CHP’den Kürtçe yasağı iddiası: Sorumlu Kemalizm değil 12 Eylül
CHP Darbe Komisyonu raporuna ilişkin hazırladığı muhalefet şerhinde, Kürtçe'nin yasak nedeninin "Kemalizmin" olmadığı yer aldı. Raporda Kürtçe'nin yasaklanmasında "Türk-İslam sentezi" anlayışının sorumlu olduğu dile getirildi.
DUVAR - CHP’nin bugün (12 Haziran 2107) açıklanan Darbe Komisyonu raporuna muhalefet şerhinde, Kürtçe' nin yasaklanmasına ilişkin çok ilginç bir iddia yer alıyor. Muhalefet şerhinin “Fetullah Gülen Cemaatinin Kuruluş Dönemi ve Gelişme Süreci” başlıklı bölümde Kürtçe'nin yasaklanmasının doğurduğu çok yönlü sorunların, “Kemalist devletin ya da Kemalist ideolojinin değil”, “12 Eylül darbecileri ve İlim Yayma Cemiyeti-Aydınlar Ocağı ekibinin, devletin resmi kültür politikası haline getirdiği “Türk-İslam Sentezi” uygulamalarının yarattığı sorunlar” olduğu dile getiriliyor.
Bölümün başlangıç cümlesi şöyle:
“Tarihi olaylar bize göstermiştir ki dini (İslami) değerleri siyasete alet edenlerin lâik Cumhuriyet karşıtlığının nedeni İslâm’ın emrettiklerini yerine getirememeleri veya İslâm’ı istedikleri gibi yaşayamamaları değildir. Tam tersine İslâm tarihinin en bağnaz, en kapalı ve en katı yorum ve nakilcilerinden türettikleri ideolojik yaklaşımlar temelinde, farklı İslâmi yorumlar ve farklı yaşam biçimlerini yok ederek, herkesi kendi İslâm anlayışlarını kabul ettirme ve kendi yaşam biçimlerini dayatma fanatizmi yatmaktadır.”
Kürtçe'nin yasaklanması ve yol açtığı sorunlar konusunda “Kemalizmin” değil, Türk-İslam sentezi anlayışının sorumlu olduğu dile getirilen paragrafta, aynı anlayışın başörtüsü, özel yaşam alanlarına müdahale, işkence, faili meçhul cinayetler, adil yargılama hakkının ihlali ve insan haklarının kısıtlanmasından da sorumlu olduğu dile getiriliyor.
CHP'den 'Adil Öksüz' kronolojisiyle itiraz
Paragraf şu şekilde devam ediyor;
"Bu bağlamda, Türkiye’de siyasal İslâm’ın egemen ideoloji haline gelmesi, olağan bir süreç içinde değil, devletin planlı, programlı ve bilinçli politikaları temelinde ve fiilen devlet eliyle gerçekleştirilmiştir. Yıllardır Türkiye’nin gündemini işgal eden türban, özel yaşam alanlarına müdahale, işkence, faili meçhul cinayetler, adil yargılanma hakkının ihlali, insan haklarının kısıtlanması ve Kürtçe'nin yasaklanmasının doğurduğu çok yönlü sorunlar, iddia edildiği gibi Kemalist devletin ya da Kemalist ideolojinin değil, 12 Eylül Darbecileri ile İlim Yayma Cemiyeti-Aydınlar Ocağı ekibinin, devletin resmi kültür politikası haline getirdiği “Türk-İslam Sentezi” uygulamalarının yarattığı sorunlardır. Türkiye’nin tarikat ve cemaatlere teslim olması, tarikat ve cemaatlerin mücadeleleri sonucunda değil, “sol”un her türünü yok etmeyi ve devlet kadrolarını tarikat ve cemaatler dışındakilere kapatmayı amaçlayan devlet politikalarının yürürlüğe konulması sayesinde gerçekleşmiştir.”