'Kızıl Gölet kansere neden olabilir'

Şifalı olduğu iddia edilen Kızıl Gölet için uzmanlar uyardı: Suyu ile temas kanser yapabilir.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Maraş’taki terk edilmiş demir madeninin göletiyle ilgili uzmanlardan uyarı geldi. Jeoloji Yüksek Mühendisi Eşref Atabey, gölete girişin yasaklanması çağrısı yaptı. Prf. Dr. Ali Osman Karababa ise ağır metallerin ileride kanser ve böbrek hastalıklarına yol açabileceği uyarısında bulundu.

Evrensel'den Özer Akdemir'in haberine göre, Maraş’ın Ekinözü İlçesinde terk edilmiş demir madeninin göletinde oluşan ve rengi nedeniyle kızıl gölet denilen suyun, halk arasında şifalı diye içildiği yer aldı. Suyun başta sindirim olmak üzere birçok hastalığa iyi geldiği ileri sürülen haberlerde, yaz aylarında on binlerce insanın bölgedeki apart otellerde konaklayarak kızıl göletteki acı sudan içmek için sıraya girdiği belirtildi. Bu durumdan son derece memnun olduğu iddia edilen Ekinözü Belediye Başkanı Nursi Çeleğen ise, göletin suyunun hem görselliği, hem maden suyu olması nedeniyle ilçe turizmine kazandırmak istediklerini söylüyordu.

'DURUM ÇOK FARKLI'

Tıbbi Jeoloji Uzmanı Jeoloji Yüksek Mühendisi Eşref Atabey, durumun çok daha farklı ve tehlikeli olduğunu dile getirdi. Eski demir madeni ocağı göletindeki suyun bordo-kırmızı rengi nasıl aldığına dair yapılan açıklamaların haberlerde yer aldığı şekliyle oluşmadığını belirten Atabey, bu açıklamaların halkın yanılmasına, yöredeki maden sularıyla da ilişkilendirilerek farkında olmadan sağlığının riske atılmasına neden olabileceğini ifade etti. Kızıl gölet olarak adlandırılan terkedilmiş madenle ilgili gazetelerde haberler çıkmıştı.

'BU BİR ASİT MADEN DRENAJIDIR'

Atabey, olayın bilimsel açıklaması ile ilgili şunları söyledi; “Burada oluşan ve yörede ilk görülen olay aslında, bir asit maden drenajı olayıdır. Kayaç yığınları, artık barajına terk edilen işleme artıkları, pirit konsantresi stokları, açık ve kapalı maden ocaklarında yapılan kazılarla açılan ve sürekli yenilenen yüzeylerde, özellikle sülfürlü demir mineralleri içeren ocaklarda asit maden drenajı olabilmektedir. Bununla ilgili örnekler Türkiye’nin birçok yerindeki, terk edilmiş sülfürlü mineral içeren (metalik maden, kömür ocakları vd.) her maden ocağı göletinde olabilmektedir.”

Eski demir madeni ocağındaki demir sülfit minerallerin su ve hava ile kimyasal tepkimeye girdiğini belirten Atabey, sülfürik asit ile birlikte, kırmızı-turuncu-sarı-bordo rengindeki demir sülfat minerali olan jarositin oluştuğunu vurguladı. Atabey “Gölete kırmızı-turuncu-bordo rengi veren Jarosit mineralidir. Madencilik faaliyetleri yapılan alanların yakın yörelerinde yaşayanların olumsuz yaşam koşullarına maruz kaldıkları en önemli faktörlerden birisi de asit maden drenajından kaynaklanan su kirliliğidir. Asidik maden suları yüzey akıntıları, sızma ve süzülme yoluyla yer üstü ve yer altı su sistemlerine karışır. Bu yolla insan ve hayvan sağlığı ile bitki yaşamı olumsuz yönde etkilemektedir. Ekinözü eski demir madeni ocağı göletinde aynı zamanda tepkimeyle sülfürik asit oluşmaktadır. Bu canlılar için bir sağlık tehdididir. Dolayısıyla hayvanlar ve insanların bu gölet suyunu içmemeleri gerekmektedir. Kuşların bu suyu içtiklerinde öldükleri görülecektir” dedi. Atabey yöredeki maden sularıyla ilişkilendirilerek bu suyun içilmesinin özendirilmesinin son derece yanlış olduğunu ifade ederek, suyun kullanımının yasaklanması ve göletin çevresinin korumaya alınması çağrısında bulundu.

‘KANSERE NEDEN OLABİLİR’

Prof. Dr. Ali Osman Karababa göletteki suyun içindeki ağır metallerin bilinmesi gerektiğini dile getirdi. Göletteki suyun asit madeni draneji ise içersinde  ağır metaller olacağına dikkat çeken Karababa, “Bu mealler türüne göre  uzun erimde çeşitli sistem kanserlerine, böbrek rahatsızlıklarına, cilt hastalıklarına ve anomali doğumlara neden olabilir” diye konuştu.