR: Sözümün muhatabı bize kulak verenlerdir, ama icraatlarımız herkes içindir. Bu ülkede kim ne derse desin ikinci sınıf vatandaş yoktur. 80 milyonun tamamı birinci sınıf vatandaştır. Teröre, ihanete, bozgunculuğa sapmayan her insanımızın başımızın üstünde yeri vardır. Milletimizden gereken karşılığı göreceğimize inanıyorum. Ben değerli kardeşlerime, yükümüzün daha da ağır olduğunu daha da hatırlatmak istiyorum. AK Partinin başarısını anlamak istemeyenler hep başka yere bakıyor.
SOSYAL BİLİMLER LİTERATÜRÜNE, AK PARTİ TARZI SİYASETİ TARZI KAZANDIRDIĞIMIZA İNANIYORUM: Milletimizle aramızdaki muhabbete baksalar, 15 yılın sırrını çözecekler. Ülkemizin sosyal bilimler literatürüne, AK Parti tarzı siyaseti tarzı kazandığımıza inanıyorum. İnanmasalardı, ama gerçek bu. Böyle bir tarzı siyaset artık var mı? Literatüre girdi mi? Girdi, bu konu enine boyuna tartışılacak ve gelecek nesillere ışık tutacak kavramsal çerçeveye de oturtulacaktır.
KENDİLERİNİ KOMİK DURUMA DÜŞÜRECEK İŞLERE KALKIŞTILAR: Gönül olarak birlikte olsak da hukuken ayrı kaldığımız 2,5 yıllık dönemde, Türkiye hayati sonuçları olan çok önemli hadiseler yaşadı. Doğrudan cumhurbaşkanını kabullenmek istemeyenler, kendilerini komik duruma düşürecek işlere kalkıştılar. Meclis’te ayağa kalkmamaya kadar akıllarına gelen her türlü direnişi sergilediler.
GELMEM DİYEN KİM VARSA, BEŞTEPE’NİN YOLUNU ÖĞRENDİ: Bilhassa Beştepe’deki cumhurbaşkanlığı külliyesine taşınmamızın ardından, bu bina üstünden şahsımı ve partimizi yıpratmaya yönelik ahlaksızlıklar sergilendi. Gelmem diyen kim varsa, sonunda bir gün Beştepe’nin yolunu öğrendi. Diğer yandan Suriye ve Irak’ta kötüleşen durumu, ülkemizi hem sınırlarımız boyunca hem de büyük şehirlerimizde ciddi bir terör tehdidiyle karşı karşıya bıraktı. Kürt kardeşlerimizi sokağa çağıran bir siyasi partinin ihanet derecesindeki sorumsuzluğu çok sayıda vatandaşımızın canına mal oldu. 50’nin üzerinde vatandaşımız, sokaklarda alçakça katledildi. Bunu görmemezlikten gelemeyiz. Bunun bedelini de milletimiz onlara ödetti, ödetecektir.
BİZİM İÇİN BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA OLMUŞTUR: Bir yanda ana muhalefetin iftiraları, bir yanda terör örgütlerinin sinsi eylemlerinin gölgesinde 7 Haziran seçimlerine ulaştık. Bu seçimde Türkiye, 2002’den beri ilk defa istikrarı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. AK Parti’nin çoğunluk elde edememesi, muhalefet partilerinin de bir birlik oluşturamamaları ülkemizi yıkıcı bir krizle karşı karşıya getirdi. Ülkemizi 1 Kasım seçimlerine ulaştırdık. Ceylanpınar’da iki polisimizin evlerinde uyurken terör örgütü tarafından şehit edilmeleri bizim için bardağı taşıran son damla olmuştur. Devlet tüm gücü ve imkanlarıyla terör örgütünün üzerine gitmeye başlamıştır. Çukur eylemi dediğimiz hadiseler de bu dönemde ortaya çıkmıştır.
HAYIR DİYENLERE ÇABA SARF ETTİKLERİ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM: Ülkemizde cumhurbaşkanları, darbe yönetimleri tarafından sembolik olmanın çok ötesinde yetkilerle teçhiz edilmiştir. Halk oylaması kampanyası boyunca dilimizin döndüğünde bu sistemin ne olduğunu milletimize anlatmaya çalıştık. 16 Nisan'da demokratik haklarını kullanan 50 milyon vatandaşımızın tamamına teşekkür ediyorum. Dünyada bu katılım oranının eşi benzeri yok. Anayasa değişikliğine "evet" diyerek bu tarihi dönüşüme katkı veren 25 milyon vatandaşıma şükranlarımı sunuyorum. "Hayır" diyenlere de demokratik haklarını kullanma yolunda gayret sarf ettikleri için teşekkür ediyorum. Bizim onlara şükranlarımız, herhalde onların da "evet" diyenlere şükranlarını gerektirir. Yüzde 51.4 bir AK Parti oyu değildir. Ama şunu da söyleyeyim, yüzde 48.6 da bir CHP oyu değildir.
AİHM'İN İŞLERİMİZE KARIŞMA YETKİSİ YOK: Önümüzde yerel seçim var. Önümüzde parlamento ve başkanlık seçimi var. Orada her şey daha net ortaya çıkacaktır. Onun için Türkiye'de başvurulması gereken her yere başvuruyorlar. Yahu YSK nihai karar mercidir. Sen onunla tatmin olmuyorsun, AYM diyorsun. Oradan da umudunu kesiyorsun oradan AİHM'e gidiyorsun. Ya AİHM'in bu ülkenin seçim işlerine karışma yetkisi yok. Yenilen pehlivan yenilgiye doymuyor. Onun için sabırlı ol. Önümüzde 2019'da seçimler var, milletin gönlüne gir. Ama bunu yapmıyorlar, hala Türkiye'yi ne kadar Türkiye düşmanı varsa, terörist varsa onların kapılarına gidiyor. Onlarla kampanya yürütecek kadar düşüyor.