'Anıtı çiçeksiz bırakmamaya kararlıyım'
Yüksel Caddesi'nde Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın tutuklanmalarının ardından polis tarafından oluşturulan barikatlı önlem devam ederken, KHK'yle ihraç edilen Nazan Bozkurt "Anıtı çiçeksiz bırakmamaya kararlıyım" diyor. Anıta çiçek bıraktığı için sürekli gözaltına alınan Bozkurt, ihraç edildiği için bugüne kadar yaptığı tüm iş başvurularından olumsuz yanıt almış. Hatta İŞKUR'un meslek edindirme kurslarından dahi yararlandırılmamış.
ANKARA - KHK ile ihraç edildikten sonra "İşimi geri istiyorum" eylemine, ardından da açlık grevine başlayan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile Yüksel Caddesi'nde tanışıp arkadaş olan Nazan Bozkurt da KHK'yle ihraç edildi. Bozkurt, Çankaya Kaymakamlığı Nüfus Müdürlüğü'ndeki görevinden 26 Aralık'ta açığa alındı, 23 Ocak'ta yayımlanan 683 sayılı KHK ile ihraç edildi. "Açlık grevi başladığında buradan gidemedim. Arkadaşlarınız gözünüzün önünde erirken bırakıp gidemiyorsunuz" diyen Nazan Bozkurt, polisin barikatlarla çevirdiği ve kimseyi yaklaştırmadığı İnsan Hakları Anıtı'na ısrarla çiçek bırakıyor ve sadece bu eylemi nedeniyle gözaltına alınıyor.
'ÇİÇEKLERİ KOPARIYORLAR'
'Anıtı çiçeksiz bırakmamaya kararlıyım' diyen Bozkurt , Nuriye Gülmen'in alandaki çiçeklerle tek tek ilgilendiğini hatırlatarak "Her defasında onun koruduğu çiçekleri anıta koymaya çalıştığımda gözaltına alınıyorum, koyduğum çiçekleri de koparıyorlar" diyor.
"Anıta çiçek koymaya çalıştığım zaman polis beni gözaltına almaya çalışıyor. Çevredekiler tepki gösterince polis aynen şu cümleyi kullandı, 'OHAL koşullarında çiçek bırakmak yasak!' Kimliği kayıpsa bir vatandaş muhtardan kâğıt getirir. Çalıştığım yerde son dönemde amirlerimin şunu dediklerini birçok kez işittim, 'OHAL koşulları gereği belge getireceksin!'.. Her şeyin başına bir OHAL gelmeye başladı. Kim vatandaşa bir şey anlatamıyorsa başına OHAL getiriyor."
Güleç, polise karşı eylemcilerin yanında
'HAYVANLARA BİLE DÜŞMANLAR'
Nazan Bozkurt geçen hafta polis tarafından gözaltına alınırken yardımına Yüksel Caddesi'nin köpeği Güleç koştu. Güleç'in polise engel olmaya çalıştığı görüntüler sosyal medyada çok konuşuldu. Eylem sırasında yoğun gaza maruz kalan Güleç bir süre hareketsiz yatmıştı. Polisin eylemcileri dağıtmak için kullandığı gaz nedeniyle Konur Sokak'ın kedisi Çorap'ın öldüğünü hatırlatan Bozkurt "Hayvanlara bile düşmanlar. Anne kedi için polis bariyerinin biraz ötesine bir ablamız mama bırakmak istedi. Oraya bırakamazsın diye bas bas bağırıyorlar. Bizden nefret ediyorsunuz ama canlılarla sorununuz ne?" diye soruyor.
'ESNAFLA SIKINTIMIZ OLMUYORDU'
Geçen günlerde Yüksel Caddesi'nde bir esnaf eylemcileri bıçakla tehdit etmiş ve ardından arbede yaşanmıştı. Çevredeki esnafla normal şartlarda herhangi bir sorunlarının olmadığını belirten Nazan Bozkurt, sürecin polisin gelişinin ardından değiştiğini söylüyor.
Geçen hafta yaşanan olayı da anlatan Bozkurt şunları söyledi:
"Bizim burada direniş boyunca hiçbir esnafla sıkıntımız olmadı. Gece ateş yakılacaktı bize tahta getirirlerdi. Polis kordonunun kurulmasının ardından bize bir şey söyleyemeyenlerin polis gelince tepkilerine şahit olduk. Geçen esnafın bıçaklı tehdidi olmuştu. 'Ekmek yiyemiyoruz' dediler. Yanlarına gittim ve 'ekmek mi yiyemiyorsunuz ben ihraç edildim beş aydır yiyemiyorum' dedim. İçlerinden biri benim üstüme yürüdü , elini kaldırdı ve yüzüme tükürdü.' Buradan defolup gideceksiniz' diye bağırdı."
İhraç edilmesinin ardından çeşitli kurumlara iş başvurusunda bulunduğunu fakat olumsuz dönüş aldığını belirten Bozkurt, İŞKUR'un açtığı meslek edindirme kurslarından da yararlandırılmadığını söyledi.
(DUVAR)